BİR TABAK DIŞKI İKRAM EDELİM?
Eklenme: 11/23/2015 12:00:00 AM

Jeoloji Profesörü Celal Şengör…

Yine… Evet yine...

Irkçlığını,

Militarist ruhunu,

Kemalist zihniyetini konuşturmuş!

Darbeci Kenan Evren sevdalısı Şengör Radikal’e mülakat vermiş..

12 Eylül'ü anarak.

Ne diyor?

"Dışkı yedirmek işkence değildir."

Ve eklediği bir sözcük; "12 Eylül'de yapılan her şeyi onaylıyorum."

***

Adama bak be!

Türkiye "oligarşi" ile yönetilmeli..

Yuh olsun.

Mademki; oligarşi istiyor.

O zaman, primatını güçlendirmeyelim..

Hemen…

Profesörlüğünü elinden alalım..

Gitsin, primatları araştırsın..

Bir de, maymunlara da eğitim vermesi için; "Maymunların" arasına salalım..

Okumayı da, yazmayı da orada yeniden öğrensin…

***

Gelelim..

"Dışkı yedirmek işkence değil.." sözüne..

Ve bir de örnek vermiş…

"Maymunlar da dışkısını" yiyor.

Ben de "bal gibi" yerim diyor..

İnsanı "onların" seviyesine düşüren, bu adama yapılması gereken bence bir tabak, "dışkısını" kendisine ikram etmek!

Başında bulunup, yedirmek..

Görürüz, bal gibi yer mi, yemez mi?

Yerse evrimin "hikmetini" daha iyi anlamış oluruz belki!

***

Malum..

Daha önce, Osmanlı yerine Bizanslı olmayı tercih ederdim demişti bu zevat!

Şuursuzca da!..

Annemi din "mahvetti" gafletinde bulunmuştu..

Rezillikler zincirini oluşturan Şengör'e.

Kim ne der bilmem?

Ama ben diyorum ki, Profesörlüğü artık "tartışma" konusudur..

Elinden alınmalı…

Merak ediyorum…

Bu adamın öğrencilerinin ruh hali nasıl?

Ders anlatırken "nasıl" tahammül ediyorlar "bu dışkı yiyiciye!?"…

***

TEBRİKLER SİZLERE…

Günlerdir..

Şiddetin, terörün, kan ve gözyaşının içerisindeyiz..

Gergin ve stresli günler..

Yüzler asık.. Gülmeyi sevinmeyi unutur hale geldik.

Ama dün.

Futbol'daki temsilcilerimiz; kısmen de olsa yüzümüzü güldürdü.

Diyarbekirspor deplasmanda Kemerspor'u 4-1.

Amedspor'da, Tokat'ta 0-0 berabere kalarak, puanla döndü.

Her iki takımızı buradan tebrik ediyorum..

Az da olsa..

Yüzlere tebbessüm getirdiniz...

***

ŞİMDİDEN İLAN EDİYORUM!

Parti Kurultayları..

Heyecan yüksek..

CHP..

MHP…

Ve tabi ki, HDP için..

Şu an "yoğun" bir kulis faaliyeti söz konusu…

Lider muhalifliği…

Ya da lider yandaşlığı...

***

Kamuoyu da mevzuya, der demez odaklı..

Pek tabi ki, "parti" tabanları da..

Teşkilatlar da..

Ne olacak?

Liderlerde bir değişiklik olacak mı?

Yoksa bilinen klasik seyir mi işleyecek?

Yönetim nasıl oluşacak?

Gibi birçok soru içerikli, durumun mülahazası var?

***

Kim ne der bilemem?

Ama ben şimdiden ilan ediyorum.

Kurultayların sonuçlarını..

Özellikle; Parti Genel Başkanlığı "değişikliği" olacak beklentisi içerisinde olanlar; "hayal" peşinde…

Bunun için uğraşan partililer de; "avuçlarını" yalayacak!

Boşa hayal.

***

Yani, hiç bir cacık olmayacak!

Niye diye demeyin?

Kehanet sahibi değilim!

Ama ülkenin siyasi tarihi bunu ifade ediyor.

Şöyle, Türkiye'nin siyasi tarihine bir bakın.

Parti Kurultaylarının hangisinde; "lider değişimi" olmuştur..

Ya da delegelerin "oylarıyla" Parti lideri alaşağı edilmiş..

Ne mümkün?

Bir tek kurultay, örnek gösterilemez!

***

Peki, ne olmuştur?

Kurultaylar!

Biz de, hep "Genel Başkan" açısından, "güven tazeleme" olmuştur.

Liderliğini "perçinleme" olarak sonuçlanmıştır.

Ve Parti lideri kahraman "edasıyla" kurultay salonundan çıkar.

