Yeni dünya düzeni ne yazık ki, bu eksende dizayn ediliyor.. İşte, Ukrayna-Rusya Önce Ukraynayı gaza getirdiler?.. Yürü Zelenksy arkanda biz varız? dediler.. Rusyayı da söylemleriyle provoke ettiler.. Putine de sen ne ayısın diye, çıkıştılar?!
***
Peki sonuç, taraflar silahlarını çekti, savaş başladı İki hafta geride kaldı.. Zaiyat büyük.. Can kaybı taraflardan binlerce ölü asker.. Tank, top, güze, uçak, helikopter, ölüm yağdırıyor.. Şehirler ise virane edilmiş Her şey yerle-yeksan! Daha da azgınlaşarak devam ediyor..
***
Ölen sivillerin haddi hesabı yok!.. Milyonlarca Ukraynalı, evini, barkını terk etti!. Mülteci konumunda, komşu ülkelere sığınma göçünde.. Yollarda insan seli.. Büyük bir belirsizlik içerisinde; can havliyle meçhule koşuyorlar.. Kimi de; savaşa direniyor!
***
Ve tüm bunlar ne yazık ki günlerdir, dünyanın gözü önünde yaşanıyor.. Her anı, canlı yayınla, izleniliyor Peki savaşı önleyici ve caydırıcılık noktasında, görev üstlenen, ateşi söndürme gayretinde olan, fiziki bir müdahele edicilik var mı?.. Maalesef; yok!...
***
Ukraynayı gaza getirenler, Rusyayı provoke edenler kaçak dövüş içerisinde Özellikle, Ukraynayı yalnız bırakmadıklarından(!) dem vuran ABD ve AB ile NATO ülkeleri, ne yapıyor!.. Dostlar alışverişte görsün misali; finansal ve ekonomik yaptırımlar deyip duruyor!
***
Kimse, savaşa açık ve net bir şekilde taraf olmak adına, cesaret göstermiyor! Var olduğunu da beyan edecek, noktasında yüreklilik de göstermiyor!.. Halk deyimiyle; tarafların leş olması için etraflarında dönüp-dolaşıyorlar.. Tıpkı; çakallar sürüsü misali..
***
Biliyorlar ki, fiziki bir müdahale mevcut yangını, tufana çevirecek.. Savaş büyüyecek.. Kendi ülkelerine, coğrafyalarına, milletlerine sirayet edecek!.. Sonuç itibariyle savaşı yönetenler her zamanki gibi izleme merkezindeler!?.. Kalabalık güçler tarafların yere düşmesini bekliyorlar!.. Savanlar da; gaz ve provokasyonun hışmıyla, haşinleşiyorlar..
***
Tabi yer küresinde oluşan olaganüstü durum, kaotik ve kaosun fırtınasını fırsata dönüştürme, kendilerine ganimet arayanlar için de, fırsat oluşmuyor değil İşte çin.. Denir ya, durumdan vazife çıkarma adına, Tayvana göz dikti.. Savaş gemilerini karasularına gezdirtiyor.. Her an; vurabilir, işgal edebilir? Peki ses eden, bir şey diyen var mı yok!?..
***
Silahsızlanmayı, uluslararası hukuku vaki olan savaşları, çatışmaları, ülke işgallerini önlemede söz sahibi olan; G-7, G-20, NATO ve Birleşmiş Milletler.. Tabi ABD ve AB.. gel keyfim gel modunda, savaştan nasıl nemalanabiliriz, küresel şirketlerimizin iştahını nasıl açabiliriz hesabındalar..
***
Gerek kendileri, gerekse diğer ülkeler dahil!.. Orduların modern silahla donatılmasına, kalabalık ülkelerin büyük savaşlara hazırlık yaparak, nükleer silahlara sahip olunmasına, katrilyonlarca dolarlık silah ve cephane, muhimmat satılmasına ve alınmasına, seyirci kalınıp göz yumuldu!...
***
Türkiye milyonlarca dolar ABDye ödemesine rağmen S-400 füzeleri ile F-35 savaş uçaklarını, alamazken.. Paramızın açıkça gasp edilmesine NATO ve BM seyirci kalırken, nükleer silahların ve savuhma sanayilerinin geliştirilmesine çalışanlara milyarlarca dolarlık; harcama katkısı sundular!
***
Suudi Arabistanın ABD ile yaptığı silah anlaşması orta yerde iken!.. Silahların Yemene karşı açıkça kullanıldığı bilinmesine rağmen!.. Suriyenin hal-i durumu!.. Irakın per-u perişanlığı.. Ürdünün, Lübnanın, Mısırın, Afrikanın; içinde bulunduğu iç savaş!
***
Dedik ya; alayı çakallar sürüsü!? Bir taraftan kendilerinin silah sanayisini güçlendirecekler, dünyanın en güçlü hücum ve savunma silahına sahip olacaksın!.. Kitle imha silahların olacak.. Nükleer başlıklı füzelerinle caka, güç tahakkümünde bulunacaksın
***
Diğer yandan; kan gölüne çevirdiğin Ortadoğu ülkelerine.. Özellikle İslam coğrafyasına; halkları birbirine kırdırmak, çatıştırmak, yönetimleri devirmek, iç ve dış kaoslar yaratma adına; trilyonlarca dolarlık silah satışını yapacaksın, kimilerine de beleş verip vekalet savaşını, tertipleyeceksin!
