CUMHURUN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN !!?
Eklenme: 8/11/2014 12:00:00 AM

Evet, sevgili okurlar.

Malumunuz üzere dün Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı.

12 yıldan beri halkın teveccüh gösterdiği, bağrına bastığı AK Parti iktidarını sürdürüyor.

Bu partinin lideri durumunda olan Genel Başkanı Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, tüm samimiyetiyle bu halka hizmet vermek yola için yola çıktı..

Ve 12 yıldan buyanadır da elinden geleni ardına koymadan, esirgemeden, çekinmeden, korkmadan, yılmadan, eğilmeden, hep dik duran tek yürekli bir anlayışla bu halka hizmet etmektedir.

Bunun semeresini de almaktadır.

Her gelişen dönemde halkın teveccühüne layık olmuştur.

Gerek Başbakanlık döneminde olsun, gerek Cumhurbaşkanlığı adaylığı için yola çıkmış oluşu olsun Erdoğan için, inanılmaz bir başarı söz konusudur.

çünkü halk desteğiyle rekor üstüne rekor kırıyor.

Erdoğanın Başbakanlığı döneminde dahi AK Partinin Türkiye genelinde almış olduğu oyların yüzde 95i kendisinin ürünüdür ve halkın kendisine güvenip bel bağladığı ciddi bir devlet adamı gerçeğidir.

Bu millet herşeyin artın farkına varmıştır..

* * *

Bu itibarla halkın güvenine mazhar olan muhterem Recep Tayyip Erdoğan, gerçekten de mükfatını almıştır.

Yani layık olduğu makam ve mevkiye getirilmiş durumda.

Allah daha da fazlasıyla nasip eylesin.

İnşallah bundan böyle de halkın her gün biraz daha teveccühüne mazhar kalacağından hiç kimsenin kuşkusu olmasın.

Bugün böylesine tırmanarak devletin zirvesine gelmiş olan bir zat, kesinlikle samimi bir çalışma azminin mükfatını almıştır.

Bu halk, gözü kapalı insanlar olarak hiçbir zaman yola çıkmamış ve gözünü kapayarak da bundan böyle yürümez.

Basiret gözüyle yola çıkan Sayın Erdoğan için, elbette ki halk bunun gereğini yapmıştır, layık bulduğu yere de getirmiştir ve büyük teveccüh göstermiştir

İnanıyorum ki bundan sonra da o teveccühünü gösterecektir.

* * *

Bakınız, sevgili okurlar.

9 Ağustos 2014 Cumartesi günü internet sitesine düşen bir yazıyı okuduk, onu burada özetleyerek sizinle paylaşmak istiyorum.

Hem de fotoğraflı

Adalet cübbesini giyen bir grup başörtülü bayan avukat.

Resimlerini sürmanşette gördüğünüz bu fotoğraf, unutulmaz tarihi bir vesikadır.

Türkiyenin nereden nereye geldiğinin bir imajıdır.

Bu Mağdur milletin misyonunu aksiyona dönüştürdüğünün bir alamet-i farikasıdır.

Bu ise Sayın Erdoğanın ürünüdür, çalışma azminin neticesidir ve gerçekten de ilk iktidara gelip, Başbakan olduğundan günümüze kadar tüm samimiyetinin ve ciddiyetinin bir belirtisidir.

Evet, daha düne kadar bırakın Adliye koridorlarındaki başörtülü herhangi bir Avukatın varlığını, artık Türkiye öyle bir hal almıştı ki sıradan bayan vatandaşlara, sivil halka bu yasaklama getirilmişti

Hatırlayacağınız gibi 1999daki seçimlerde Fazilet Partisinden seçilen İstanbul Milletvekili Merve Kavakçı, seçilip Meclise girdiği halde dönemin koalisyon Başbakanı zahmetli Bülent Ecevit tarafından, milli iradeye rağmen Meclisten dışarıya atılmıştı.

İnançı gereği başörtülü olan Merve Kavakçı milli iradenin tecellisiyle seçilmişti..

Ama meclise girmesini engelleyen koskoca bir Başbakan vardı o gün..

Antidemokratik bir mezalim işlenmişti.

Ki yıllar yılı askeri vesayet, TBMMne organizeli bir şekilde vesayet ediyordu.

Sözüm ona Kemalizm gibi..

CHPnin altı oklu rejiminin temsilcisi olarak halkın üzerine kendini dikte etmişti.

28 Şubattaki oluşan Balyoz, Ergenekon ve BçGnin halkın üzerine kurmuş olduğu baskı..

Ki hala da Türkiyede devam edip, sürdürülmek isteniyor.

Ama o günden bugüne çok şey değişti.

Tabiri caizse, "vesayet" çökertildi, Milli irade söz sahibi oldu.

Nitekim, bugün bakınız resmi daireler dahil olmak üzere hukukun savunma erki durumundaki bayan avukatların boy göstererek, artık duruşmalara rahatlıkla giriyor..

İşte tüm bu değişimin mimarı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dır.

Olup bitende onun ürünüdür ve onun düşünce mahsulüdür.

Zaten halkta "kendi iradesini kaybettirmemek için", illaki böyle bir kahraman istiyor.

* * *

Evet, 9 Ağustos 2014 Cumartesi saat 18.01de çıkan bu yazıyı özetleyerek sizinle paylaşmak istiyorum.

