Günümüzde stres, kaygı ve tükenmişlik sendromunun giderek yaygın bir hal aldığını söyleyebiliriz. İyi oluşu engelleyen bu duygular, kişiyi çeşitli terapi yöntemlerini araştırma ve onları uygulamaya yönlendirmektedir.

Doğa, yaşamın canlılığını duyuran sesi, huzur veren manzaraları ve temiz havasıyla her an insanın ruhunu dinlendirmektedir. Spor ise vücudu hareketlendirerek kişiyi canlandırdığı için zihni rahatlatmakta ve mutluluk hormonunu salgılamaktadır. İkisinin bir araya getirilmesiyle oluşturulan doğa sporları, dünyanın karmaşası içinde ruhsal ve fiziksel dengeyi sağlamak ve korumak için bir araç olarak görülmektedir. İnsanların içsel huzur ve farkındalık yolculuğunda rehberlik yapan bu çalışma, son zamanlarda alternatif bir terapi yöntemi olarak görülmektedir.

Araştırmalar, yeşil ve sulak alanlarda yapılan egzersizlerin kişinin ruh halini iyileştirdiğini, zihinsel odaklanmayı arttırdığını, duygusal farkındalık sağladığını, zihinsel yorgunluğu azalttığını göstermektedir. Yapılan araştırmalar yine gösteriyor ki doğa sporlarıyla düzenli olarak uğraşan bireyler stresle, kaygıyla daha iyi baş edebilmekte ve depresyon belirtilerini daha az yaşamaktadırlar.

Dağ tırmanıcılığı, bisiklete binme gibi aktiviteler bireylere hedefe odaklı olmayı, problem çözme becerilerini kazandırmaktadır. Yürüyüş ve kamp gibi daha sakin aktiviteler ise bireyin gözlem yapmasına olanak sağlamaktadır. çoğu zaman grup halinde yapılan bu sporlar, sosyal yönden aktifliği sağlamakta, işbirliği halinde hareket etme bilincini kazandırmakta ve grubun bir parçası olunduğu için de aidiyet duygusunu var etmektedir. Ayrıca doğa sporları bireyin kendisiyle baş başa kalabilme imknı da sağlamaktadır. Böylece birey, içsel farkındalığını kazanma fırsatı yakalamaktadır.

Bir terapi yöntemi olarak görülen doğa sporları, günümüzün stresli yaşamına verilen bir ara olarak değerlendirilebilir. Bireyin farkındalık kazanmasına, sosyalleşmesine, keyif alacağı bir alan yaratmasına, doğanın döngüsünü takip etmesine, bedensel hareket etmesine olanak sağlamaktadır. Etkinliğin devam ettiği süre zarfında beden ve ruh etkileşime geçip güç bulmaktadır. Bunun düzenli aralıklarla devam etmesi, kişinin kendisi için yaptığı bir ruhsal ve fiziksel yatırımdır. İnsanı kendine ve hayata bağlayan bir köprü olan doğa sporları, her adımda yalnızca bir yolculuğu değil aynı zamanda ruhun özgürlük çırpınışını var etmektedir.