Bugün değil.. Yıllardır da böyle.. Ki kalemi elime aldığım gün itibariyle, seçim evresinde, hep sorgulamışımdır?.. Siyasilerin, özellikle belediye ve milletvekili seçimlerinde, adayların ortaya koyduğu muğlak içerikli söylem ve eylemlere alerji olduğumu ve duyduğumu!

***

Kent milliyetçiliği damarım hep tartışma konusu etmiş onları bu minvalde!.. Ve kurduğum cümlede, beyler bırakın, cak, cuku saadete, somuta, fiili duruma gelin demişim.. Olmayacak duaya bu ahali, bu kent amin demez diyen de bilin ki size oy vermez notunu düşmüşüm?!

***

Bugün bile diyorum.. Geçmişi bilen bilir!.. Bilmeyenler açısından, örnekler sıralarsam, kitap dolusu sayfalar lazım.. Kimi denizden söz etti, ama Dicle hep akıp gitti, kent ahalisi de, baka kaldı.. Kimi tramvaydan, kimi raylı sistemden dem vurdu, ama sonuçta, tek ray döşenmedi, tozlu raflarda tutuldu?!

***

Yıllarca çevre yolu deyip durduk!.. Ama hala, çevre yolu bitirilmiş değil.. Ki, 81 il içerisinde, çevre yolundan mahrum tek Büyükşehir kenti, Diyarbakır.. Otoyol desen ha keza.. Hızlı tren için uğraş verdik, kimse eğilim göstermedi?!.. Yani; çok şey konuşuldu, ama elde var sıfır?

***

Onun için, ısrar ettiğim beyler vaatleriniz noktasında diyorum ki, aman ha aman; ucuk vaatler istemiyorum.. Ne olur, yapabileceklerinizi deklare edin!.. Biz de, siz de ve tabi ki şehir ahalisi, seçmen de inansın gösterdiğiniz gayrete, teveccüh etsin!..

***

Kentin, ulaşımdan, sağlığa, eğitimden tarıma, günlük yaşam, şehir trafiğinden, yerleşim yerlerindeki alt yapı sıkıntısına kadar; istenilen düzeyde olmadığı gibi, dertli!.. İşte diyorum ki, vaatler açısından bir kaç proje sunacaksanız bu minvalde olsun!..

***

Bayramı geride bıraktık!.. Umarım önümüzdeki günlerde, sergilenen siyasi aktiviteler sadece; STK, kahve, ev esnaf seçim bürosu açılışlarıyla alakalı, görsellerle kalınmaz. Gelen görselleri zaten bizde geldiği gibi, ahali nezdinde kıymeti harbiyesi olmadığı için, geri dönüşüme terk ediyoruz..

***

Gün az kaldı.. Seçmenin, kime ne amaçla, neyi hedefleyerek oy vereceğine dair; vaat istiyor?.. İşte bu noktada, AK Parti de, CHP de, Yeşil Sol Parti ile İyi Partinin, seçmenin oyuna yönelik; hücuma geçmesi lazım Kent ahalisinin beklentisi bu yöndedir.? Benden söylemesi!

***

BEN ALEVİYİM çIKIŞI

Kemal Kılıçdaroğlunun ben aleviyim videosuna, muhakkak ki vakıf olmuşsunuzdur.. Ki, Ramazan Bayramında siyasi muhabbetlerin, kulislerin bilgi notunun, ilk sırasında yer aldı.. Nasıl bir analizin fikri beyanı sizde oluştu bilemiyorum.. Ama ben, hamuruna su aldırılan mevzuya iki pencereden bakıyorum.. Meselenin hem negatif, hem de pozitif yönü vardır

***

Ama önce, Kılıçdaroğlunun çektiği videodaki cümlelere bir mutali olalım.. İfadesi nedir, nasıl bir şekille deklare etmiş, cümlelerin gerisinde ne var ona bi bakalım?.. Kılıçdaroğlunun Ben aleviyim diyerek başlayarak kurulan cümlenin beyanı şöyle.. Ben Aleviyim. Hak Muhammed Ali İnancı ile yetişmiş bir Müslümanım

***

Tabi bu cümlenin bir de eki var.. Denir ya, gerisi var.. O da şöyle uzuyor; Bu ülkeyi can yakan mezhep tartışmalarından, bataklığa dönüştürülen Ortadoğudan çekip çıkaracaksın, ait olduğu yere taşıyacaksın. Alevi olmaz diyen bu ayrıştırıcı sistemi kökünden yıkmaya hazır mısın?

***

Bilen bilir.. Bugün değil, yıllardır savunur ve taraftar olarak, kendimi konumlandırırım.. Toplumda mezhep, inanç, ırk ve dil konusundaki siyasi ayırımcılık anlayışına tepki koyanım.. İtici ve ilkellik olarak, değerlendirmişimdir.. Bu ilkelliğin hiç bir zaman kazanını olmamıştır, kaybedeninden, izole edileninden başka

***

Nitekim, bu kaybın yarattığı toplumsal travma, tarih sayfalarında açık ve belirgindir Ülke ve millet olarak geldiğimiz aşama itibariyle, toplumun böylesi ayrıştırıcı bir siyasi tavır ve söylemi, geride kaldığı erişkinliğiyle, yarınları ancak güvenli kılabiliriz.. Kaldı ki, bu ayrıştırıcı söylem ve eylemi inatla sürdürenlere de bir cevap niteliğindedir..