Şöyle ki; Avukat Tuğba Arslan mesleğini rahatlıkla Adliyede yürütemiyordu.

Artık her nedense düşünerek, illaki hukuksal bir çare bulması gerekiyordu.

Anayasa Mahkemesine bireysel olarak başvurdu, "başörtüsü nedeniyle duruşmaya alınmadığı için" hak ihlaline uğruyorum diye.

Anaya mahkemesi de "Hak ihlali" yapıldığına hükmetti.

Evet, haber başlığı aynen şöyle;

Başörtülü Avukatlar AYM kararından memnun

AYMnin başörtüsü nedeniyle duruşmaya alınmadığı için haklarının ihlal edildiğine hükmettiği" Avukat Tuğba Arslan, mağduriyetleri gideren kararın çıkmasına vesile olduğu için çok mutlu olduğunu söyledi.

Arslan; AA Muhabirine yaptığı açıklamada, 11. Aile Mahkemesinde bir boşanma davasına Avukat olarak katıldığını, ancak hakimin kendisini başörtüsü nedeniyle duruşmaya almadığını anımsattı.

Bunun üzerine AYMye bireysel başvuruda bulunduğunu hatırlatan Arslan; Yüksek Mahkemenin de haklarının ihlal edildiğine karar verildiğini söyledi.

Sayın Arslan, AYMnin böyle bir karar alacağını başvuru süresince dahi tahmin etmediğine dikkat çekerek, sonuç nedeniyle çok mutlu olduğunu dile getirdi.

Ayrım ortadan kaldırıldı.

Zorlu bir süreç yaşadıklarını ama neticesinin çok iyi olduğunu ifade eden Arslan, şöyle konuştu:

Mağduriyetimizi gideren kararın çıkmasına vesile olduğum ve böyle bir yol açtığım için çok mutluyum. Mağduriyetin giderilmesi, böyle bir kararda ismimin geçmesi ve ileride bu tarz mağduriyetlerde karara atıf yapılacak olması beni çok mutlu etti. Şükürler olsun ki karar çıktı. Karara baktığımızda anayasanın 24. maddesindeki din ve vicdan hürriyetine aykırılığın ortadan kaldırıldığını görüyoruz. Kararla anayasanın eşitlik ilkesine göre, başı açık ve kapalı avukat ayrımı da ortadan kaldırılmıştır."

Adalet yerini buldu

Arslan, artık adaletin yerini bulduğunu dile getirerek, kararın içtihat oluşturacağı için bu tarz mağduriyetlerin bir daha yaşanmayacağını söyledi.

Kamuda başörtüsü yasağının kaldırılmasında emeği geçen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve ekibine teşekkür eden Arslan, kararı veren Yüksek Mahkeme raportörleriyle üyelerine de teşekkür etti.

Kararın kapsamlı olması ayrıca sevindirdi

Gerekçeli kararın çok kapsamlı şekilde yazıldığına işaret eden Arslan, "Gerekçeli kararın bu tarz mağduriyetlerin bir daha yaşanmaması için çok kapsamlı yazıldığını gördüm. Bu beni ayrıca mutlu etti" değerlendirmesinde bulundu

* * *

Bakınız, sevgili okurlar.

İşte Türkiye, nereden nereye?

Bugün gerçek manada düşünce özgürlüğü, Türkiyenin her alanında rahatlıkla ifade ediliyorsa

Ülke Kemalizm ve Laisizmin batıl anlayışından kurtuluyorsa

Gencecik hanımefendilerin özel hayat anlayışına vesayet vasıtasıyla baskı kurup da Kemalizm anlayışına uygun olarak tek tip insanlar oluşturulmaya zorlanmasının bugün sonlandırılması ve Türkiyeyi her alanda tüm coğrafyasında milli iradenin ve ülkenin büyük düşünürlerinin paralelinde herkes rahatça nefes alıp, yaşam tarzını sağlamış durumdaysa

Hiç tartışmasız tüm bunlar sayın Erdoğanın sayesindedir.

Bu sayede halk, artık kendisini bırakmıyor, peşindedir, yanındadır ve gerçek manada ümmetin lideri durumundadır.

Yalnız tek endişemiz var, her zaman söylediğimiz gibi..

Zaten bu da devlet büyüklerinin etrafında zaman zaman oluşa gelmektedir.

Bundandır ki Osmanlı son dönemini yaşayamadı ve nihayet büyük bir ihtilafla karşı karşıya kaldı.

Birinci yandaşlık adı altında Başbakanı ve çevresini sık sık yoran bir anlayış.

İkincisi yalan söylemek ve yalakalık yapmak.

Bu iki unsura dikkat etmelidir.

Böylece tehlikeli ve badireli unsurların artık AK Partinin ve özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın çevresini boşaltması lazım.

Başbakan iken çok zorluk çekti.

İnşallah Cumhurbaşkanlığı döneminde böyle badirelerle karşı karşıya kendisi de kalmaz, milleti de bırakmaz.

Hayırlı uğurlu olsun, tebrik ediyoruz.

Allah bu millet için Sayın Erdoğana uzun ömürler versin, ailesine ve tüm Türkiye insanına bağışlasın, badirelerden korusun.

Böyle dua ediyoruz, Allah duamızı kabul eylesin.

En derin saygı ve sevgilerimle.