Çevresindekiler de, salonlardakiler de alkışlarıyla "bu zaferi" ilan ederler…

***

Ve bir anda, her şey ama her şey unutulur.

Kurultay öncesindeki seçimde alınan hezimet!

Parti ne kadar "kan kaybetti?"

Niye kaybetti?

Müsebbibi kim?

Siyasi alternatif oluşumda kim kısır?

İktidar olunamıyor..

Ya da, üç-beş seçimdir neden oy artırılmıyor?

Kimse artık; bunların mülahazalarını yapmaz!

***

Bilakis.

Ders-i ibret alınması noktasında, ne kurultay öncesi, ne de sonrası değerlendirilmez!

Her şey…

Her siyasi mevzuda olduğu gibi; "oldu-bitti" maşallah!

İşte, önümüzdeki Üç partinin kurultayı da "böyle" sonuçlanacak?

***

Bahçeli.

MHP'yi "babadan" kalma miras olarak görüyor..

Tapu bende!

Koltuk değişikliği...

Ancak ve ancak; "musalla" taşına, yattığında!

Meral Akşener mi?

Ya da, bir başkası mı; "o günü" bekleyecek..

Tabi bir de; "mirası" kime bırakacağına dair, işarette gerekli..

***

Eee..

MHP'deki, "demokrasi" anlayışı..

Ve "Milliyetçilik ruhu; "lidere" laf söylenmez!

İşte…

Parti'deki bu ilkeden dolayı…

Bahçeli.

Kurultay'da bir kez daha; "Kahraman" edasıyla çıkacak..

***

CHP'de, çok seslilik, yüksek!

Birileri diyebilir ki.

Kemal Kılıçdaroğlu, Kurultay öncesindeki tavrı..

Çok ama çok "demokratik"

Hiç de değil…

Kendisi o koltuğa "Demokratik" bir yolla gelmedi ki?

***

İnce.. Oran.. Balbay!

Hal-i hazırda…

Kılıçdaroğlu'na rakip, "adaylar" olarak arz-ı endam içindeler..

Ama!

Tüm bu "parçalanmaya" dair, aday çokluğu…

Ve Parti'deki "teşkilatların", kaygan zemini…

Pekte bir "sonuç" değişikliğini yaratacağını sanmıyorum...

***

Eğer orta yerde!

Bir kaset.. Bir görüntü..

Ya da, kumpas vari bir durum vaki olursa!

Deniz Baykal'ın…

Gandi(!) Kemal'e koltuğu bırakma, "sahnesi" bir kez daha, CHP'de icra olur.

Aksi takdirde "sonuç" değişmez…

***

Gelirsek, HDP'ye!

Pek dışarı vurulmazsa da..

HDP..

Şuan "içten içe" kazanı kaynayan bir parti..

Gerek Parti Yönetimi..

Gerek Liderlik..

Gerekse de diğer organların "temsiliyeti" noktasında, uyuşmazlık yüksek…

***

Şuana kadar…

Demirtaş'a rakip olma babında bir isim öne çıkmış değil…

Ama konuşulan Demirtaş'ın Liderliği bırakma eğilimi içerisinde olduğu..

Tabi bu da; "ne kadar" halis bilinmez..

***

Ancak; şunu net ifade edebilirim ki…

HDP'deki "iç kriz.."

Partinin tamamen, Türk sol'unun tekeline girmesidir…

Seçmen Kürtler..

Seçilen vekillerin ekseriyeti Kürtler…

Lakin, oy yüzdeliğinde "yüzde 1 dahi" potansiyeli olmayanlar, Parti'nin yönetiminde..

***

Ankara'da bu durumun fırtınası dışarı yansımasa da!

Doğu ve Güneydoğu'da..

Ki HDP'ye oy vermiş, tüm Kürt kesimler.

"Partinin" Türk soluna, teslimiyetine tepkili.

Doğru bulmuyorlar..

İşte bu nokta Kürt milletvekilleri sorgulama yaptığı içindir ki, "Demirtaş" rahatsız!…

Hatta, "eş başkanlığa" da karşı bir tepkisi var deniliyor..

***

Anlayacağınız!

HDP'de bir "liderlik" arayışı..

Ya da, "alternatif" lider muhalefeti yok…

Tek bir muhalefet var!

O da, haklılık arz eden Kürtlerin "Türk soluna" neden mahkûm bırakıldığı?

Bunun değişmesi gerekir.

***

Sonuç itibariyle!

CHP… MHP.. Ve HDP kurultayları…

Parti lideri açısından…

Hiç bir sonuç değişikliği olmayacağını; peşinen ilan ediyorum…

Ve şimdiden Kurultay kahramanlarını(!) kutluyorum.