Bilmem, hatırlar mısınız?
Sanırım, iki hafta önceydi.
Söz gazetesinde, iki sütuna bir haber yayınlandı.
Haber,
Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'yle alakalıydı.
Haberin başlığı şöyle idi;
"Doktorlar protesto eyleminde".
Haber, pek kapsamlı değildi.
Ancak özü itibariyle; "Başhekime" tepki eylemi diye geçiriyordu.
***
Doğrusu,
İcra edilen eylemi "sıradan" bir tepki eylemi olarak görmüş
Ve bundan dolayı da pek; üstlenmedik.
Malum, son dönemlerde "benzer" çok eylem ve tepki, gösterisi yapılmakta!
Biz de o gün için;
"Böyle" bir eylem diye, düşündük; "peşine düşmedik"
Sadece, haberi aktarmakla yetindik.
Zaten,
Eylemi icra eden doktorlar da.
Yani haklarını arayanlarda, "durumu" sessiz sedasız gerçekleştirmişlerdi.
***
Ne, eylemle alakalı "içerik" bazında basın bilgilendirilmişti?
Ne de, herhangi bir "meramı" anlatan bir açıklamaları olmuştu.
Hiçbiri yapılmamıştı.
Böyle olunca da; haber doğal olarak, "içerik" babında, öne çıkmadı.
İç sayfada kaldı.
Kamuoyu da, "olup-bitene", pek takılı kalmadı.
***
Ancak,
Ne var ki önceki gün mevzuuyla alakalı bir mail aldım.
Meğer mesele öyle sıradan değilmiş..
Bir hayli "tefaruatlı ve menfaat" teminine yönelik, "tepkiye" dayalı imiş.
Gayri ahlaki olmayan girişimlerden söz ediliyor.
Mail'in içeriği bir hayli geniş..
Deniliyor ki;
"Doktor Protestosu'nun iç yüzün böyle diye!..
Kendi, çapımda meseleyi araştırdım.
İddialar ne kadar doğru diye.
***
Gelen; maildeki anlatılanlar.
Ve tabi ki,
İki hafta önce doktorların "acil serviste" yaptığı protesto eylemi.
Aldığım, cevaplar ile "maildeki" anlatılanlar birbiriyle örtüşür düzeydeydi.
Anlayacağınız;
İddiaların "hakikat" yönünün ağır bastığı ortaya çıktı.
***
Ama,
Biz yine de, "ağzı sütten" yananlar olduğumuz için.
Yoğurdu,
Üfleyerek yeme geleneğinden, "vaz geçmeden"...
Mail'deki,
Anlatılanları "birer" iddia olarak görüyoruz..
Ve öyle sorgulamak istiyoruz.
Ancak, kamuoyunun da, "durumdan" haberdar olması gerekir.
Ki bu da; mesleğin gereğidir.
***
O nedenle, buraya aldım.
Tabi; her ne kadar mevzuu "skandal ve hukuk dışılığı" ortaya koyuyorsa da!
Mevzuu üzerine;
Olabilecek bir "mağduriyeti de" göz ardı etmemek gerekir.
Ki maili atan da; "o bazda" mağduriyete uğramama noktasında çığlığının duyulmasını istiyor.
Bir daha böyle;
İşler ve işlemler yapılmasın..
***
Mail'deki,
İddialara göre, "protestonun" iç yüzü şöyle:
Deniliyor ki;
Hastanenin,
Acil servisinde çalışan veya nöbet tutan bazı "klinik uzmanları".
Acil'deki,
Bazı hekimlerin önderliğinde "kendi döner sermayelerini" arttırmak için "performans" şişiriyor.
Bakılmayan,
Tetkik edilmeyen,
Yapılması gerekmeyenler hasta müdahaleleri "yapılmış" gibi, gösterilip giriş yapılıyor.
Böylece fatura şişiriliyor.
Bu da;
Döner sermaye olarak geri dönüşte Devletin "maddi yönden" zarara uğramasına neden olunuyor.
***
Lakin,
Bu iddialar meselenin sadece "bir yüzünü" ifade ediyor.
Diğer yüzü ise;
Bu "işlem ve uygulama" diğer uzman hekimlerin mağduriyete uğramasına neden oluyormuş.
O da şöyle;
Bahse konu doktorların "Döner sermayeden" alacakları pay düşüyor.
İki hafta önce ki,
Doktorların protestosu da, "döner sermayelerinin" bu işlemle düşmesine "tepki" amaçlı imiş.
Ya "bu uygulamaya son verilecek"
Ya da "biz yargıya ve mahkemeye gideceğiz" denilmiş.
Ancak, bugüne kadar "pek" geri adım atılmamış.
****
Maildeki ifadelere göre;
"Başhekim'e, "şikyet" edilmiş.
"Başhekim" müdahale etmiş.
Ancak daha sonra, yönetim acil servis'te sorun yaşamamak.
Hastaların,
Sorunsuz "tedavilerine" imkn sağlanılması, gayesiyle sessiz kalınmış."
Yani iddiaya göre; "göz yumulmuş..."
***
Gel gelelim;
Hekimlerin çekişmesine,
Ve Başhekimle olan polemiklerinin "cenderesinde" kalanlara.
Yani; Fillerin çatışmasında "ezilen çimler" misali, arada kalanlar var.
Gelen, mailde ifade edilen şekliyle, "mesajı gönderen" Hastanenin bilgi işleminde çalışan biri.
Zaten, gönderdiği mesajının giriş bölümünde bahsediyor.
"Merhaba.
Ben Hastanenin Bilgi İşlem Biriminde çalışan bir elemanım.." diye.
***
Mesajın, son bölümünde şu çağrıda bulunuyor.
"Bizler arada kaldık.
Paraları başkaları alıyor. Cezayı biz mi çekeceğiz."
Ve ekliyor;
Bu hakikat kamuoyu tarafından bilinirse.
Etkili ve yetkililer müdahale ederse.
Döner Sermaye payının artırılması için,
Bu yollara tevessül edenler "bunu" yapmaktan vazgeçerler.
Bizler de,
Hastanede de,
çalışan hekimler de "rahat" nefes alır.
***
Ve diyor ki;
Aksi takdirde hem diğer hekimler protestoya gidecek,
Hem vatandaşlar-hastalar mağdur olacak,
Hem de; Devlet zarara uğrayama devam edecek.
Biz de "hiç ilgimiz ve müdahalemiz yokken" mağdur olacağız.
Lütfen yardım edin...
Evet,
Bizden bu "ihbarı ve iddiaları", dile getirmek.
Varsa, bir hukuk dışılık,
Varsa, bir mağduriyet
Ve varsa, bir art niyete dayalı, "girişim", üstesinden gelinsin.
Ve pek tabi ki;
Olup-bitenden de, kamuoyu haberdar edilsin.