Vakıa!.. Mühtevasıyla.. Ve zamanlamasıyla; ebe yuh yani diye çığlık atıyor..
Ki yuh bence zayıf kalır..!
Ötesi bir ifade ve tanım gereklidir!..
çünkü; olay bir bütünlük arzıyla
Skandaldır.. Rezalettir.. İğrençliktir.. Gaflet ve delalettir!..
Açıkca; işgüzarlıktır.. Keyfiyetin, sarhoşluğudur..!
***
Dile kolay..
Siz Bin 400 yıllık tarihi geçmişe sahip olan bir mabedi!..
İslamin kalesi bir abideyi!..
Şehrin İslam Orduları tarafından fetih edildiği tarihten buyana var olan bir Camiiyi!..
Aynı kimlikle.. Aynı misyonla yüzyıllardır ibadet mekanı olarak faaliyet gösterirken!!..
7den, 70e herkesin vakıf olduğu
Yerli ve yabancı turistlerin uğrak merkezlerinin başında gelirken
Diyarbakırın en büyük ibadethenesi olan bir abideyi!...
Ki, İslam alemi tarafından 5inci Hareme-i Şerif diye bilinen Camiiyi!..
Yani tarihi Ulu Camiyi, Kilise olarak tanıtmaya kalkıyorsunuz
***
Afişlere.. Bilboardlara.. Koca koca resimlerle burası kilisedir diye yazıyorsunuz..
Hem de; Surp Giragos Kilisesi diyorsunuz!..
Ve bunu da, Reisicumhurun geldiği gün yapıyorsunuz!..
Sözde reklam yapıyorsunuz..
Sizde restorasyonunu, yenilemesini, ışıklandırmasını yapmışsınız diye?
Size demezler mi?
Eeeyy çevre ve Şehirçilik Bakanlığı..
Eeey çevre ve Şehirçilik İl Müdürü..
Eeeyyy bilbordlardan sorumlu Kayyum..
Eeeyy Başkanvekili Cumali Atilla..
Eeeyy Büyükşehir Belediyesinin Kültür Daire Başkanı.
Eeey, etkili ve yetkili zevat; bu nasıl bir gaflet; görülmez!!?
***
Deyin bakalım ne diyeceksiniz!..
Ne diyebilirsiniz ki!..
Ne derseniz de; şuuyu vukuundan beter bir hal alır ki, konuşmamanız daha hayra vesile olur..
Ki tez o makamı terk etmeniz gerekir?..
İğrençlik fark edilince..
Kamuooyundan, ahaliden size tepkiler yağınca, konu medyaya taşınınca!..
Vaziyete mütali olmanız da ayrı bir garabet!...
Neyse, rezilliği gizleme adına; afişleri toplama operasyonuna geçildi?
Aifşler kaldırıldı.. Bilbordlar boşa düşürüldü
***
Bu vakıa, beni yıllar öncesine götürdü!..
Bir önceki DBP/HDPli Yenişehir Belediye Başkanına..
O gun başkan; Selim Kurbanoğlu idi!..
Kültürel bir faaliyet vardı..
Kadınlara dair.. Şiddete hayır.. çocuk gelinler konusu işleniyordu..
Yine biloardlar.. Yine şehrin dört bir tarafına asılan; koca koca afişler vardı?
Reklam mahiyetli? Afişlerde, kullanılan bir figür vardı..
Tıpkı, Camiyi kliseye çevirme gibi bir faflet ve delalet durum!
***
Afişlerde..
Fransadaki charlie hebdo haftalık dergisinin, Peygamber Efendimizi karikatürize edip yayınladığı karikatüre yer verilmiş!!..
O gun, tabiri caizse yer yerinde oynamıştı..
İnfial oluştu..
7den 70e tepkiler oluştu..
Ve belediye; tüm yetkiliere el çektirdi
Kurbanoğlu, kameraların karşısına geçip ahaliden özür diledi?
Kusurlu kim var ise; soruşturma başlatıldı..
Görevden alınanlar oldu..
Dönemin siyasileri, tüm güçleriyle bunlar dinsiz, imansız denildi?
Şimdi!..
***
Bakalım!..
Mevcut muhafazakar iktidar..
Siyasiler..
Ve tabi ki ilgili, yetkili kurumlar..
Ki, Kayyum Atilla..
Ne diyecekler?
Yine kafalar kuma gömülerek, görmezlikten mi gelinecek?
Üç maymun misali..
