El hak; hakikatin beyanıdır bu ifade.. çünkü bu aziz millet, yıllardır kendi kültürüyle, tarihiyle, örf ve detleriyle yönetilmemektedir. Milli bir siyasetle, milli bir kültürle, milli bir ahlakla memleket idare edilebilmiş değildir
***
Medeni kanunlarımız da, ceza yasalarımız da, ceza muhakemelerimiz de, idari hukukumuz da, ne hazindir ki yerli ve milli değilBilaistisna hepsi batıdan ithal edilmiştirOnun içindir ki; toplumsal uzlaşıda sürekli sorunlar yaşıyoruz
***
İşte bu hakikatlere milli irade vakıf olduğu için, Erdoğana 21 yıllık iktidarı teslim ettiği gibi; üçüncü kez Cumhurbaşkanlığı ve hükümet yetkisini verd.. 5 yıl daha, yönet dedi.. Öyle inanıyoruz ki, bu evet sonucuyla Erdoğan da; milletin milli ve yerli olmaya yönelik, istek ve arzularına yönelecektir?
***
Yeni yüzyılda, bu minvalde yönetimsel bir siyaset ortaya koyması gerekiyor?!.. Osmanlının mirası olan terbiyenin, kültürün, milli maarifin yeniden, milli bir uyanışla şaha kaldırmak lazım.. Ülkenin de milletin de buna ihtiyacı vardırGüven, istikrar ve birlik yeniden tesis edilmelidir, halkın hizipleşmelerden arınması lazım
***
Genç nesilin, milli ve yerli bir ilim ve irfanla donatılması gerekir.. Yolları, ulum-i İslamiyeden geçmeli İslami ilimlerle terbiye edilmelidirDoğruluğun, güzel ahlakın yolu buradan geçiyor Gençlik, ülkenin ve milletin, birer milli manevi sermayesidir İlerlemenin, kalkınmanın, madden ve manen zenginleşmenin yolunda onlar birer öncü olacaklardır
***
İşte, AK Parti iktidarına ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğana düşen görev; milli ve yerli olabilme adına stratejiler belirlemesi gerekir.. Temel sorumluluk; toplumun birlikteliğidir O da, halkın Milli ahlakla donatılmasıyla mümkündür
***
Bakınız, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V)e hitaben Cenab-ı Allah şöyle sesleniyor
İnneke leala ğulkin azim
Mealen;
Sen en üstün ve en büyük bir ahlak üzerindesin.
***
Eğer ki, inandığımız ve intisap etmekle gurur duyduğumuz o yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed (S.A.V)e bu intisap doğrultusunda inanıyorsak, ki inanıyor olmamız gerekir.. Bilmiş olalım ki, onun ahlakıyla ahlaklanırsak, neslimizi, gençliğimizi, tüm insanlarımızı onun Ahlak-ı Muhammediyle donatırsak hiçbir sorunumuz kalmaz Ne maddi ne de manevi hiçbir sorun yaşamayız!
***
Zira tarih şahittir.. İslamı yaşayan toplumlar tarih boyunca hiçbir zaman maddi ve manevi sorun yaşamamışlardır. Üstün bir ahlak rotasında yürümüşler ve dünyaya hükümran olmuşlardır. Yeryüzünün 3te 1ini İslamın terbiyesiyle donatmışlardır.
