Ve aksiyonlu geçen;

MHP ile CHP'nin "çatı Aday" arayışı, nihayete erdi.

İsimde anlaşma sağlandı.

Dün, Bahçeli ve Kılıçdaroğlu buluşup nihai Cumhurbaşkanlığı seçimi için "çatı" adaylarını açıkladılar.

Kim bu "çatı" adayı; Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu.

Şeceresine bakarsak, 1943 Kahire doğumlu.

Mısır Ayn Şems Üniversitesi Fen Fakültesi mezunu.

Akademik hayatına da, El-Ezher Üniversitesinde başladı.

Siyasetten uzak biri. İslami "aktiviteleri" ağırlıkta olan biri.

***

Yıllarca, İslam Konferansı Örgütü (İKÖ)'nde faaliyette bulundu.

Ki son olarak, 2005 yılında, Başkanlığına geldi.

Hafızalarda; özellikle Türkiye kamuoyundaki "algı" noktası "Mısır'daki darbe girişimine" karşı sessizi kalışıydı.

İhsanoğlu. Hem bürokrat, hem de bilim adamı.

Peki, çatı ittifakına bakarsak harçta kimlerin emeği(!) var.

CHP-MHP belli.

Ama arkasında Cemaatte var. Yanında da BBP ve Saadet Partisinde ilişkili.

***

Hiç kuşkusuz ki;

Partiler, İhsanoğlu için seçim meydanlarında şunu "naralaştıracaklar?"

İşte size siyaset dışı biri.

İşte size, Müslüman biri.

İşte size, Türklerden biri.

İşte size "harama" bulaşmamış biri.

***

Elbette ki, AK Parti adayına karşı alternatif noktasında, seçmene bunu diyebilirler?

Diyeceklerdir de?

Peki ya, tabanlarına ne diyecekler? Ve tabi ki, taban "çatı" adayına nasıl bakacak, ne diyecek?

Doğrusu, "kaynayan kazan" misali. CHP için şunu diyebiliriz ki, çatı daha şimdiden akmaya başladı.

***

Muhalif sesler yükseldi. Seyir öyle gösteriyor ki, "kolanlar, ardından" tabanda sarsıntı yaşanacak.

Baksanıza; parti içerisinde şimdiden sesler yükseldi.

CHP İstanbul Milletvekili Serter ilk çıkışı yapanlardan.

Ne diyor?

"Adayı reddediyorum. İhsanoğlu ismine inanamadım, o kadar sürpriz oldu. Sürprizin ötesinde şok oldu. O şoku, atlatma niyetinde değilim."

Ve son cümlesine ekliyor, "benim gibi düşünen çok?"

***

Demek ki,

CHP için şimdiden, "çatı" aktı diyebileceğimiz gibi, seçimde de, "CHP seçmeninden kimse blok" oy beklemesin.

Tabi CHP'liler diyeceklerdir Gezi Parkını niye yaptınız? Muhafazakr alanların genişlemesine niye karşı çıktınız? Şimdi bu yaptığınız, gösterdiğiniz aday sol "düşüncenin" inkrı anlamına gelmez mi?

Kılıçdaroğlu yine keseri ayağına vurdu.

***

Gelirsek MHP'ye. Hal-i hazırda, CHP'den farkı ok.

Buranın da "kazanı" kaynamıyor değil

Ama siyasi geleneğinden gelen "saygıyla" başbuğlarına alenice kafa tutan yok.

Ancak içten içe bir tepki var.

Sanırım bu tepkiyi de, 2010'daki "Anayasa Referandumu" değişikliğindeki gibi gösterecekler.

Ki tavırlarıyla rol değiştirecekler?

CHP ve MHP çatı kesimi değil de, taban kesimi hal-i hazırda "travma" geçiriyor.

***

Peki, Erdoğan bu konuda ne diyor?

Henüz bir yorumu yok.

Ancak, "gururla" durumu seyrettiğini ifade edebilirim.

Nitekim Parti kurmaylarına baktığınızda, "bu iş bitmiştir" keyfi var.