Görmedim.. Duymadım.. Bilmiyorum moduna mı girecek?
Ki giremez; rezaleti sağrsultan bile duydu!.
Yoksa; özür mü dilenecek?
Ve tabi ki, görevi mi bırakacak?
***
Eee..
Diyarbakırı tanımayan,
Değerlerini bilmeyen,
Hassasiyeti olmayan,
Camisini kilise diye tanıtabilecek kadar keyfiyet sarhoşluğu içerisine düşen,
çevre ve Şehirçilik yetkilileri,
Belediye dahil, bu kentin yarınlarına talip olabilir mi?
Ya da eline verilir mi?
Ne diyeyim; faturası ağır olur?
Tıpkı, 24 Haziran seçimlerinde alınan oy sonuçları gibi!
Eee; listeye ne denilmişti?
Diyarbakırın istediği liste bu mu?
***
ERDOĞANDAN NOTLAR!.
Reis!
AK Partinin Diyarbakırdaki travmatik siyasetine, artık vakıf..
Yani, tabular yıkıldı..
çevresindeki ağ.. Troyka yapı.. Artık olup-biteni gizleme, prangalama; güçü kalmadı..
Yani; kral çıplak duyuldu!..
Öyle sanıyorum ki..
Cumartesi günkü buradan yaptığımız sesleniş?..
Sözün kendi; yorumu!..
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından; okundu!..
Satırları çizildi..
Bu minvalde de; AK Parti İl Teşkilatı yemeğinde üstüne basa basa dillendirerek konuştu..
Özeleştiri de bulundu..
Milletvekillerine.. İl Teşkilatına.. İlçe teşkilatlarına..
Kadın ve gençlik kollarına; bayanlar, beyler diyerek, seslendi!..
***
BİR
36.5 katrilyon Diyarbakıra yatırım yaptık.. Peki aldığımız oy, karlığımı mı? Değil..
Demek ki, yatırımlarımızı anlatmamışız?
Demek ki, yatırımları takip etmemişiz?
Demek ki, hakkaniyet içeren bir durum söz konusu değil?..
Kusur bizde!
***
İKİ
Hizmet herşey değil Hizmet gerekli, ama asolan gönülleri kazanmak, gönülleri herşeyden önce fethetmektir..
Millete, vatandaşa kuş bakışıyla bakmak değil.. Burun ucuyla değil.. Gönülle, samimiyetle ve ihlasla; el uzatmaktır?
***
Üç
Onlar çukur ve barikat terörüyle yakıp yıktı. Ama biz, ihya ettik. Ama buna rağmen yine oy alıyorlar.. Peki nasıl oluşuyor?
Demek ki burada, bir eksiklik bir sorun var?..
Öyleyse marifet iltifata tabi değilmiş demek ki. Ama ben öyle öğrenmedim, ben marifetin iltifata tabi olduğunu biliyordum, öyle öğrendim.
***
DÖRT
Zaman ve emek verildiğinde, çok çalışıldığında gönlü kazanılmayacak ve oyu alınmayacak kimse yoktur?
Demek ki, zaman ve emek ve çalışma içerisinde değiliz. Sahada bulunmuyoruz..
Seçimden, seçime iş bitireceğiz mantığı var?
***
BEŞ
24 Haziran seçimlerinde arzu ettiğimiz sonucu alamadık. Cumhurbaşkanlığında, yüzde 27.. Millektvekilliğinde yüzde 22.. Memnun edici değil..
Demek ki kendimizi Diyarbakıra yeteri kadar iyi anlatamamışız.
Buradaki insanlarımızın kalbini fethedecek adımları yeteri kadar atamamışız..
Rehavete kapılmışız!..
ALTI
Bizim hiçbir zaman kişilerle, şahıslarla, isimlerle işimiz olmadı.
Biz hep inancımızın, davamızın, milletimizin yolunu takip ettik.
Diyarbakırda da bu yol bizi nereye çıkartırsa oraya gideceğiz.
Yeni milleti dinleyeceğiz, isteklerine kulak verin, sorunlarına çözüm üreteceğiz.
Yapmacık olunmayacak?
***
YEDİ
Küçük olsun benim olsun mantığı artık iflas etti. Troykalar artık yok.. Aşiret kimlikli teşkilat.. Aile şirketi gibi; yönetim..
Akraba saltanatlı siyaset, bu millete sökmez!
***
ALTI çİZİLİ Üç YATIRIM MESAJI
Erdoğan üçte yatırım mesaj verdi..
