Bir kaygı içerisindeydim!
Tedirginlik vardı
Kadim şehrimize dair yapılacak olan Millet Bahçeleri nasıl bir peyzaj ve mimarı dokuya sahip olacak diye?
İlk önce ne zaman yapılacak, yoksa rafa mı kaldırıldı diye sorgulama yapmıştım?
***
Bu yönde birkaç yazım da oldu.. Herkesin millet bahçesi yapıldı da, bizimkisi ne oldu diye?
Hatta eski stadyumu sivrisinek batağına döndü diyerek, tepki vermiştim
Neyse ki; iş icraata dönüştü artık
***
İlk kazma Sur ilçesinde vuruldu
Şimdi; Yenişehir
çalışmalar yürütülürken, peyzaj, mimari yapısı ve tabi ki; ağaçlandırmasıyla alakalı, bende bazı çekinceler hala tazeydi!?
***
Bendeki gibi herkeste şu soru vardı, yeşilin dokusu bölgeye özgü mü olacak
Yoksa, şehrin çeşitli semtlerinde önceki belediye yönetimleri tarafından başka coğrafyalardan getirilen ağaç ve çiçekler mi; günü birlik bir görüntüyle işi geçiştirecekler diye?
***
İşte bu gel-gitlerle ilgili, dün İl Valisi Münir Karaloğlundan, kafalardaki sorulara yanıt olabilecek, sevindirici açıklama geldi
Yerinde yaptığı incelemeden sonra Karaloğlu şöyle dedi.
***
Millet Bahçeleri, Diyarbakırı yansıtmasını istiyorum. Peyzajı da Diyarbakırı yansıtacak. Diyarbakıra özgü ağaçlar dikilecek. Dışarıdan herhangi bir coğrafyadan, bölgeden değil. Diyarbakırda yetişen meyve ağaçlarının bulunduğu bahçeler oluşturulsun?
***
Karaloğlu, 22 dönümü yeşil alan olmak üzere 56 dönüm üzerinde kurulacak Yenişehir Millet Bahçesinin bitiş tarihini de öne çekti... Yani, 1 Ekim 2021de değil, 1 Haziran 2021de vatandaşın hizmetine sunulacak
Sabırla bekliyoruz!
***
KEMAL BEYİN DEDİĞİ!
Ne diyor, Kemal Kılıçdaroğlu?
Diyor ki; Cumhurbaşkanı olacak kişinin bir partinin genel başkanı olmaması lazım..
Siz ne dersiniz bu ifadeye bilmem..
Ama ben günaydın derim
çünkü Anayasadan, yeni yönetim sisteminin mevzuatından bihabersiniz? yoksa bunu der miydi?
***
Lakin bu lafın halk deyimiyle bir tercümesi yok mu?. Olmaz mı?
Erdoğanın bir daha seçime girme noktasındaki hamlesini tartışma konusu etmek!
Şimşekleri bu yana kaydırmak..
Diğer yandan; kazanamayacağını bildiği seçimden; adının konuşulup, gündem olmaması..
Öyle ya; Sayın Kılıçdaroğlu siz niye Erdoğana karşı rakip olmuyorsunuz sorusu hep soruluyordu ya!
İşte o soruyla bir daha muhatap olmamak için!.,..
***
Neyse, lafın açılımına devam edelim!
Peki, Parti Lideri olmayacak deniliyorsa, Erdoğan rakipleri kim olacak?
Muhalefetin çatı adayı; isim çıkmazını da dikkate alırsak Önce Muharrem İnceye bakalım.. Hal-i hazırda sükut O da, Kurultay sürecinin işlediği bu evrede, kendi beyanıyla Genel Başkanlığa aday olmayacak?
Eee; o da derenin derinliğinin farkına vardı.. Yoksa esintiyle kendini fırtına sanardı?
***
Kim kaldı!?
Ekrem İmamoğlumu?
Sanmam.. çünkü, yıldızı söndü.. İşte İstanbulun hali pür melali.. Haliç, pislikten geçilmiyor.. çöp.. Susuzluk.. Almış başını gidiyor..
Yani İstanbul ahalisi, illallah ediyor..
Mansur Yavaş!..
Pek o kulvara düşünce eforunda olduğu gözükmüyor.. Bir dönem Belediyecilik olsun.. Sonra; kısmetse bakarız!!
***
Bu isimlerin yanı sıra!
Özgür Özel mi, İlhan Kesici mi? Yok ya!
Tunç Soyer mi dediniz?
Başka var mı?
Ağız ve zihin torba değil ki büzesin, bağlayasın tercüme uzuyor gibi!?
***
Biliyorum, lafın tercümesinde, sözü getireceğim, ismi çaktınız sanırım Son iki dönemin; ismi zikredilen ama cesaret ortaya koyamayan, Abdullah Gül!.. Kaçamak... Öyle ya, hal-i hazırdaki verdiği görüntüde; Parti Genel Başkanı değil..
DEVAya uzaktan kumanda ile komut veriyorsa da, isim yok!
***
Fikri mülahazalarına göre; o olursa? Sağdan fena şekilde oy alacak? Yani, bir önceki çatı aday vardı ya; Ekmeleddin İhsanoğlu?.. Onun gibi Peki akıbet, eee geri kalır mı?
***
Neyse; tüm bunlar bir lafın tercümesinden çıktığı için; 2023e daha üç yıl var.. Demek ki, çok ama çok yüksek, dereceli paparazzi misali magazin odaklı, laf tercümeliğiyle hayli meşgul olacağız..
çalacak müziğin sözleri de; Böyle de olmuyor, öyle de olmuyor değişimiyle Böyle de kazanamıyoruz, öyle de kazanamıyoruz olacak..
Bizde, kim kime hangi lafı, ne gibi bir amaç ve niyetle, söylediğini çözmeye devam edeceğiz!..
***
Evet, sevgili okur! Kemal Beyin o lafından şimdilik tercüme edebileceklerim bunlar!..
***
FATİHİN TABLOSU!..
Okurdan gelen ısrara dair, iki kelam edersem!.. Benim için önemli olan; tablonun orijinalliği..
Yani, hakiki mi değil mi? Fatihin yanında, sağında, solunda, arka fonunda kim var, kim yok kime ne?
***
Özetlersek!.. Eğer ki, tablo orjinal ise, biçilen ödenen değer; ucuz?.. Yani, değere değer biçilmez! Yok, eğer değilse.. Sahte, ne idiğü belirsiz, birilerinin kakalaması ise; ayıplıdır, pahalıdır ve tabi ki değersizdir
***
Konuşulması! Tepinilmesi.. Mevzu edip, beyin yorgunluğuna neden olacak nokta; bu tablo orijinal mi değil mi?.. Mesele bu! Benden nokta!
***
GÜNÜN SÖZÜ
Buyurun hükmü verin, hırsızın mağdur ettiği hırsız ise!!