Düşünüyorlar

Evet, düşünsünler.

Bir daha düşünecekler.

İstişare de ediyorlar kendilerince!

Okyanus ötesi.

Gel de, Batı'ya. Avrupa ülkeleri.

NATO.

Derken, Birleşmiş Milletler.

Şengal beşlisi.

Ya da, Ortadoğu'daki İslam ülkeleri de dhil.

Kim varsa IŞİD "dışındaki" herkes "düşünsün!"

Alev topu gibi düşen "IŞİD'e" karşı ne yapılması gerektiği tamamen "kör düğüm".

***

İlk gün, ifade ettim!

IŞİD bir "öfkenin" sonucu doğdu.

Ama "emekleyip yürümeye" başlayınca, "dış müdahaleyle" emir komuta harekatına döndü.

Projelendi.

Gittikçe de, "güçlenerek" büyüyen bir mekanizma oldu!

Tek görevi verilen görevde; "iş bitirici" olmak!

İslamiyeti "öcü" göster..

Ortadoğu'da yeni "terörizm" alanları yarat.

Türkiye ve İran'ı Ortadoğu'nun "batağına" çekip, güçsüzleştir.

***

Evet, IŞİD Devlet kuracak noktaya geldi.

Ki, halifeliğini de ilan etti!

Irak ve Suriye'nin kalbinde "devlet" kurduğunu deklare etti.

Farkında mısınız?

IŞİD, hızla ilerliyor.

Dur diyen yok.

Ama hangi yöne doğru ilerliyor?

Öyle ya, Musul işgali sonrasında şu beklenti vardı, IŞİD Bağdat'a dayanacak!

Malik'iyi devirecek.

Kendi hilafetini Bağdat'ta ilan edecekti.

Ancak tam aksine; "güneye" değil, Kuzey'e yöneldi.

Şuan tüm hareket alanı Kuzey bölgesi.

Kuzey Irak.

Suriye'deki Rojava bölgesi!

Kimler var bu bölgede; Kürtler, Türkmenler.

Lakin Renk, dil ve din, mezhep "gözetmeksizin" katlediyor.

***

Şuan, hal-i hazırda "saha hkimiyeti" elinde!

Aylardır, "dünya" olup bitene seyirci!

Özellikle;

Irak'a "demokrasiyi" getireceğim deyip, "terör merkezine" dönüştüren.

Afganistan'da "İnsan Hakları ve Demokrasi" yaşatacağını iddi edip, "örgütlerin kurtarılmış" alanına çeviren.

Suriye'yi.

Lübnanı.

Filistini.

Mısır dhil olmak üzere; istikrarsızlaştırıp terörrize eden, kana, gözyaşına ve teröre mahkm ettiren, Amerika!

Diğer dünya ülkeleri dhil.

***

Bugün!

Kendi projesi olan IŞİD' üzerinden, Ortadoğu'da yeni bir harita çizimine gidiyor Amerika!

Özelliklen de, İran ve Türkiye'yi de; "benzer akıbete" uğratmak sinsiliğiyle.

Onun içindir ki; IŞİD'e karşı planda "ikiyüzlü" davranıyor.

En bariz sinsiliğini müdahale planında görüyoruz.

Diyor ki, IŞİD'i durdurmak için, operasyon yapalım, çekirdek "koalisyon" oluşturalım.

Peki, "nasıl bir müdahale stratejisi" benimsetiliyor.

***

Deniliyor ki.

Ki Amerika kendisi.

Ve müttefiki olan, Avrupa ülkeleri.

Onlar "hava harektında" bulunacak.

Eee.

Kara harektını.

Yani birebir IŞİD'le çatışacak, göğüs-göğüse mücadele edecek askeri güç kim olacak?

Biz değil.

Onu "bölgesel güçler" organize edecek.

Biz kara harektında yokuz.

Silah veririz.(Satarız). Uçakla bombalarız.

Ama bir tek askerimiz "kara harektında" olmayacak.

***

Hangi harp.

Hangi savaş.

Hangi örgütle mücadelede "hava harektı" başarılı sonuç vermiş.

Ya da kazanılmış.

Var mı yer küresinde, benzeri bir savaş kazanımı?

Yok.

***

Bölgesel güçler; "direnecek?" IŞİD'e karşı.

Kim bunlar?

Irak Ordusu. Ki varlığıyla-yokluğu belli değil.

Tırsan bir ordu.

Geriye Kuzey Irak'taki Kürtler kalıyor.

