AK Parti Diyarbakır İl kazanı, ne yazık ki, içten içe fena şekilde kaynıyor!.. Taştı taşacak, noktada Bir tarafta İl Başkanı ile Yönetim Kurulu üyeleri arasındaki dışa yansımayan ama içten içe yaşanan kısır çekişme, hizip hali!!.. Bir yandan da, gelenek dışı, teamülleri yok sayan Başkan Şerif Aydının ben ne dersem o politikası!.. Görev paylaşımındaki arıza-i durumların kulislerde zikredilmesi!!
***
Son dönemlerdeki, aksiyonel tavırlar yüksek dozajlı gelişiyor!.. Aydının peş peşe yaptığı ziyarette tek kişi olarak görüntü vermesindeki gizemlik sorgulanıyor!? Ki, teşkilat nerde dedirtmiyor değil kazanın altındaki yanan odunlar için!Ve en çok da Genel Merkezi rahatsız eden, Diyarbakırda yükselen Aydın ve Kadın Kolları Başkanıyla alakalı yoğun şikayetler ve dile getirilen iddiaların ardı arkasının kesilmemesi!!.. Bir fırtına esiyor teşkilatın cephesinde, ki kabulü mümkün değil!!..
***
En son tepki oluşturan tavır ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İçişleri Bakanı Soylunun valiler kararnamesiyle merkeze çektiği Vali Münir Karaloğluna ilişkin karşı duruş sergilenmesi!.. Nitekim kent gündeminde; hayli konuşuluyor!. Ki biz de yazdık, çizdik uyarı babında Valiyle hasım iken hısım olmanıza vesile olan neydi ki Başkan tavır değişimine uğradı?! Ki Ak Parti Hükümetinin değil de, Valinin Başkanı sevdalısı kesilerek; protesto mahiyetiyle tertiplenen vedalaşmaya katılım göstermesi, zılgıt alması?
***
Beri yandan; ilçe teşkilatlarına dair peş peşe vücut bulan hadise ve iddialar da, kazanı fokurdatıyor, alttaki ateşi de körüklemiyor değil Parti kulislerinde, 17 İlçeden 9unun değişeceği, konuşuluyor uzun süreden beri.. Hatta, yazıyı kaleme alırken, üç ilçe başkanının Ankaraya çağrıldığı yönünde, bilgiler ve notlar geldi.. Ergani, Bismil ve Kayapınar.. Ne kadar kesin bilmem.. Görevden alınmak için mi, yoksa şikayetlere dair savunma alınması için mi, ya da istişare yapılmaz üzere yola devam denilmesi için mi çağrılmışlar bilemiyorum.. Ama iş, fena seyrediyor..
***
Tabi bir de, Ak Parti saflarında siyaset yapanların, CHPye geçişleri de; Parti Genel Merkezinde Diyarbakırda neler oluyor sorusunu gündeme getiriyor?.. Bir çok ilçede yeni geçişlerin olabileceğine dair zemin ve diyalogların da sürdürüldüğü de biliniyor.. Kopuşlar, rahatsızlık verici noktaya doğru ilerliyor!.. Yani bir denge zafiyeti ve korunup, kollanmama hali var!?
***
Görünen o ki, AK Parti kazanındaki ısınma oranı, Haziranın kavurucu sıcaklığıyla, Diyarbakırda çok şeylere meyil vereceği gibi rahatsızlıklar yaratacak.. Yani, AK Parti İl ve İlçe Teşkilat Başkanları ile Yönetim Kurulları için, değişim adına esecek rüzgar mevcut ısıda bir esinti yaratır mı kestirmek zor.. Onu zaman gösterecek. Ama 2023e odaklı dereyi geçerken at değiştirilir mi denilebilir Ancak benim diyeceğim şu, kimi zamanlarda boğulmaktansa; değişimin şart ve kaçınılmaz olduğu gerçeği göz ardı edilemez?!
***
Tabi salt Diyarbakır değil.. Türkiyenin yekünü önem arz edici!. Aynı zamanda, tüm İslam Dünyası için; 2023 seçimleri çok ama çok şeylere gebedir!Büyük öneme sahiptir Riske edilemez, zafiyete kurban olmamalı!.. AK Parti davası için de.. Özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın üstlendiği misyon ve hedefleri için, seçmen teveccühünü artırmak ve sandık sonucunu başarıya ulaştırmak; hayat memat meselesidir!
