Sahi ne oldu. Çiftçi ahalisi, karaları bağlamış vaziyette. Sahipsiz. Ve ilgisizlik içerisinde, perişan! Endişeli. Aynı zaman da şuan 'öfke seline de" sahip! Tabiri caizse, "Pimi çekilmiş" bomba gibi patlamaya hazır. Gerekçesinde haklı. Diyor ki, haftalar, aylar bile geçti. Hala da, "hububat taban" fiyatları açıklanmış değil. Ne zaman da açıklanacağı meçhul. Geçen yıllarda, Çoktan açıklanmıştı "kilo başı" bu kadar diye.
* * *
Başbakan'a, Ve tabi ki Tarım Bakanı Mehdi Eker'e soruyorlar. "Bu belirsizlik" daha ne zamana kadar sürecek? Galiba bir süre daha meçhul olacak. Ekilen, biçilen, hasadı yapılan ne varsa, toplandı. Şuan hepsi, "Köy meydanlarında" göbek göbek! Çiftçi satamıyor. Türkiye Mahsulleri Ofisi ise "alım" yapmıyor. Fiyatı, Beli olmayan bir ürün "nasıl alınır" alırsak, emanetle alırız. Ama para yok. Ağlanır mı, gülünür mü, öfke seli mi oluşur bilmem. Ama, Diyarbakır'ın yüzde 65'i şuan, "karamsarlık" içerisinde. Aynı minvalde, "beş parasız". Ne ödenmiş mazot parası. Ne ödenmiş biçerdöver parası. Ne ödenmiş, "yıl içerisindeki" borçlar. Hepsi faizle işliyor. Üst üste, istiflenmiş vaziyette, borç defterinde yazılı. Batak bir hal!
* * *
Piyasa fiyatı buğday için 550 ila 650 kuruş arasında değişiyor. O da kaliteli olacak. Yani şuan, Çiftçi tamamen halk diliyle "allafın" yani tüccarın "inisiyatifine" bırakmış. O ne bedel biçerse o. TMO suskun. Diyor ki, Alım yaparım ama emanet alım yaparım. Şimdi para yok! İşine gelirse misali. Düşünün, Bir yıl boyunca, ekeceksiniz, bakacaksınız, emek sarf edeceksiniz. Ondan sonra, Biçip, satışa götüreceksiniz, "devlet" zafiyet içerisinde, bekle diyecek. Günler. Haftalar ve aylar geçecek, "hala ürünü" almayacak. Bekle de alsın. Ve sizin de, Kapınızın önünde "onlarca" borçlu, bekleyecek. Bir de, "geçinme" derdi. Reva mı?
* * *
Çiftçi soruyor. Acaba, Hükümet "seçim gediğini" atlattı da, unuttu mu bizi. Seçimde, Köy köy gezdiler, oy istediler, "çiftçiye desteğimiz" sürecek dediler. Şimdi, "Kapıları" kapatmışlar, türküsünü bize söyletiyorlar. Çıkmaz sokaktayız. Evet, Çiftçi haklı. Hem de, binlerce kez haklı. Bu yılın, "Bereketine" sevinirken, alımlardaki "dengesizlikle" kan ağlıyorlar. Başbakan sesiz. Bakan Mehdi Eker suskun. TMO ise, "sırt" önmüş. İştahı, Kabaran allaf ta, "paranın sıcak" yüzünü göstererek çiftçiyi ağına çekiyor... Ucuza kap. Köy köy, mezra mezra gezip. Var mı "hasadını" satan diyor. Yazık.
* * *
Bir çiftçi dostun, "yorumu vardı ki", akıl kilitlenmesi. Olur, mu, olmaz mı dedim. Dediğine göre, TMO-Allaf ve İşin müsebbipleri "işbirliği" içerisinde. Sırf, Birileri "haksız" kazanç elde etsin diye, bu kadar "bekleme" yapılıyor. Geçen yılı, Hatırlarsanız bu zamanda "manşetlerden", kamyon kuyruklarıyla ilgili haberler inmezdi. Ticaret Borsasının "tartısını". TMO Siloları önünde "kamyon" boşaltılmasındaki tekelleşme. Çiftçinin, Uzun 'kuyruklara' gösterdiği, tepkiler. Hepsi haber konusu olurdu. Şimdi; O hareketli trafik hakim olduğu bölgede "İn cin top" oynuyor. Kimse yok, Ticaret Borsası ve TMO'nun alım noktalarının önünde. Bismil, Çınar, Kocaköy, Diyarbakır Merkez, Silvan. Çiftçinin, İfadesiyle "satışta" yaprak kıpırdamıyor. Var olanda, "tüccarın" ağına zorunlu olarak düşen çiftçinin satışı.
* * *
Sahi, Bir de DGD diye bir ödeme var. Yani Doğrudan Gelir Desteği. Mazot desteği. Burda da, "gedikler" var, zamansız ve bölük-pörçük ödeme yapılıyor. Derde dermansız. Velhasıl, Çiftçi perişan vaziyette, "çileli" isyankâr günler geçiyor. Bi dokun bin ah işit misali. İnşallah. Dün buradan, Bakanlığıyla ve kendisiyle "gurur" duyduğumuzu ifade ettiğimiz. Ve Güneydoğu için, "yeni kabinedeki" dört bakan, bir ilktir dediğimiz. Hükümet. En önemlisi de, Diyarbakırlı Tarım Bakanı Eker'e çağrımız var.
* * *
Çiftçinin, Daha fazla mağdur ve tefeci ile tüccarın kucağına itilmemesi için; Taban fiyatı açıklayın. TMO'da alımlara başlasın. Diyarbakır'ın ekonomisi de, gelir-gider noktasında canlansın. Şuan her yerde "nakit para" kesat! Piyasaya bir anda girecek olan yüz binlerce milyonlar "yüzleri" güldürür. Bilmeliyiz ki, Zamanında "gelmeyen" para sonradan pek makbul değil. Ve selam! Çiftçi de, esnaf ta, kent ahalisi de herkes, "hububat" fiyatını ve paraların ödenmesini bekliyor. Haydi. Hayırlı Cumalar.