Peşmergeler.

Ve Kandilden, Mahmur'a çekilen PKK.

Rojava bölgesinde yer alan YPG.

Kısacası, Kürtler "yalnız" başına bırakılmış durumda!

IŞİD'le çatışan onlar.

Ancak, istenilen noktada karşı durabiliyor mu, hayır.

***

Kafa kesme.

Toplu öldürmeler.

Kadınlara yönelik insanlık dışı muamele.

IŞİD'in yarattığı bu korkuyla, halkta büyük bir panik var.

Ki son olarak dün Suruç bölgesinden, 4 bin kişi Türkiye'ye geçiş yaptı.

Her gün yüzlercesi sınırı geçiyor.

Hal-i hazırda 4050 bine yakın Irak ve Suriyeli macir var.

Numan Kurtulmuş'un ifadesiyle; Irak ve Suriye'den gelenlerin sayısı 150 bini bulabilir.

***

Dikkat edin!

Evini-barkını terk eden.

Geride, birçok aile ferdini bırakmak zorunda kalanlar.

Terk-i diyar ettikleri; "yerleşim yerleri" kısa zamanda IŞİD'in eline geçiyor.

Dün dhil, PYD'nin elindeki 20'den fazla köy IŞİD'in eline geçti.

Öldürülenlerin sayısı.

Yerinden yurdundan edilenlerin sayısı.

Terk edilen yerleşim yerlerinin sayısı.

Genel itibariyle; "IŞİD" boş durmuyor ve hızla büyüyerek ilerliyor "yok edicilik görevini" üstlenerek.

***

Dünya da, Amerika da.

Avrupa'da.

Sinsice; "oyalama" taktiğiyle, vaziyet-i ikram yapıyor.

IŞİD'in saflarına bakın.

Dünyanın birçok ülkesinden katılan var.

Para. Silah. Ve güç.

Stratejik alan kazanımında; büyük kaynak sahibi!

Teşkilat yapısı da güçlü.

O'nun için diyorum ki, IŞİD'in ömrü 10 yıl, ama arkasındaki "küresel güç" asırlık ömre sahip.

***

Dün.

Kuzey Irak Başkanı Mesut Barzani!

Selahattin Demirtaş.

HDP. Ve Kürt siyasal harektının tüm bileşenleri.

Haklı.

Yerinde bir çağrıda bulundu; Kuzey Irak ve Rojava'daki; IŞİD tehdidine karşı.

İttifak içerisinde "mücadele" çağrısında bulundu.

Kısacası; "Kürtler cepheye." denildi.

Peki, bu sonuç verir mi?

IŞİD korkusundan bölge halkı "kurtulabilecek mi?".

Eğer ki, Kobani bölgesinde bir "direnç" gösterilirse, IŞİD bariz bir yenilgi alırsa "dengeler" değişebilir.

Özellikle Kürtler için!

***

Ama!

ABD'nin de.

O'nun müttefiki Avrupa'nın da tek gayesi var.

Özellikle; Türkiye'yi "batağa çekmek?

Ekonomik.

Sosyal ve Ortadoğu'daki siyasi yükselişe 'engel" olunmak için...

çünkü Türkiye eski Türkiye değil.

Dün kontrol edilebilindi, bugün kontrol edilemeyen, emir veren, direnin bir ülke.

Siyasi istikrar.

Ekonomik büyüme; "onlar için" en büyük tehlike!

İşte bunu yıkmak istiyorlar.

***

IŞİD.

Ve Dünya ülkeleriyle olan ilişkisi.

Ortadoğu'da yaratılmak istenilen.

Kürtlere verdiği büyük tahribat, dhil olmak üzere tüm bunların gölgesinde, farklı mülahazalar üretilebilinir.

Ancak, IŞİD'in rotayı Kuzey Irak'a çevirmesi.

Türkiye sınırına "komşu olabilme" gayreti.

ABD ve Avrupa'nın da, "ısrarcı" politikalarındaki tek stratejik plan var.

O da; Türkiye'yi "batağa" çekip, çözüm sürecini de, ülkenin mevcut siyasi yapısını da tar-ü mar etmektir.

Irak. Suriye. Mısır. Afganistan'a dönüştürmek istiyor...

Onun için, Müslümanlar.

Özelliklen de Kürtler.

Kısacası bu bölgede yaşayan herkes; "gavurdan medet ummamalı."

çünkü, "gavur, gavurluğunu" yapmak istiyor.