2007'Yİ HATIRLARSANIZ!?..
Eklenme: 8/21/2020 12:00:00 AM

Dünkü; Gül bilinmez denklem? yazıma okurun düştüğü bir not..

2007yi hatırlarsanız

Evet, bu tarihte Cumhurbaşkanı Abdullah Gül idi..

Ve bu tarihte, sıkça Güle karşı mitingler organize ediliyordu..

Cumhuriyet mitingleri

Atılan sloganlar!

Sözde değil, özde laiklik naraları?..

Laik, Cumhuriyetçi Cumhurbaşkanı istiyoruz dövizleri

Gül çankayadan defol sözleri..

Ya o günün; günoğlu gazetelerinin attığı manşetler

Bağnazca; Ordu Göreve diyenler?

Hele ki çankaya boykotları!

***

Peki, tüm bunlar neye karşı yapılıyordu?

Gülün eşi Hayrünnisa başörtülü olduğu içindi..

çünkü, türban takıyordu?

İşte o başörtüsü ve Gülün misyonuna karşı; topyekn bir karşı savaş sergiliyordu CHPnin süvarileri?

Ne oldu da bugün o süvariler Gülden medet umar oldular

Kurtarıcı diye, dörtbir yönde, etrafında dönüp dolaşıyorlar..

Gel de bizi kurtar Erdoğandan diyecek kadar yerlerdeler!?.

***

Bilemiyorum!..

Bu 13 yıl içerisinde; Güle dair CHPnin süvarilerinden bir özür beyanı duydunuz mu?..

Ya da, Hayrünnisaya Biz sana çok büyük kötülükler yaptık, özür dileriz dediler mi?

Sanmıyorum!...

O zaman, bir hidayete erme mi var?..

Tövbekrlık mı? söz konusu?!..

Yoksa milletin gücünü, sillesini gördükleri için hizaya mı geldiler?..

O devren bitti, milli ve yerli bir yönetimin iradesini kabul etmek zorunda mı kaldılar?

Gülün hal-i vaziyeti, bu minvalde hangi çizgidedir!

2007yi unuttu mu?

Hiçbir şey olmamış gibi; herşeyi sineye mi çekti?

Yoksa, kendisi mi onların nam-ı hesabına hidayete erdi?

***

Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin mevzuya dair çok güzel bir deyimi var..

Der ki; Ezü billahi mineş-şeytani ves-siyaset

Yani, orta çıkan siyasi vaziyetten Allaha sığınırım diyor?

***

GÜL YİNE KETUM?..

Sahi, niye ketum takılıyor?..

Adı üzerinden; tepinmeyen kalmadı ki?!..

Kılıçdaroğlu bir laf etti..

Ardından konuşan konuşana..

Karşı mahalleden bile ses çıktı?..

Ne oluyor, ne bitiyor, Gül var mı yok mu, Gül çatı aday mı, değil mi?

Gül nerde?..

Biliyoruz ki, villasında ve Türkiyede!..

Ama gel gör ki; Kılıçdaroğlunun lafına, mahallesindekilerinin iğnelerine, muhalefetin süvarilerinin ama diye başlayan cümlelerine tek bir laf; söylemişliği yok!..

Bir bıkkınlık vermiyor değil?..

***

AKŞENER ISINMASI?..

Görünen o ki, Gülden hayır beklemeyenler şimdi, İnceden çok Meral Akşenere ısınmaya başladılar

Onu, sahaya sürme adına idman yaptırıyorlar..

Yer, zemin, alıştırma, yoklama yapılıyor..

Yeni partilerle görüşme trafiği

Her ne kadar; 3. alternatif blok gibi, bir analiz vaki ise de

Ortak paydaları, Erdoğan hasımlığı olduğu için; çatı aday hangi fikirde, inançta, düşüncede olursa olsun, makbuldür!

***

MUHARREMİ GÖREN VAR MI?

Adam bir çıktı, nara attı!

Sivas dedi..

Eylül dedi..

Yol yürüyeceğiz dedi..

Şunu, bunu deyip durdu..

Ama şimdi; ortalıkta yok..

Ne sosyal medyada, ne kamera karşısında!

Hayırdır!..

Seçim gecesi muammalığı mı tekerrür etti!?

***

Doğrusu, ortam şu an için İncenin siyasi incelikleriyle gümletilecek mevzularla dolu!

Hele ki, Joe Bidenin o beyanı vardı ya!

Ona karşı, neler söylenilmez ki?

Bay Kemal Kılıçdaroğlunun aman dostumuz bozulmasın minvalindeki, cılız ifadeleri var iken!

Haykırması..

Kükremesi..

Ey Amerika!

Ey Biden!

Ey bilmem neyin nesi!

Biz icazeti, ordan burdan almayız.. Direktifleri, sizden almayız.?

Biz, halktan, milletten, Türkiye ahalisinden, Atatürkün ilkelerinden emir ve direktifler alırız!

***

Hele ki, Doğu Akdenizdeki Fransanın, Yunanistanın, Rumların, salvolarına karşı en haşin söylem, tavır ve siyasi ifadeler, icra edilebilinecek, gündem var iken!..

Sevri tokatlayan milletiz, buna da silleyi vururuz desene!..

Mahallenizdeki, Akşener sevdalılarına da, bir iki kelam etmen gerekmez mi?.

Bir saniye, evladınız varken, elin kızından nasıl medet umarsınız diye, söz söylemen lazım değil mi?

Yoksa!.?

Evet yoksa ne?

***

ERDOĞAN MÜJDESİ!..

Kehanette bulunmaya gerek yok!..

Ama görüyorum ki, iki gündür bulunmayan yok!..

Her neyse!..

Ülke ve millet olarak yaşadıklarımız!

Hele ki yaşadığımız Coğrafyada esen sert rüzgarların varlığı

Covid-19un öldürücü virüsünün yarattığı travma..

Ekonomik ve sosyal dengesizlik..

Döviz kurundaki; dış müdahale fahişeliği..

İşte bunlara karşı moral ve motivasyon açısından; sürprize, müjdeye çok büyük bir ihtiyacımız var..

Denir ya; boyutu ne olursa olsun

Hayırlı günde, hayırlı duayla gelen bir müjde!

Şifa veren; ilaç olur!

***

GÜNÜN SÖZÜ

İcraat yok, ama iş lafa gelince felsefenin kralı

***

Hayırlı cumalar...