Onarım ve bakıma alınan okulların, hal-i durumu rezillik!.. Veliler öfkeli, öğrenciler çaresiz, öğretmenler mahçup, idareciler ise, keyfiyet içerisinde.. çünkü vahim bir; umursamazlık var.. Bir çok kez, yazıp-çizip uyardık.. Ama kime dersin, sorun zihniyette!

***

ONARIMDAKİ OKULLAR.. Denir ya, ka akıl!.. Öyle ya, yaz tatili, ara tatil dönemleri gelip geçti.. Okullar onarıma alınmadı.. Öğretim yılı, başladığında kazma-kürek, harç!.. Sadece şehir merkezinde, 15in üzerinde okul, onarımda.. Mağduriyet yaşayan 25 bine yakın öğrenci..

***

İnşaat çöplüğü içerisinde, verilen eğitimden ne beklenir?!.. Her yönüyle sağlıksız.. Ve bir o kadar da, tehlike arz edici.. Hal bu iken, öğrenci, derse nasıl konsantre olur, öğretmen sınıfta nasıl ders anlatabilir? Veli evde, çocuğumun başına bir şey gelir mi kaygısıyla, nasıl huzurlu olur?!..

***

Onarımın yanında bir de öğrenci taşıma ihalelerindeki şaibeli çarkın ürettiği zafiyet Bir çok bölgede, ihaleyi alan firmalar hem araçtan, hem güzergahtan kesintiye giderek, öğrencileri karpuz misali, kamyona doldurup taşar gibi!.. Kimi yerde servise dahi çıkılmıyor.?

***

İşte Sur ilçesinde.. Üç haftadır öğrenciler okula gidemiyor.. Niye?.. Veliye sorsanız, ihaleyi alan müteahhit keyfiyeti. İdareye sorsanız, diğer firmalar engelliyormuş şoför bulamıyor muş?.. Yani hep topu taça atma var, çözüm üretip gole hedeflenen yok!..

***

YEMEK ZEHİRLENMESİ Şu Silvandaki, öğrenci yemeği zehirlenmesi, olayı tam bir muamma!!..Dile kolay, 5 bine yakın öğrencinin yediği öğlen yemeğinden sadece 46 öğrenci zehirleniyor.. Yani iki köyün öğrencileri.. Diğerlerinde herhangi bir zehirlenme vakası yok!..

***

Olayla ilgili soruşturma neticesi nedir bilemiyorum.. Ki ulaşılacak adam yok.? Ulaşsanız da, cevap veren yok.. Ben bilmez merkez misali.. Daha önce yaşanan benzer bir çok vakadaki sır şuydu. Müteahhitler arasında; puştluk organizasyonu.. İhale ondan alınsın bana verilsin misali..

***

Doğrusu bu işin, hem idari hem de adli yönü vardır.. Bir irdelense, bir samimiyetle üstüne gidilirse; ne çapanoğlanları ortaya çıkar ki?!.. Hem yemek ihaleleri hem de öğrenci taşıma ihalelerindeki kirli çarkın irini ortaya dökülür.. Ama nerde?!..

***

Yok arkadaş yok!.. Bizdeki ehil ve liyakattan uzak idarecilerin zihniyetleri makam işgali ve rant odaklı değişmedikçe!.. Kadim şehirdeki, Eğitimdeki arızayı haller bildik rotada gider.. Tabi, Eğitim camiasının sendikaları da, eğitim kalitesinden daha çok, kendi siyasi ve ideolojik çatışmalarıyla hemhal olmazdı.?

***

SAĞLIKTAKİ İŞLEYİŞ Gelirsek, sağlığa!.. Eğitimden geri kalır yanı yok.. Sürekli; iç çekişmenin bunalımı içerisinde.. Müdür gider mi, başhekim değişir mi, şu ilçeye bu doktor gider mi, siyasetçilerin emir eri olan koltuk elde edebilir mi, şu ihale, bu ihale, yemek mi, et mi, tavuk mu, pirinç mi?!.. Yani barışık bir hava esmiyor

***

Yoksa, mevcut sağlık kuruluşlarına ait binaların fiziki halleri; yamalı bohça görüntüsü vermezdi!.. En önemlisi de, inşaatı ve ihalesi bırakın yılan hikayesine dönmeyi.. Bukalemun misali bir kimlik kazanmasına izin verilmezdi, Diyarbakır Şehir hastanesinin, yapılmasına ilişkin

***

Koca şehir, iki yıl oyalandı!.. Görünen o ki, daha çok oyalanacak.. Öyle ya, siyasilerimiz her ay değişmez vaat ve müjde(!) deyip, bu ayın yarısında ihalesi yapılıp, kendilerini gazete manşetlerine taşıması da, ayrı bir oyalama taktiği.. Şarkı sözü gibi; aylar gelip geçti, bitmez bu kabus?..

