Sizce?
Vaziyet
Tek kelimeyle; ayıbın ötesinde; rezalet
Ki felaket
Kimse yağmur yağdı, böyle oldu deyip sıyırmasın
Geciktirmesin de..
Kentsel bir çıkmaz!
Afet
Riski azaltma..
Kentleşme..
Ve iklim değişikliğine uyumsuzluk
***
Hafta sonu yağan yağmur
Diyarbakır adına..
Bir kez daha; vahim bir tablo çizdirdi
İki damla yağmur..
Sağanak bir yağış; şehri kaos kentine dönüştürdü.
Alt yapı..
Üst yapı..
çevresel yapı; çarpık bir sonuçla haraplık yarattı.
***
Araçlar suya gömüldü..
Trafik kilitlendi...
Yollar kapandı
Viyadükler göle döndü..
Evler..
İşyerleri..
Caddeler..
Mahalleler..
Sokaklar
En moderni, en varoşu yağmur suyu baskını yedi..
Yaşam felç oldu...
***
Üst geçitler..
Alt geçitler..
Viyadükler..
Kavşaklar..
Tamamen görev iflasını vererek; devre dışı kaldı...
Araçlar yolda kaldı
Uzun uzadıya araç kuyrukları oluştu..
Ticari araçlar..
Toplu taşıma araçları..
Durdukları yere çakıldılar..
***
Düşünün!
Koca bir hastane; sulara gömüldü..
Hastalar tahliye edilmek zorunda kaldı..
Yaralananlar oldu..
Elektrikler kesildi..
Kanallar patladı..
Drenajlar..
Yağmur suyu tahliye kanalları doldu taştı!
***
Bağlar..
Yenişehir..
Sur..
Hele ki, Ben-ü Sen ve Seyrantepe bölgeleri!
Tabiri caizse; inme geçirdi
Suya kapılan kapılana
Kamyon kasasına kendilerini atıp, kurtulmaya çalışanlar
Su kapılmamak için; birbirine tutunanlar..
Enva-i akrobasi hareketle, karşıdan karşıya geçmeye çalışanlar.
Yaşanmaz bir kent resmi!
***
Kent ahalisi
Güne güneşli bir havayla merhaba dedi
Akşam saatlerinde işte böylesine bir felaketle, yüz yüze geldi..
Her haliyle; hazırlıksız yakalandı
Tahribat büyük
Ekonomik kayıp yüksek
Ve yerel zafiyetin getirdiği; kara bir tablonun ürkütücü sonucu!
Kent...
Öylesine bir betonlaşma.
Öylesine bir çarpık durumda ki...
Yağmur suyu..
Oluşan su göletleri
Sızacak, emilecek toprak arayıp, durdu..
Ne yazık ki, bulamadı..
***
çünkü her yer betonlaşmış
Ne parklar..
Ne yeşil alanları..
Ne ormanlık denilebilinecek ağaçlık bir arazi!
Devasa bineler..
Sanki kentsel dönüşüm; beton bina dikmek!
Maalesef..
Olmayınca..
İşte böylesi; Diyarbakıra yakışmayan bir hayat ortamı çıktı
Kaos kenti
***
Kim suçlu?
Kim müsebbip?
Bu ikileme girmeye gerek yok..
Üstadın ifadesiyle; görünen köy kılavuz istemez!
Hal-i lem meydanda..
Derler ya..
Sorumluluk ehliyetle, vakidir..
Değilse; ne söylenirse söylensin!
Davul-zurna, misali.
***
GAZİ YAŞARGİLİN HİKMET-İ SIRRI!
çözmek zor..
Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi!
Bir sırlar lemi gibi; enva-i komplikasyonu içinde barındırıyor
Ne; garabet bir durum!
Hastane açıldığın günden bu yana
Ne yazık ki!
Yolsuzluk
Usulsüzlük
Rüşvet..
Suiistimal..
Adamcılık..
İhale peşkeşliği..
Medikal.
Yemek..
Güvenlik..
Otomasyon
Ve daha nice; olumsuzluklar içeren mevzularla..
Hep anıldı
Ne akademik bir çalışma..
Ne tıbbi bir başarı
Ne de asli görevini yerine getirmede; konuşulan olmadı
Varsa yoksa!
Arıza-i hadiselerle; mevzi aldı..
İdarecilik noktasında!
Derler ya..
Kimler geldi?
Kimler gitti?
Kimler gelebilmenin, niyetiyle görev istedi..
Düşünün!
2,5 günlük Başhekim handikabıyla bile anıldı..
Yani; sağlıksız bir sağlık kurumu..
Daha geçen hafta..
Yıldırım çarptı, hastane elektriksiz kaldı..
Ki bir haftadır; jeneratörle ihtiyaç giderilmeye çalışılıyor..
