Evet, sevgili okurlar.

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğanın İslam dünyası içerisinde, hatta tüm dünya liderleri arasında, büyük misyona sahip günümüzün tek lideri olduğunu söyleyebiliriz.

İsraile ve tüm dünya keferetül fecerelerine karşı misyonunu aksiyona dönüştürme mücadelesi veren bir lider Erdoğan!...

İstikrarlı, güven tesis edici benzer bir lider sanmıyorum ki günümüzde eşi olsun?..

Tek lider Erdoğandır..

***

Malumunuz üzre, dün 19 Mayıs Atatürkü Anma, Gençlik ve Spor Bayramının 102. yıl dönümüydü...

Bu münasebetle, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir mesaj yayımladı..

Gençlere seslendi...

Gençlerimiz vizyon, hedef ve değerlerimize sahip çıkarak devraldıkları bayrağı çok daha ileri noktalara taşıyacaktır.

19 Mayıs 1919un, Gazi Mustafa Kemal, Türk milletinin bağımsızlık inancından aldığı güçle Milli Mücadeleyi başlattığı tarihi bir gün olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajında şu sözlere yer verdi...

Bugün biz de insanı merkezine koyan ilim ve irfan medeniyetimizden aldığımız güç ve gençlerimizin verdiği enerji ile şanlı zaferlerimizi taçlandırmak, ülkemizi 2023 ve gelecek hedeflerine eriştirmek için var gücümüzle çalışıyoruz...

Altı çizili tarihi bu ifadeler, Erdoğanın inancını, misyonunu eyleme, yani aksiyona dönüştürmüş olduğunun tescilidir..

Açık yürekliliğinin göstergesidir...

Onun içindir ki, dışarıdaki bir çok şer fikrin sahipleri tarafından, hep hasım görülmektedir?...

Özellikle, Siyonistler..

Özellikle Emperyalistler..

Özellikle, faşist, kan emici İslam düşmanları..

Ve tabi ki mazlumun akan kanından kendine rant temin eden, küresel güçler!...

***

Ne var ki dışarıdaki hasımlar kadar, içtekilerin de varlık göstermesi ayrı bir açmazdır ülkemiz ve milletimiz için!...

İşte, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşenerin, Cumhurbaşkanı Erdoğana Netanyahu yakıştırmasında bulunması, siyasetteki ihtirasın, akıl tutulması!...

Akla ziyan bir durum...

Kamuoyu nezdinde, Akşenere karşı çok büyük tepki var..

Haklı bir tepki

çünkü eleştiride kantarın topunu kaçırmıştır...

Ne insani, ne de vicdanidir?

Hatta şöyle bir soru da akla gelmiyor değil.

Acaba Akşener kimden yanadır?

Türkiyeden yana mıdır, İsrailden yana mıdır?

Erdoğanın Netanyahuya karşı dünya liderleri arasında direttiği için mi zoruna gidiyor?

Akşenerin, Erdoğanı bebek katili Netanyahuya benzetmesi kabul edilir değil...

Bir akıl ve vicdan tutulmasıdır...

Demek siyaset, insanı normal bir insanlık şeklinden çıkarıp bayağı bir saldırgan canavarlaşma ihtirasına sokabiliyor.

Sayın Akşener, her şeyden evvel unutmamalıdır ki bir kadındır.

Bir kadın devlet işleriyle meşgul olabilir.

Siyasi parti de kurabilir.

Lider de olabilir.

Buna diyeceğimiz bir şey yok.

Ama şunu söyleyebiliriz.

Kadının devletle ilgili siyasetteki çalışma biçiminin memlekete bir şey kazandırabileceğine inanmıyorum.

Zira İslam orduları İranın Kisra devletini teslim alabilmek için İranda Kisra ile mücadele etmek isterken, önce Hz. Peygamber (S.A.V), Kisraya elçiyle mektup gönderir..

Ve der ki;

Seni İslama davet ediyorum.

Kisra mektubu alır okumadan parçalar ve elçinin yüzüne atarak geri gönderir.