***

Dün, emekli bir öğretmen aradı!.. Şehir hastanesiyle alakalı yazılarıma binaen.. Kadim şehir tarihinin en sahipsiz ve verimsiz dönemini yaşıyor dedi.. Ve ekledi; iyi ki varsınız, ya siz de olup-biteni yazmasaydınız?.. Ne yazık ki, kent adına pek hesap sorucu değiliz..

***

Ne yerelimiz ne de sivil toplum örgütlerimiz ne de, kanaat önderleri.. Pek tabi ki, siyasilerimiz de dahil!.. Dehşetli ve tehlikeli bir sinmişlik içerisinde mi, kendinden bıkkın mı, yoksa çıkar odaklı bir ruh hali mi bilemiyorum.. Ama; duyarsızlıkları kadim şehre çok şey kaybettiriyor

***

65 YAŞ ÜSTÜ KARTI Şu 65 yaş üstü toplu ulaşımda ücretsiz kart gerek kullanımı, gerek alımı ve gerekse de, halk otobüslerindeki işleyişi, ciddi bir onur kırıcı hale dönmüş Özellikle, otobüs şoförlerinin sergiledikleri tavır, Emekli öğretmen Enver çiftçinin dediği gibi; gördüğümüz muamele utanç verici..

***

Gelen tepki ve atılan çığlık şu!..Bu kart bizlere, sosyal devlet ilkesiyle verilmiş yasal bir hak.. Ve biz bu hakkı kullanmak istiyoruz. Ama böyle, rezilce değil.. Ya bu uygulamadan, yasal haktan vazgeçilsin, ya da saygılı ve onurlu bir şekilde, hizmet verilsin.. Utanması gerekenlerin yerine biz bu yaşta utanıyoruz..

***

Malum, geçtiğimiz hafta şehrin en kalabalık semti olan Ofis bölgesinde, yaşlı bir kadın otobüsten inerken, elbisesinin kapıya sıkışması, şoförün de vurdumduymazlığıyla, ezilerek can vermesi olayı.. Şoförlerin de, hizmet içi eğitim kadar psikolojik yönden de, sağlıklaştırılmaları lazım.. Bir yolcuya, bir yaşlıya nasıl davranılması gerektiği, bilinmeli..

***

SUR KÜLTÜR FESTİVALİ.. Bu arada, Sur Kültür Yolu Festivaliyle alakalı, hazırlıklar tamamlandı.? Önceki gün, kısmi olarak bilgilendirildik.. Ancak okurlardan gelen bir öneri ve beklenti var.. Özellikle, Surda Festivalin organize edilmesi, bir çok yönüyle anlam teşkil ettiği için, ifade edilen şu!

***

Bir festivalde, hendek ve barikat terörünün tar-u mar ettiği Surun eski ruhunun işlenmesi ve yer alması.. Bir de, Diyarbakırın tarihsel geçmişine, kadimliğine, inanç ve kültürüne özgü, yerli, örf ve adetleri de gözetsin..

***

ODA SEçİMLERİ Bu arada, kentte esen seçim rüzgarı da var.. Oda seçimleri.. Bir kaç yazımda değindim. Artık son düzlükteler.. Mesleki gruplarda aday çok, ama toplu liste noktasında Yeşil ve Mavi.. Kulis bilgilerine kanaat getirirsek, seçim sonuçları, önceki dönem gibi olacak.. Ama olası değişiklik de, sürpriz olmaz.. çünkü, işin bir de yıpranma ve dış müdahale payı var.. Neyse, sonuç her ne olursa olsun, temennimiz kentin hayrına bir sonuç olsun!..

***

GÜNÜN SÖZÜ

Yaşamın en güçlü iki savaşçısı vardır, biri sabır diğeri zamandır

***

HAYIRLI CUMALAR