***
Şunu herkesin bilmesi gerekir.. İslam sadece lafızdan ibaret değildir. İslam demek; toplumsal yaşamın tümü demektirYani sırat-ı müstakim üzerinde yürüyen dosdoğru bir toplumun yaşam biçimidir İslam Hileden, aldatmadan, haram yemekten uzak bir toplumu emreden İslam.. Bu yolu gösteren de, dosdoğru yol, Hz. Muhammed (S.A.V)in yoludur
***
Amma velakin, ülkenin hal-i pür melaline baktığımızda mevcut hal, topluma problemleri yaşatıyor. Kavga, kargaşa, terör, ekonomiksel sıkıntılar, ahlaki çöküntüler vs. vs Neyi sayarsanız sayın, büyük bir yıkım söz konusu.. Gayri ahlaki olaylar silsilesi yaşanıyor.. çünkü, toplumu İslamdan uzaklaştıran haller var. Bu minvalde, projeler uygulanıyor
***
İyi düşünen insanlar şöyle düşünüyor; Acaba ben nasıl çalışayım da akşam helal bir lokma götüreyim çocuklarıma yedireyim düşüncesinde olmalıdır. Yoksa rastgele helal-haram demeden ne gelirse elimden çocuklarıma yedireyim diye düşünmek batıl bir anlayıştır.. Zira her kim olursa olsun, evladına haram yediriyorsa ailesini zımnen de olsa yok etmekte, bölüp-parçalamaktadır
***
Bir toplumu, sağlıklı kılan huzurlu, mutlu, imanlı, şuurlu aile müessesesidir.. Aile mazbutiyeti, ailenin güçlendirilmesi, bütünlüğü, birlikteliği, ailenin tümüyle İslam ahlakıyla donatılmasıyla mümkündür,. Yoksa mevcut hal, toplumu bir tarafa götüreceği muhaldir, imknsızdır. Bu yaşantıyla, bu ahlakla, bu helal-haram demeden hayat biçimlendirmesiyle toplum bir yere varamaz.
***
Orta yerde görünen bir gerçek vardır.. O gerçek de; inandığımız, bağlı bulunduğumuz yüce kitab-ı Mübin Kuran-ı Kerimdir O Kuranı tozlu raflara kaldırmakla değil veyahut çantaya koyup duvara asmakla da değil, onu okumakla ve ne dediğini öğrenmekle, öğretmek ve onunla amel etmekle; kamil olunur? Demek ki, Kurana mensup bir millet olarak kendimizi tanımamız gerekir..
***
Aksi takdirde denir ya, yarım doktor candan, yarım imam dinden eder.. Yoksa, Kuran-ı Kerimi tozlu raflara, ya da şahşahlı çantalara koyup duvarlara süs olarak asmakla Müslüman olunmaz. Kuranı öğrenmek, öğretmek ve sımsıkı sarılmak bu millete kesinlikle, huzur, mutluluk, bereket getirir Felaketlerle yüz yüze gelmez
***
Nitekim hal-i lem meydandadır. çünkü, Kuranla yaşamayan bir devlet, bir millet, bir hükümet, bir iktidar, bir toplum, hiçbir zaman zaferle tanışamaz. Hiçbir zaman başarıya ulaşamaz.. Yolunu dosdoğru bir şekilde tespit edemez. İlla ki şaşırır ve illa ki uçuruma yuvarlanıp gider Kuransız bir toplum uçuruma yuvarlanmaya mahkmdur.
***
Onun için yüce kitabımız Kuran-ı Kerim, l-i İmran suresinin 103. Ayeti aynen şöyle buyuruyor;
Vatesim bihabli(A)llhi ceman vel teferrak
Hep birlikte Allahın ipine (Kurana) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin.
***
Zihnen, fikren, düşünce olarak bölünmeyin, parçalanmayın, dosdoğru yol Kuranın yoludur. Kuranla tanışmak bir milletin seviyece yücelmesinin, başarılı olmasının tek yoludur. Kuransız bir toplumdan hiçbir şey beklenemez.
***
Bu itibarla diyoruz ki yüce kitabımız Kuran-ı Kerim, Rabbimizin Hz. Muhammed (S.A.V) aracılığıyla bize emirleridir. Hz. Cebrail de Hz. Muhammed (S.A.V)e öğretmiştir ve sonrasında ise ümmet oluşmuştur. Bu ümmet de ona sımsıkı sarılmadığı müddetçe kendini mağlubiyetten, düşüşten, mahrumiyetten, sıkıntı ve musibetlerden kurtaramaz.
***
Bu kesin bir yoldur. Tekraren söylüyorum. l-i İmrn suresinin 103. Ayetinde mealen buyurulduğu gibi;
Vatesim bihabli(A)llhi ceman vel teferrak
Hep birlikte Allahın ipine (Kurana) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin.
Bunun mefhumu muhalifi; Kuransız bir toplum hiçbir zaman başarılı olamaz, emellerine ulaşamaz, beklentilerini de bulamaz.
En derin saygı ve sevgilerimle.
Hayırlı Cumalar...
Failed to load the video