Tibi ki, bu yatırımlara pranga vurma gayretinde olanları da; atıla düşererek..
***
BİRİNCİSİ; Şehir hastanesi
Dedi ki Hastane ihale aşamasında.. En kısa sürede; Diyarbakıra kazandırılacak..
Buradan müjdemi veriyorum
***
Bu da demektir ki! Erdoğan, artık Diyarbakırda olup bitenlere vakıf.. çünkü, Şehir Hastanesinin Diyarbakırda yapılmaması için; enva-i takla atan oldu..
Özellikle, Sağlık kurumlarının başındakiler..
Ve onları himaye eden siyasiler.. Raporlarla; ihtiyaç fazlalığı var deniliyordu..
Gaye; Özel Hastanelere kapı açılsın..
***
İKİNCİSİ; Hızlı Tren..
Demiryolu ağını yenilettik. Hızlı tren çalışmalarını yoğunlaştırdık..
Bu mesaj ve müjdeye karşılık..
Düşünüyorum..
Diyarbakırın toplu taşımada rahatlatacak olan hafif raylı sistemi, projelendiren..
Hatta, dış kredisi bile, temin edilen..
Ve vaatleri içerisinde, tutan zevat!..
Hızlı tren projesinin, ikmale getirmesinin ardından; hafif raylı sistem için, hala kışlıkta mı?..
Bekle yaz gelsin..
***
ÜçÜNCÜSÜ..
Dicle Nehri bölgesinde; halka ait piknik alanları yapılacak
Bu ifade, şu hakikatı içeriyor..
Beyler..
Dicle Nehrinin sağlı-sollu işgaline rıza göstermeye paydos.. Yeter; bu işgaliye..
Halkın; huzurlu, güvenli piknik yapacak alanlar oluşturun..
Bar, pavyon değil..
***
ŞÖHRETLER KARMASI!
Haftasonu!
Yağışa rağmen.. Havanın fırtınalı, soğuk rüzgarın esintisine rağmen!..
Yeni stadyumdaki ambiyans..!
Resicimhurun performansı..
Hele ki, bakan ve ünlü sporcuların; oynadığı şöhrötler karması maçı!..
Bir bütünlük arzıyla; mühteşemdi?..
Ama velakin!..
Her zaman olduğu gibi; yine işgüzarlar..
Yine, kerameti kendinden menkul olanlar..
Yine, keyfiyet sarhoşluğuyla ne yaptığınız bilmezler sahedeydi..
Nitekim; bu mehteşemliğe gölge düşürüldü..
Özellikle, Diyarbakır adına..
Şöyle ki
Bu etkinlik Diyarbakırda yapılacak..
Diyarbakır stadyumunda maç oynayacak..
Ve Diyarbakırsporu geçmişte; top koşturan futbolcular davet edilecek..
Ki valiik tarafından..
Ne hikmetse; bir tek Diyarbakırlı futbolcu, eski oyuncu yer almayacak..
Oynatılmayacak..
Yani kendin çal, kendin oyna misali!..
İyi de, oynatmayacaksın, niye davet edip, şöhretler karmasında oynayacaksınız diyeceksiniz!..
Biliyorum ki, o futbolcular gelmemiş olsaydı..
Denilecekti, biz çağırdık onlar gelmedi?..
Ayıp..
Diyeceksiniz ki, arkadaş!..
Diyarbakırın eski Milletvekili, protokole alınmadı..
İçeri sokulmak istenilmedi?
Eğer ki, bağırıp çağırmasaydı..
Elindeki dosyaları yere atmamış olsaydı..
Tabiri caizse; çazgırlıkta bulunmasaydı, içeri bile alınmazdı?
Ha birde!
Cumhurbaşkanı Erdoğanın, konuşmasından hemen sonra; tribünlerin boşalmasının anlamı neydi?
çözemedim!
***
REİS NİYE TOP OYNAMADI?
Herkesin kafasındaki soru..
Ben, buradan sesli sorayım?.. Duruma vakıf olan; belki bilgilendirir..
Başkan Erdoğan, neden forma giymedi?..
Neden, sahaya çıkıp, top oynamadı?..
Halbu ki, herkes bekliyordu..
Nitekim, ay yıldızlı 21 Numaralı forma hediye edilirken, anons yapıldı..
Az sonra, Cumhurbaşkanımız şöhretler karmasına katılacak. 21 numaralı formayı giyecek? diye..
Ama; çıkmadı!.