***
Kan, gözyaşı, şiddet, terör, barut, sis dumanlı atmosferin; tek müsebbibi olacaksın!.. Sonra da, kendini masumiyet karinesi içerisinde gösterip, demokrasiden, insan haklarından, özgürlük, eşitlik, bağımsızlık, adalet gibi ulvi kavramlara sarılıp, barış şarkılarını söyleyeceksin!.. çakkal sürüsü düzenbazlar!
***
Kim inanır buna diyeceğim ama diyemiyorum!.. çünkü içimizde, timsah gözyaşlarını döken ABDye inanan var?.. Yoksa, hala bu çağda, ulu orta cereyan eden bu savaş ve iç kaoslar orta yerde yaşanırken, bizim aydınlarımız, yazarımız, çizerimiz ABDyi düzenbazların mabedi görmesi gerekirken, demokrasinin mabedi olarak görüyor!.. Yazıklar olsun!...
***
Türkiyenin savaşa karşı takındığı tavrı, sergilediği tutumuna; eleştiri getiren siyasetin devşirmeleri var ki; ABD ve ABnin düzenbazlığına rahmet okutuyor.. Onların Türkiyedeki temsilcileri ve sözcüleri gibi, Rusyaya neden yaptırımda bulunmuyorsun diyor Yunanistanın ağzıyla konuşuyor..
***
Aslında bu ağız, Osmanlının hiç yerine, kendisini ilgilendirmeyen 1. Dünya savaşına, sokulup virane edilişine sebep olan; sarayın devşirmelerinin ağzı!.. Batı ve batıla hayranlık, kukla oluşun, söylem ve eylemi.. Savaşı başlatanların fiziki müdahalede imtina edip, fersah fersah kaçar iken, Türkiyenin en uzun sınıra sahip olduğu, Rusya ile çatıştırılmak isteniliyor
***
Ki, küresel emperyalistlerin yüzyıllık zaman içerisinde, iştahlı iştahlı beklenti içerisinde olduğu; bir proje iken.. Büyük Ortadoğu Projesinin, ayak sesleri susmadan devam ettiği bir evrede; Türkiyenin çembere alındığı gerçeğine rağmen, Rusyaya karşı duruş bile bile lades olur, çakkallar sürüsünün düzenbazlığına!
***
Sonuç itibariyle; bu savaş ne zaman biter, nasıl bir evrilmeye girer, yeni dünya düzenini hangi şekilde ikmale getirir, onu zaman gösterecek!.. Ama, sulhun oluşmasının ardından, ülkeler ve liderler kendilerine özgü meseleler yazacaklar, tarihe not düşme adına!.. Muhakkak ki, çakallar sürüsüne aslan libası giydirecekler olacak, geçmişteki gibi!
***
Ama, kim ne yazarsa yazsın!.. Hakikati ifade eden tarihteki insani, vicdani ve rahmani Türkiyenin şevkat kucağı unutulmayacak.. Irakta, Suriyede, Afrikada, Filistinde, yani darda olana uzattığı elin, insani ve merhametli duruşu dün yazıldığı gibi..
***
Bugün de, Rusya ve Ukrayna savaşında gösterdiği savaşı durdurma çabası, insani destekleri unutulmayacak!.. Barışı isteyen tek ülke olma basiretimizi, dünya görüyor!?..
***
Onun için de, Türkiye, savaşın muhataplarının kayıkçı kavgasına aldanmamalı.. Rusya ve ABD Her iki emperyal güce karşı eşit mesafede durmalıdır.
***
Not İçimizdeki birileri, karşı çıksa da, tepkiler gösterse de, istemezük deseler de!.. 14 yıl sonra, İsrail Cumhurbaşkanının Türkiye ziyareti, bölgede yepyeni ve olumlu rüzgarlar estireceğine inanıyorum!.. Isaac Herzog İsrailin yeni bir lideri.. İlişkileri askıya alındığı tarih 2007.. O günkü lider de Şimon Perezdi.. Ve Erdoğan Davosta, Filistin halkına yapılan zulme one minute demişti Tabi devletlerde devamlılık esas olduğu gibi, ilişkiler ülke menfaatlerine odaklıdır.. Hasımlık ebedi olmaz Her ne kadar İsrailden o rüzgar gelmezse de ilişkiler noktasında, Türkiyenin himmetiyle, olumlu rüzgür esebilir! 14 yıl sonra yeniden ilişkilerin normalleşmesi önemli.. Boşuna söylenmiş değil, yakın iken meram anlaşılır, ırak iken anlaşılmaz!?..
***
KERESTE ADAMLAR HA..!?
8 Mart Dünya Kadınlar Gününe ilişkin, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener şöyle demiş
Bu ülkenin kadınının ayağının altını öpmelisiniz kereste adamlar.?!
***
İyi hoş güzel de!.. Vekiliniz Şu Lütfü Türkanı da hatırlatarak, gelebilecek şöyle bir soruya yanıtınız ne olur Kadının ayağını öpmeyen adam keresteyse.. Şehidin bacısını söven nedir?
***
Neyse!.. Zaten Genç bu soruyu fena şekilde sormuş.. Odun herif mi, silinmiş tahta mı?!. Henüz yanıt yok.. Gelir mi yanıt, sanmam!
***
GÜNÜN SÖZÜ
En zayıf olduğunuz an bütün herkes tarafından desteklenir gibi göründüğünüz andır. Aslında hiç kimse desteklememektedir sizi; size verilen evet sadece bir bekleyişi dile getirmektedir ve o evetin ardında daima fırtınalı bir gün yatar.