HAYAT BİR SATRANÇ OYUNU!
Eklenme: 2/13/2010 12:00:00 AM

Yaşam! Ya da hayatın kendisi. Sarılmış vaziyette nefes kesmeden ikmaline koşuyoruz. Hayatın maraton koşusu! Hiç kuşkusuz ki bu maraton satranç oyununa benzemekte. Tabi en kritik durum bu süreçteki performanstır. Eğer oyunda akli hamlelerde bulunursan. Bir sonraki hamlenin de idrakinde olursan. Ve karşındaki rakibini de küçümsemeyim ona göre strateji belirlersen.

* * *

En önemlisi hem kendine hem çevrene hem de kutsal değerlerine değer vermen. İşte bunları hayatın içtimasında doğru yerde ikmal edersen; Sonuç Şah-mat olur. Ama velakin aksi istikamette maratonu icra edersen. O zaman; peşinen kaybetmiş olursun. Ki bu hayatın her evresi için de geçerlidir. Özellikle eldekinin kıymetini iyi bilmeli. Ve ona göre hareket etmelidir.

* * *

Bakanın! Zamanın birinde bir genç varmış. Yöresinde tanınan-bilinen ve saygı duyulan bir bilgenin yanına gitmeye karar vermiş. Dedik ya genç biri. Başarılarla dolu bir hayat evresi içerisinde bulunmuş. Babasından miras kalan işleri kısa sürede büyütmüş. Yörenin en zengin iş adamı olmuş. Artık sayılır-güvenilir biri. Herkes ona saygı gösterip, hürmet edermiş.

* * *

Kimsenin ona karşı bir husumeti söz konusu olmamış. Ha! Evlilikte yapmış. Bir kaç çocuk sahibi de olmuş. Hani derler ya Yürü ya kulum misali. Elini neye atarsa kazanan biri imiş. Bu kadar erken yaşta, başarı ve kazanç, para! Ama bir süre sonra ciddi manada değişme başlamış adamda. Çevresindekilerini, ailesini, kısacası herkesi küçük görmeye başlamış.

* * *

Öyle ki hayatı önemsiz algılar olmuş. Onun için; önemli hiçbir iş, hiçbir insan, hiçbir hadise. Veya değer verilmesi gereken kendisine göre hiçbir şey kalmamış. Kimseyi dinlemiyor. Konuşsa bile bir-kaç dakika. Kitap okuma, aile fertleriyle diyalog. Velhasıl; envai durum mevcut.

* * *

Tabi tüm bu hayat felsefesini huzuruna çıktığı Bilgeye anlatıyor. Bilgede uzun uzadıya dinliyor. Genç adam anlattıkça o da kulak veriyor. Bir süre sonra Bilge genç adamın yüzüne bakarak soruyor; İyi de! Yaparken zevk aldığın, her şeyden daha fazla ilgini çeken hiçbir şey kalmamış mı? Bilgenin buradaki amacı hayatın felsefesini kendisine hatırlatmak. Derken genç adam düşünüp cevap veriyor. Var. O da Satranç diyor. Ekliyor o pişkin ruh halinin körüklemesiyle; Ama satrancı çok iyi biliyorum. Bugüne kadar karşımda rakip görmedim

* * *

Bu kesin kararlılık ifadesine karşı Bilge güzel dedi. Bak burada benim bir öğrencim var. O da iyi satranç oynuyor. Onunla oynamak ister misin? Bilge öğrencisine seslenip, satranç masasını kurdu. Bilge ombudsman olarak ikisinin başucunda oturdu. Onlarda karşılıklı yerlerini aldılar. Taşlar dizilmiş. İlk hamle de genç adamdan gelecek. Ancak Bilge hamleye adım atılmadan bir saniye demiş.

* * *

 Bu karşılaşma biraz farklı olacak. Kaybeden, kafasını da kaybedecek. Kaybedenin kafasını ben kendi elimle, kendi hançerimle keseceğim. Tamam mı? Öğrencisi Tabii efendim deyince genç adam da daha zayıf bir ses tonuyla Tamam dedi. Ve komutla oyun başlamış. Her şeyi en iyi yapan, Her şeyde en başarılı genç kendinden emin vaziyette ilk hamleyi yapmış.

* * *

Ama bir süre sonra her atak bilge öğrencisi tarafından ustaca savuşturuluyordu Adam boncuk boncuk derliyordu. Derken savunmaları düşmeye başladı. Tabiri caizse kan-ter içerisinde kaldı. Öğrenci usta hamlelerle genç adamı sıkıştırmıştı. Genç adam bir an bilge kişiye baktı. Gözleri korku doluydu. Çünkü artık şah-mat olacaktı. Ve söz verildiği gibi başı kesilecekti. Eğer son hamle yapılsaydı.

* * *

Bilge kişi o an, bir el darbesiyle satranç masasını devirdi: Tamam bitti! Hiç kimsenin kafası kesilmeyecek! Genç adam önüne bakıyordu. Bilge kişi konuştu: İşte tekrar tutkuyu yaşadın. Dikkatini toplamayı öğrendin... Hiç kimseyi küçümsememen gerektiğini gördün... Her an ölümün yanında yaşadığın için her şeye değer vermen gerektiğini anladın. Sonra bilge ve öğrencisi yere saçılmış satranç taşlarını birlikte toplayıp kutusuna koydular. Ve tabi ki hayatın maratonun kriterlerini bir kez daha genç adamış öğrenmiş oldu.

* * *

Peki, biz nasıl bir hayat koşusu içerisindeyiz. Sizi bilmem. Ama ben bu hayat hikâyesiyle hafta sonunu sorgulama imkânı bulacağım, Maratona karşı nefes ve hamle başarım nasıl bir grafik içerisinde? Haydi! Güzel ve huzurlu bir haftasonu dileğiyle.