***

Karşı reflekste, hep söylemişimdir.. Bu minvaldeki, ötekileştiren siyasi dile, anlayışa ve politikaya karşı hiç bir şekilde, suskun kalınmamalı, zaafiyet gösterilmemelidir.. Bilakis, üstüne üstüne gidilerek, evet ben buyum, deyip ne meramın varsa söyle demek gerekir.. Ki, mesele üzerinde, körükler ve körükçüler seyr-ü sefer yapmasın, kimse oy devşirmeye malzeme etmesin!

***

Ancak, Ben Aleviyim çıkışının, zamanlaması da, siyasi polemik malzemesi yapılması da manidar!.. İşte olumsuz noktadaki bakışım da buradan kaynaklı.. Denilmez mi, 10 yıl önce nerdeydin ey Kemal Kılıçdaroğlu?!.. CHPnin başına geçtiğinde; Ben Aleviyim deme cesaretini neden gösteremedin!?.. O gün, herkes sorup soruşturdu?. Ama tek bir laf etmedin.. Ne oldu da, şimdi mezhep ayrımcılığı ipine, sarıldın?!

***

Kaldı ki, tarih sayfalarında vaki değil; ülkenin idaresine talip olan siyasi bir kimliğin, diline, inançına, mezhebine, ırkına yönelik söylem ve eylemlerle, seçim kampanyası yürüttüğü.. Seçmenden bu yönde oy istediği.. En radikal, en provokatörlerin bile, meyil göstermediği mezhep tartışmasını, gündemleştirip, alevlendirdiği, görülmüş değil! Böylesi bir tutum, siyasi zaafiyeti ve düşük profilliği gösterir..

***

Şu nüansı da gözardı etmemek gerekir!.. Özellikle AK Parti cephesinde.. Hele ki, Erdoğanın 9 kezdir karşısında seçim galibiyeti elde ettiği Kılıçdaroğluna ilişkin aleviden şu olmaz, bu olmaz, ya da mezhebini gündeme getirdiği, vaki olmadı.. Bilakis, Seçmen Alevi bir adaya oy vermez, Kılıçdaroğlunun şansı yok diyen kendi ortağı? Yani, yol yürüdüğü kişiler, altılı masadakilerdir bunu dillendiren

***

Vaziyetin ikmali, mezhep üzerinden toplum kriminalize edilerek, marjinalleştirilmek isteniliyor.. Tehlikeli, kışkırtıcı.. Ortadoğuda estirilen bu yöndeki rüzgarın, Türkiyede örgütleneceğine inanmıyorum.. Böylesi bir örgütlü devşirme, ayrıştırmayı-çatışmayı önü alınmaz bir yola sokar ki, leş yiyicilere gün doğurur Öyle inanıyorum ki, bu plana karşı çıkacak olan yine Aleviler olacaktır

***

HADE YA, ÖYLE Mİ?..

Meral Akşenerin, altılı masayı devirmesi, sonrasında geri dönmesi, tamamen stratejik, bir plan imiş!.. AK Parti iktidarının algoritmasını bozmak üzere, kurgulanmış, organizeli bir icraat imiş.. Yani, bir kızgınlık, bir tepki, bir öfke, ya da uzlaşmazlık nedeniyle masadan kalkma, devirme hiddeti yokmuş?! Her şey senaryo!..

***

Yok daha neler dediğinizi duyar gibiyim!.. Valla ben de, ilk duyduğumda öyle bir tepki verdim.. Peki, diyen kim?..Yabancı değil, ben hiç değilim.. Diyen, İyi Partili Müsavat Dervişoğlu..

***

Demek ki, ahaliyi uyutmuşlar?.. Parti merkezinde, Saadet Partisi önündeki dekorasyondaki görüntü.. O gülümsememe, asık surat hali.. Geceden kalma, bir durum değilmiş?!.. Ekranlardaki beyanlar, gazete sütunlarına yansıyan söyleşilerdeki, çok ama çok üzüldüm.. Hayatımda yemediğim hakaretleri yedim gibisinden kurulan cümlelerin bilaistisna hepsi; külliyen yalan imiş?..

***

İyi Partinin oy oranı baraj altına indi diye feryat eden Aytun çırayın haykırışı, partiden istifa eden, Yavuz Ağıralioğlunun yetti be arkadaş resti dahil.. Ki il ve ilçe teşkilatlarının da istifaları.? Yeni istifaların da kapı önünde, beklediği aşikar hadiselerin hepsi; senaryonun birer parçası imiş(!)

***

Tek hedef, odaklanan nokta iktidarın, Erdoğanın algoritmasını bozmak imiş.. İyi de sahada hiç de öyle bir netice yok.. Neyse, Hasan dayının beyanıyla; yersen..

***

GÜNÜN SÖZÜ

Kalbin ağzına hükmetmiyorsa, bilki çatal dillisin