Dilde "bilinmezlik",

Cümlede, kilitlenme,

Analizde, "dağınık" bir ruh haliyle, bilgisayarın başındayım!

Duygular.

Ve Zihin mekanizması; "ciddi" bir cebeleşme içerisinde.

Nedeni de; "Bayram yazım".

***

Malum;

Ramazan-ı Şerif'i tamamladık.

Son iftarla; "uğurluyoruz", seneye gelsin diye.

Sevabımızla,

Günahlarımızla, "idrak" ettik, diyelim.

Pek tabi ki;

Amel defterimizde, "neler" kaydedildiğinin de muhasebesini ederek.

***

Yarın;

Bu hayır ve sevap ayının, bayramı!

Gönül isterdi ki;

Mutlu,

Duyguların "hoş bir seda" yaratıcı,

Sizleri de,

Kendimizi de, "güzelliklerin" bahçesinde, buluşturan.

Kısacası;

Bayramı bayram yapan "değerlerin" hazinesiyle hasb-i hal etmek.

Ve bunların feyziyle; bir Bayram yazısı yazmak.

***

Ama;

Ne acı ve hazin bir tablodur ki yaşadığımız coğrafya el vermiyor.

Özellikle;

İslam dünyasındaki "şer" yapıların yarattığı "fitne ve fesat" kaosu.

Hal-i vaziyet; "kan gölü"!

Dört bir tarafımız; "şiddet ve çatışma".

Mısır.

İşte Suriye.

Libya, Tunus.

Filistin. Somali, Afganistan.

Pek tabi ki, "ülkemiz."

Sinsi oyunlarla; "kaotik" ortam körükleniyor.

***

Yani.

Can sıkıcı emperyalist bir zulmümün cenderesinde, İslam dünyası.

İşgal altında.

Esaret altında; "kan ağlıyor".

Ya; Açlık, yoksulluk, sefalet.

Ve tüm bunlara; sözde medeni Dünya seyirci.

En isyan ettiren de; "İslam" dünyasının olup-bitene karşı "dut yutmuş bülbül" gibi suskun.

Tepkisiz.

***

Hele ki.

Siyonizmin uşaklığını yapan bazı İslam ülkelerinin liderleri var ki.

Maazallah.

Derler ya; "Fitne şeytanı" gibi.

Bilakis, "faşizan" esarete bel çıktığı gibi maddi destek de sağlıyor.

Dün.

Buradan okurum Ferit Sertkaya'nın bir yazısı vardı.

Şu ifadesi oldu;

"Zalimlere başkaldırma zamanı geldi".

***

Evet.

İslam dünyası, bu mübarek ve mukkades zaman diliminde kendini sorgulamalı.

"Ne oluyoruz?" diye.

Akan kan,

Dökülen gözyaşı,

Katledilen insan "Müslüman" ve kardeş kanı.

Vuran da, ölen de "aynı ülkenin" insanı.

***

Bakınız.

Suriye'nin Rojava bölgesinde yaşananlar.

"Kürtler" katlediliyor.

çoluk-çocuk, demeden.

Açlık, sefalet ve ülkedeki "Esed" vahşeti.

Ama velkin;

Sınırın bir adım ötesindeki bizler "kılımızı" kıpırdatmıyoruz.

Ne manevi,

Ne maddi bir destek, "imkn" ve yaraya merhem olma çabası içerisinde değiliz.

***

Şimdi; bu hal-i harap.

Ezik.

Ve duyarsızlık gafleti içerisinde, "yüzlerin" gülebileceğini,

Yüreklerin "huzur" ifade edebileceği,

Dahası, mübarek Ramazan Bayram'ını "mutluluk" hanesi içerisinde, kutlamamız vaki olabilir mi?

Sanmıyorum.

Ama "elden" ne gelir, duyguları burada kaleme dökmekten başka.

***

Sonuç itibariyle.

Unutma. Unutturma.

Gör;

İşgal ve katliamı gerçekleştiren Siyonistlerdir.

Ya da onların işbirlikçileridir.

Ama ölenler ise hep Müslümanlar!

***

Üstadın ifadesinde; "hal-i lem ortada.

Bayram adına;

Hele ki Bayram yazısına özgü "güzel cümleler kurmak" elbette bende isterdim.

Ama Bayramı Bayram gibi yaşayamadıktan sonra!

Güzel cümleler kurmanın da bir anlamı yok sanırım.

Yinede, bayramımızı elimizden geldiği kadar bayram gibi yaşamaya özen gösterelim diyorum.

Lakin çevremizde, insanlığımızda "olup-bitenleri" de görelim!

Ne diyelim;

Şimdiden bayramınız mübarek olsun.

***

İZNE çIKIYORUM!

Sevgili okurlar.

İzin günümüz geldi.

Eee.

Bir yıl, 365 gün koşuşturduk.

Sizler için.

Daha doyurucu,

Daha aktif,

Daha üstün, flaş haber ve yorumların yer aldığı Diyarbakır Söz'ü sizlere sunabilmek için.

***

İşte, bu koşuşturma yordu.

Gerek, bedenen.

Gerek zihin yönünden dinlenmek şart diyorlar

Tıbbi yönden de!

Deriz ya; "zihni" şarj etmek için.

Evet.

Müsaadenizle, izin verirseniz "izin" yapacağım.

Tabi.

Bu demek değildir ki, "izin süresi" içerisinde sizden uzak olacağım.

Hayır, yine birlikteyiz.

Sadece, kısa bir süreliğine, köşe yazım olmayacak.

***

Bu arada.

Gazetenin matbaasını da bakıma alıyoruz.

Malum, o da benim gibi hayli yoruldu.

Ki son zamanlarda sıkça arıza veriyor.

çığlık atıyor; "bakım-onarıma" ihtiyacım var diye.

Bu nedenle.

Gazeteniz bir süreliğine, 16 sayfa yerine, 12 sayfa olarak size ulaşacak.

Haberiniz olsun.

Müsaadenizle.

Şimdilik; hoşçakalın!

-----

Not.

Gazeteniz Diyarbakır Söz.

Bayram süresi içerisinde, "yayımlanmayacak"