Elçi gördüğü muameleyi Efendimiz (S.A.V)e anlatır.

Resulullah (S.A.V) da inşallah Kisra da o mektup kğıdı gibi parçalanır ve devleti dağılır bize gelir diyerek dua eder.

Ama elçiye sorar.

İran devlet biçiminden ne anladın?

Elçi şöyle cevap verir;

Efendim.

İranın devlet yönetimi Kisranın kızı Boranın elindedir.

Öyle söyleyince Efendimiz (S.A.V) de şöyle der..

Kadının sözü geçerli olan bir devlet, iflah olamaz.

Metnin orijinali de aynen şöyledir;

Len yufliha kavmun iza vella emrehm imreetun

Devleti yöneten kadın olduğu zaman, o kavim iflah olmaz.

Sonuç elde edemez.

* * *

Evet, sevgili dostlar.

Başlık olarak kullandığımız AKŞENER NERELERE KOŞUYOR ifadesi bize göre yerli yerindedir.

İnanıyoruz ki tüm kamuoyunun da tespitleri bu yöndedir.

Kanlı İsrailin yıllardan beri Müslüman Filistin halkına karşı yapmış olduğu acımasızca baskı ve terör, zaten açıkça dünya kamuoyu nezdinde yaşanmaktadır...

Ki terör devleti olma kimliği de aşikrdır...

Buna rağmen Akşenerin rastgele siyaset platformlarında liderlik havasına girip, ülkenin idaresinde yer alırım, aklıyla Cumhurbaşkanı Erdoğana akıl tutulması ifadelerle saldırması, gafletten de ötedir...

Kim ne der bilmem?..

Ama Erdoğanı bebek katili Netanyahuya benzetmeye çalışan Akşener gerçek kimliğini de ele vermiştir...

Sormak gerekmez mi?

Acaba kime hizmet ediyor?

Acaba hangi locaya bağlıdır?

Acaba İsrailin, İttihat Terakki Partisi bünyesinde bulunan nice piyon üyeleri arasında kendisi de var mı?

Ya da o fertleri temsil eden siyaset kulvarında canlı bir hava mı taşımak istiyor?

Doğrusu bize göre eğer Akşener; Erdoğanı Netanyahuya benzetiyorsa, tek kelimeyle diyebilirim ki siyasi pusulasını kaybetmiş durumdadır.

Ağzından çıkan kelimeyi kulakları duymayacak derecede haddini aşmıştır.

Türkiyede ve İslam dünyasında tepki yağıyor bu benzetmeye.

Bu benzetme siyasi hayatımızdaki en çirkin benzetmelerden biri.

Basına bu şekilde yansıyan haber, gerçekten Erdoğanın Devlet başkanı olarak veyahut siyasi bir partinin lideri olarak yanlışlıkları var olma düşüncesiyle beraber, Akşenerin bu benzetmesiyle Erdoğanın bu tür hareketlerinin hepsini sildirmiştir.

çünkü ne olursa olsun.

Dünya liderleri arasında bugün İslamiyeti savunarak, büyük misyonla, izanla, şerefle, İsraile karşı boy gösterebiliyorsa ve tüm dünya kamuoyu nezdinde tüm İslam dünyasının teveccühünü kazanmış bir lider ise ki öyledir.

Akşenerin onu kabul etmemesi bize göre kıskançlıktır, beceriksizliktir, vurdumduymazlıktır ve çekemezliktir.

Eğer Akşener gerçekten siyasi bir partinin lideri ise ki öyledir.

Partisini daha genişleterek, halkın teveccühünü kazanmak için, halkın misyonuna ve düşüncesine mazhar olan bir lideri eleştirmek yerine, takdir etmesi gerekirdi?.

O zaman toplum vicdanında bir şayan-ı değer kazanmış olurdu!.

Ama nafile..

Akşener, Erdoğanı yermekle ve katil İsrail liderine benzetmekle bir yere varamaz.

Tam tersine kamuoyu nezdinde aşağılanır.

En derin saygı ve sevgilerimle