***
Özü itibariyle birileri bugüne kadar, Erdoğanın liderliğindeki iktidarın sırtından hep geçinip durdu.. Kendisine özgü siyaset devşirdi, rant temin edip, keyif içinde oldu.. Yani Parti onları sırtladı, taşıdı Ama artık dönem davayı sırtlama dönemidir.. İşte bu noktada, AK Parti 2023e yürürken davaya inanmış, sırtlamış kişilerle yol yürümelidir.. Aksi taktirde, AK Parti içerisinde iktidar mamasıyla beslenen AKPlilerin kemirgenliğiyle kendi sonunu getirir!..
***
İşte bundan dolayıdır ki, AK Partinin Diyarbakırdaki kazanına ilişkin dost acı söyler babında, hep mevzu ediyorum!.. Kişisel değil, bir dava ve misyondur, Diyarbakırda hal-i hazırda konuşulup, tartışılan, yorumlanan ve tepki gösterilerek, çözüm istenilen vakıaların yekününü konuşmam!!?..
***
Hem de nasıl!.. Yok böyle ahlaksızlık.. Ama, son yıllarda ne hazindir ki; vücut bulur hale geldi bazı kesimlerde.. Özellikle de; din düşmanları cephesinde, yaygınlaştı!.. İşte son örnek, Bursadan geldi!.. Bir İlkokulun, Okul Aile Birliğince tertiplenen etkinlikte, sahnede dansöz oynatılıyor!?..
***
Tabi dansözlü görüntü, bir anda ahlaksızları ahlak bekçisi yaptı!.. İnternette, sosyal medyada, flaş flaş haber başlıklarıyla, servis edildi görüntülü haberler!.. İmam Hatipte Dansöz oynatıldı diye başlıklar atıldı.. Yağmur gibi, eleştiri bombaları yağmaya başladı.. İktidara yüklenen yüklenene, İslama saydıran saydırana!..
***
Ancak kısa süre sonra; haberin gerçekleri yansıtmadığı ortaya çıktıYani, gayri ahlaki duruma ahlak bekçisi kesilen ahlaksızların bir asparagas haberi olduğu belirlendi.. Araştırılmadan, soruşturulmadan kin ve nefret tohum ekici bir düşünceyle, gündem bombalandı!?.
***
Kep düştü, kel göründü misali ortaya çıktı ki; o dansözlü görüntüler ve tertiplenen eğlencenin zerre-i miskal, İmam Hatip Okullarıyla alakası yok! Ne ortaokul, ne de lisede, yapılmış değil.. Vakıa bir başka semtteki İlkokulun aile birliği üyeleri tarafından yapılmış! Müdür görevden alındı, soruşturma başlatıldı
***
Benim anlam veremediğim!.? Ve üzerinde sarf ettiğim zihin eforunda, sonuca gitmediğim nokta şu!.. Bilinen şudur ki, enva-i reformlar icra edilse de.. Batıya ve batıla odaklı, asimilasyonlar ve tarihsel tüm yozlaşmalara maruz kalınsa da; böylesi ahlaksızlık, İmam Hatip okullarında vücut bulmaz! Aile bireylerinde; yarı çıplak dansöz oynatılmaz!
***
Ama gel gör ki; sosyal medyadaki yüzlerine tüküresiler başta olmak üzere! Sorgusuz sualsiz internet haberciliğinin şirretliğinin getirdiği, çifte ahlaksızlığa ne yazık ki dur diyemiyoruz, denilmiyor.. çünkü; bir oto kontrol olmadığı gibi; mesleğin icrasında ilke ve kural hak getire.. Hiçbir şey olmamış gibi; yola devam ediliyor!
***
Peki, İmam hatiplilere saydırmanız!.. Ailelere ettiğiniz hakaret.. İslamı ve Müslümanları rencide eden, paylaşımlar!.. Ve tabi ki getirilen o rezilce yorumlara ne olacak!.. Hiçbir şey olmamış gibi mi görülüp, bakılacak.. Olmaz beyler olmaz! Yapılan çifte ahlaksızlığın da ötesidir..
***
Hakikatin temsilcisinin en az olduğu zaman, onu dile getirmenin tehlikeli olduğu zaman değil, doğru sesleri çoğaltmanın zamanıdır
Failed to load the video