Trafo yenilendi..
Tabi, ihalesi..
İşi alan firmanın; kim olduğu noktasında konuşulanlar var..
Özellikle; idarecinin soyadıyla alakalı..
Yakın
Neyse!
Asıl konumuza gelmek istiyorum..
Hastane yine yönetimsiz kaldı?
Müdür yardımcısı yok..
Hastane Başhekimi de istifa etti..
Neden, niçin?
Yanan trafoyla alakalı mı?
Yoksa, ihalelerden mi kaynaklı..
Yoksa üst yönetimle yaşanan uyumsuzluk kendilerine de mi, sirayet etti?
Her ne ise..
Sağlıktaki vahim zafiyet; acil neşter istiyor..
Ama kime dersin?
Gelen gideni aratıyor..
çünkü kurumsal bir politize olmuşluk var..
***
HAYIR DEMEK NE MÜMKÜN?
Bir saniye.. Değil..
Ama
Telafisi ucuz değil..
Bedeli ağırdır..
Hele ki, nikah masasında bunu, diyebilmek
Büyük risk içerir
Bakınız, Manisa Turgutluya
Hatice Koşman..
Turgut Dinçer Güneri
Nikh için; masaya oturmuşlar
Nikh memuru, Ali Akça..
Damat Güneriye soruyor
Hatice Koşmanı eş olarak kabul ediyor musunuz?
Damat cevap olarak evet demiyor...
Yazı başlığındaki o büyük sözle cevap veriyor..
Hayır demek ne mümkün?
Nikh memuru
Öyle mi?
Resti çekiyor..
Vay sen misin, bunu söyleyen?
Bu nikh kıyılamaz
Gelin.
Damat..
Davetliler..
Güvenlik..
Herkes bir olup yalvarıyor
Memuru ikna etmeye..
Aman, yaman, biz ettik, siz etmeyin dese de!
İnadım inat diyerek; nikh iptal ediliyor?
Fıkra gibi
Ne yazık ki öyle
Eee
Boşuna demiyoruz; burası Türkiye!
Her an her şey olabilir?
Diyeceksiniz ki
Belki de..
Memurun, damada..
Geline..
Ya da her iki tarafın aile efradına; bir gıcıklığı var?
Muhalif de olabilir..
Ne derseniz deyin; vaziyet bir ders-i ibret
***
23 NİSAN!
Ne yazık ki
Neşe doluyor insan diyebilmek, yaşanılan zaman dilimi açısından; oldukça zor..
Şartlar el vermiyor çünkü
Ama yine de
Yaşam devam ediyor!
Onun için de; neşeli olmaya ihtiyacımız var..
Hele ki, çoluk, çocuk hep birlikte..
Özetle
23 Nisan kutlu olsun
***
MUHALEFETİN RÜYASI!
Azıcık siyaset diyelim..
Haftanın ilk günü..
24 Haziran her şey odaklanmış..
Reis adaylığı..
Vekil aday adaylığı..
Seçim stratejileri..
Ve tabı ki, sahaya inme adına; ısınma hareketleri..
Neyse!
Seçim bir adım geride kazanılır mı, sorusuna gelince?
Siyasette çok formüller var..
Ama zaman açısından; ne mümkün?
Hele ki, muhalefetin şuan ki aklıyla hiç!
Ne oyun kuruculuk..
Ne başaktör belirleme..
Ne de ittifaktaki samimiyet..
Bozuk plak gibi..
Bakınız..
Erdoğan karşıtları, neyin hesabındalar?
Düşünceleri...
Seçimi, 2inci tura taşımak
Birinci turda değil..
2inci turda; işi bitireceklerini hayal ediyorlar...
Kurgulu bir rüya gibi..
Sanıyorlar ki, yüzde 49 her halükarda ikinci turda çantada keklik
Nasılsa cepte..
Yok, daha neler?
Akıl, evdeki bulgurdan olma
Ama farkında değiller..
Erdoğan ilk turda; işi bitirmek istiyor..
Kaldı ki; seçmen kimsenin nazını, tuzunu keyfiyetini, çekmez!
Ne haliniz varsa; görün der!
Sonuç itibariyle
Muhalefet, 13üncü seçimde de; nalları toplamaya devam edecek..
***
MÜJDELER OLSUN!
Kesinleşti..
Diyarbakıra dair; bir milletvekilimiz daha olacak
Yani, 11den, 12ye yükseldi..
Öyle ya..
550 milletvekili sayısı değişti..
50 artırıldı..
Artık, 600 milletvekili olacak..
İşte bu artış; Diyarbakıra tabi ki nüfusun artışıyla bir milletvekili sayısını artırmayı getirdi..
Müjdeler olsun..
11 değil, 12 milletvekili kenti temsil edecek..
Hayırlı olsun!