Tabi temkinli davranan da var.

Özellikle, İhsanoğlu'nun ismi noktasında, "projeye" elbise biçen de var.

Mesela, Şamil Tayar. Senaryo üretici yönüyle bu proje, ABD'nin, Mısır'a "uyguladığı" Sisi planıdır.

Şimdi de, Türkiye'de icra etmek istiyorlar."

Olur, mu, olmaz mı bilemiyorum ama ayrı bir tartışma!

***

Ama. Yarışta kim galip çıkar denilirse.

Her ne kadar, elde "halk oylamasına" ilişkin anket ve veri yok ise de.

Anayasa Değişikliği sonuçları elimizde

Durum neydi; "Evet"ciler yüzde 58. Hayırcılar ise yüzde 42.

Elbette ki, yüzde 58'in tümü AK Parti'nin değil di.

***

çünkü Cemaat vardı. Liberaller vardı. Eski solcular varda.

Ülkücüler. MHP'nin muhafazakar kesimi. Muhafazakar kesimin tümü. Hepsi, yüzde 58'in içindeydi.

Yüzde 42'de ise, CHP ve MHP vardı. Bazı eski merkez sağcılar.

Kürtler "boykotçu" kaldıysa da, omuz veren vardı.

Bu profille 10 Ağustos'ta ne çıkar derseniz? Eğer ki, BDP aday çıkarırsa.

Ve ilk turda, "blok" noktasında hareket ederse. Erdoğan'ın birinci turda "seçimi" alma olasılığını, güçleştiriyor.

Ama "bizden" aday yok derse. Erdoğan, ipi göğüsler.

***

Her halükarda!

Seçimi yüzdeliğe vurduğunuzda, "ilk turu geçme" oranı yüzde 70-80'lerde.

Yüzde 20 ise, "birinci tur" mümkün değil.

Ama ikinci tur'da ne olur derseniz, onu da, 10 Ağustos'ta göreceğiz.

Tabi seçime iki ay var. Hele bir adaylar "seçim arenasına" çıksınlar.

Konuşsunlar. Kim nerden, kime nasıl "hamle" yapacak?

Toplumun beklentilerine cevap noktasında kim ne diyecek?

Bunları bir görelim. Ondan sonra, yeniden hasb-i hal ederiz!

***

Şuan için şunu diyebilirim ki özellikle CHP ve MHP için.

çatı adayları şahsiyet noktasında ayrı bir tartışma faslı olabilir.

Ama tabandan, Parti içerisinden gelen "tepkiler" daha şimdiden çatının aktığını haber veriyor.

Diyorum ki, ya fırtınalı bir rüzgr, ya da yoğunlukta bir yağmur yağarsa!

Ve çatı çökerse, o zaman ne olur?

Hiç kuşkusuz ki, Bahçeli'de, Kılıçdaroğlu'da "tasını-tarağını" alıp gitmeli.

çünkü bu çatı inşaatında "tek sorumluluk" varsa, o da ikisinde.

Baksanıza, "pazarlıkta, ittifakta, görüşmeler de" hep gizli yürütülmüş.

Kurmayların dahi haberi yok.

***

Velhasıl "çatı adayı" mevzuu ter-ü taze!

Bu ilk analizler.

Bakalım bugün-yarın yansıma ne olacak?

Daha konuşması gerekenler var.

Bi izleyelim.

çünkü "kendine güvenme" arızası yaşayan CHP gelen tepkiler üzerine "U" dönüşü yapabilir?

Malum, Kılıçdaroğlu bu, sıkıştı mı, "dediğini" unutur.

Her milli mevzuu da olduğu gibi.

***

BÜYÜKTİMUR'LA GÜNDEM.

Unutmadan hatırlatalım.

Bu akşam, Büyüktimur'la Gündem canlı programımız var.

Saat 23.00'te.

Uzay ve Söz Tv ortak yayınında.

Bölgenin ve ülkenin en sıcak "gündem" başlıklarını irdeleyeceğiz.

Sizleri de bekliyoruz.