Nihayet.
Dün, listesi açıklandı.
Akil insanlar.
9ar kişilik grup halinde, 7 ayrı bölge de faaliyet gösterecekler.
Başkan,
Başkan vekili,
Sekreter ve 6 üye dağılımıyla!
Gruplar, kişisel bazda karma seçilmiş.
Evet,
Bu ulvi görevi 63 Akil insan ifa edecek.
Hayırlısı diyelim!
***
Süreç açısından; önemli ve hassasiyete sahip bir adım.
Olumlu.
Ve destek verilmesi gereken, bir hamle!
Hiç tartışmasız; sürece ivme kazandıracak!
Ancak,
İsim listesiyle alakalı birçok yönüyle çekincelerim var.
Ki dün birçok kişi durum üzerinde mülahazada bulundu.
Şöyle ki.
Soruların ekseriyeti şu yönde oldu.
Mevcudiyet, nasıl ikmale geldi?
Yani,
Seçilme,
Atanma,
İstem noktasındaki, ana seçicilik kriterler nasıl vücut buldu?
***
Bu soruların ötesinde!
Bir diğer ayrıntılı soru da; yer alan isimler!
Ve tabi ki,
İsimlerin bölgelere göre görevlendirilme şekli.
Vasıfsal ölçüt?.
Mevcudiyet itibariyle denilen şu; kriter neye hikmetti?
Bir önemli nokta ise;
Yani net olmayan durum görev alanları ve süreleri ne kadar olacak?
***
Özellikle;
İsimlerin belirlenmesi noktasında!
Sayın Arınçın dediği gibi ise.
Ki şöyle diyor;
Bir kesim; kendi isteğiyle başvurdu.
Bir kesimi; biz istedik diye listeye aldık,
Bir kesim de; önerilerek listeye alındı.
***
Arınçın bu söylemiyle.
O zaman burada;
Akil insan vasfı ciddi bir itibar kaybı içinde olmuyor mu?
Olmaz mı?
İnsan, kendi kendine ben akilim der mi?
Dememeli.
***
Sanırım,
Bu zafiyetten olsa gerek daha ilk andan itibaren; listeye eleştiri ve tepki geldi.
Hem de yüksek derecede diyebilirim.
Ki çekincem de, bu eleştirilerin yoğunluğundadır.
Elbette ki,
Mevcudiyet toplumun tüm kesimini tatmin edecek değil.
Zaten, doğasına da ters düşer.
Ama velkin aykırılık yüksek ise, sorgulama ciddiyette sahiptir.
***
Hiç kuşkusuz ki;
Listede Akil insanlar diyebileceğimiz isimler yok değil.
Var.
Ne var ki,
Liste tabiri caizse elek üstü, kucaklaşmadan biraz uzak!
Bu da haliyle;
Hükümetin atadığı akil insanlar sözüne haklılık kazandırmıyor?
Kendin pişir kendin ye misali, tespit var!
***
Onu bilmem.
Ama zaman; her şeyi tefsir eder!
Diyeceğim;
Liste tarafgir bir ağırlığa sahip olmasından ötürü eleştiriliyor.
Düşünüyorum;
Akil insanlar denilen 63 kişi yarın halkın önüne çıktıklarında.
Görevli oldukları bölgelerde;
Süreci anlatmaya kalktıklarında ikna güçleri ne kadar kazanç sağlar?
***
Zaten,
Zihni kilitleyen soru da burada bulunuyor!
Güven,
Saygınlık ve itibar açısından ne kadar başarılı olunacak?
Süreç,
Siyaset üstü bir aksiyonla barışla noktalanır mı?
***
Dün itibariyle listeye gösterilen tepki.
İnsanda şu kuşkuyu geliştirmiyor değil.
Güven ve itibar açısından; bir hayli verimsiz kaçınılmaz bir tehdit.
***
Tartışma götürmeyen bir diğer gerçek var.
O da tarafsal noktada temsiliyet ayarsızlığı söz konusu!
Ki bu meyanda barizlik bir hayli yüksek.
Akil İnsanların 63 kişiden oluştuğundan söz ediliyor.
Bunlardan sadece, 12si kadın.
Bir de ülkenin topyekn sosyal hayat anlayışındaki temsiliyet...
Burada da ayarsızlık büyük.
Hele ki; bütünlük yönünde!
***
Peki, mesleki ayar?
Gazeteci mi-Akademisyen mi?
Siyasetçi mi, Akademisyen mi?
Ya da, iş adamı mı-politikacı mı, akademisyen mi?
Veyahut meslek örgütü temsilcisi mi, yoksa ideolojik kimlik savunucusu mu?
***
Bir de;
Yandaşlık hal-i vaziyetin tartışılır hali!
Mevcudiyet içerisinde;
Hükümete yakın isimlerin çoğunluğu.
Genel bakıldığında, sınıfsal ve mesleki ayırım var.
Ama bir koltukta tabiri caizse; birden fazla meşguliyetle, yandaşlık ağırlıkta.
***
Tabi diğer yandan;
AK Partinin bir önceki milletvekillerinin varlığı.
Kalabalıklar.
Bu da der demez;
Akil insanlar topluluğuna hakemlik müessesesi noktasında tarafsızlık elbisesi giydirmiyor değil.
***
Sonuç itibariyle;
Toplumsal uzlaşı ve konsensüs mantığı pek dikkate alınmış değil.
Uzak.
Kucaklayan değil; tarafsallaştıran bir tablo hkim.
çünkü aykırı ya da karşıt görüş, yok!
Hele ki,
Küt sorunuyla alakalı beyin eforu sarf etmiş şahsiyetler.
Pek yok!
Bu hali vaziyetle;
Akil insanlar bağımsız özgür ve eşitlikçi bir yapıya sahip denilebilinir mi?
***
Buarada,
Akil İnsanlara biçilecek rol nasıl olacak?
Şuan ki,
Konuşulan ve tartışılan duruma göre;
Hükümetten,
Alacakları süreçle alakalı bilgi ve yaptırım dökümünün sözcüsü olacaklar.
Bölgelerde; Yedirme noktasında, aktaracaklar.
Sözcü, gibi!
***
çözüme ve uzlaşıya, köprü olmayacaklar.
Hakikatleri görme aksiyonuna, girişmeyecekler.
Sadece,
Sürece olumluluk kazandırma eforuyla kamuoyu oluşturacaklar.
Şöyle ki,
Türkü, Kürde,
Kürdü Türke istem ve hassasiyetler ölçeğinde, anlatacak bir dağılım yok.
Arıza; burada!
***
Tabi bir de;
Biz tarafsız ve objektifiz diyemezler.
çünkü gidecekleri her yerde.
Onlara,
Giydirilecek elbise; AK Parti yandaşlığı olacak.
Bundan da kaçamazlar.
***
Listeye göre.
Yani, Güneydoğu grubu.
Beni pek sardı diyemem.
Daha doyurucu,
Kabul ve güven tesisi noktasında, isimlerle güçlendirilebilinirdi?
Ama yok.
Özellik açısından;
Siyasi ağabeylerin isim inşası var.
***
Neyse.
Bekleyip göreceğiz;
Güzel bir söz var; Mevlam neylerse güzel eyler!
Ümit.
Ve beklentimiz, akan kanın durması noktasında sağlanan sürecin ikmali.
Pek tabi ki;
Güzel atmosferin heba olmaması ve kalıcı bir kimlikle barışla bütünleşmesidir.