İHMALLER ZİNCİRİ...
Eklenme: 1/2/2018 12:00:00 AM

Ayıp ya

Hem de çok büyük bir ayıp!!!

Dicle Üniversitesinin hal-i perişanlığı

Kahredici!

Koca bir üniversite

Koca bir hastaneler zincirine sahip

Devasa bir kampüs

Ne yazık ki

Ve ne hazindir ki, sürekli kan kaybına uğratılıyor?

Mum gibi; her alanda eriyor!

Gelen vuruyor, giden yıkıp-yakıp gidiyor

***

Maalesef..

Olup-bitene de; kent ahalisi olduğu gibi

Seçilmişi de

Atanmışı da

Sivili de

Resmi sıfatı olan da

Bir bütünlük içerisinde; boş vermişlikte

Var olan da; rant düşünceli

***

Baksanıza

Koskoca akademisyenler

Profesörler

Doçentler

Yardımcı Doçentler

Akla ziyan bir; İrlandalık atmosferi içerisinde; debeleniyorlar

Eller birbirlerinin boğazına yapışmış

Gücü yeteni aşağı çekiyor

Ama, kimse de yaşananlara dair net değil

Kimse de masum değil

***

Yolsuzluk var..

Usulsüzlükler var..

Şaibeler var

İhale alım satım, adrese teslim var

Adam kayırma var

Adam harcama deseniz

Pazar tezghı gibi; bini bir para

İki kelimeyle en baba adam; tu kaka ediliyor

Yani enva-i hile ve desise havada uçuşuyor

Her şey günübirlik bir anlayış

İdeolojik buhran da ayrı

***

Ki sağlık rezaletleri..

Skandallar zinciri mübarek..

Saatlik..

Öyle ki, biri çözülmeden, biri patlıyor..

Tıpkı, Türkiyedeki muhalefetin politikası gibi

Yani, zafiyetler yüksek perdede

Say say bitmez bir handikaplar silsilesine sahip!!?

En yıkıcı olan da yaşananlara karşı takınılan pişkinlik tavrı..

Ne olmuş ki?

***

KAFALAR KUMA GÖMÜLÜ

Kaç gündür yazıyorum

Yazı sayısını artık, ben bile bilmiyorum..

Rektör Talip Güle..

Hastane Başhekimi..

Ki Rektör yardımcısı..

Ali Kemal Kadiroğluna dair

Sorular sorduk..

Belgeleri sunduk..

Yaşanan olumsuzlukların sır perdelerini aktardık

Ve dedik ki; cevap verin..

Yalansa yalan deyin..

Doğruysa, hak verin

Sorunların çözümüne ivme kazandırın

Ama ne arayan, ne soran ne de ortaya çıkan var?

Hepsinde; kafalar kuma gömülü!!!..

***

Bakınız!

Günlerdir, ülke gündemini meşgul eden bir hadise var..

Ki biz de yazdık..

Buradan da konuyu mevzuu ederek, sizlerle istişare ettik

Öyle görünüyor ki; daha çok konuşulacak

Evet...

Şu; HIVli hamile kadına yönelik muamele..

Sonra, sezaryenle yapılan doğumda vuku bulan kepazelikler..

Ve kepazeliklerin; ayyuka çıkardığı vahim sonuçlar

Hepsi, akıl kilitlenmesi!

***

KADIN SUçU NEDİR?

Yaşananlar

27 yaşında, ç.K

HIV virüsü taşıyıcı..

Yani; AIDS virüsü kapmış..

Ki, kamyon şoförü olan eşinden kendisine geçmiş

6 yıldır virüsü taşıyor

İl Sağlık Müdürlüğünün de takibinde bir hasta

Hamile

Üçüncü bebeğinden

Ki bu 6 yılda iki çocuk doğurmuş

Doğum sancıları gelince; hastaneye götürülüyor

İlk olarak, Devlet Hastanesine gidiyor

Doğum olduğu için, Kadın Doğum hastanesine sevk ediliyor

***

Burada, HIV virüsü taşıdığı belirtiliyor..

Müdahale yapılmıyor

Hasta, sevk ediliyor

Saat 16.00 itibariyle; Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesine getiriliyor

İşte bundan sonra; skandallar peş peşe gelişiyor

Zafiyet mi?

Vurdumduymazlık mı?

Rant düşkünlüğü mü?

İdare kamplaşması mı?

Ne derseniz, hepsi kurgulu bir şekilde vuku buluyor

Sinema filminin konusu gibi...

***

Şöyle ki

Öncelikle, nöbetçi Doç. Dr. F.F..

HIV virüsü taşıdığı korkusuyla; doğum operasyonuna girmiyor..

İcapçı

Yapması gereken bir görev..

Ama kaçıyor

5.5 saat Acil Serviste ç.K bekletiliyor

Ne gelen var, ne de müdahale eden?

Ki bu servis Rektör Prof. Dr. Talip Gülün başkanı olduğu bir servis...

Yıllardır bu servis onun; komutasında..

Ekip de onun ekibi

Yabancı yok...

***

HASTAYI PARA GÖREN ANLAYIŞ?

Neyse

Saatler 21.30u gösteriyor

Deniliyor ki; müdahale ekibi oluşturuldu

Ameliyat yapılacak

Doç. Dr. E.Anın başkanlığında bir ekip belirleniyor

Ancak

Ne koruyucu elbise

Ne bariyerli eldiven

Ne de diğer malzemelerin olmadığı ortaya çıkıyor

Ki imtina eden

Ameliyata giremeyeceğini söyleyenler; haklı çıkıyor

Ameliyat bekletiliyor

***

Düşünün

Sözde, Doğu ve Güneydoğuya hitap ediyor

Ülkede, ilk 10da deniliyor

Ki Ortadoğuya Sağlık turizminden söz edilen Üniversitede imiş?

Ameliyat malzemeleri yok

Nihayetinde

Diyarbakır Kadın Doğum ve Hastalıkları Hastanesinden temin ediliyor

Malzemeler getiriliyor

Ve saat 22.45 itibariyle; ameliyat yapılıyor

***

Her şey bitmiş derken

Ameliyat sonunda; 2 aylık asistan D.Dden bir çığlık..

İğne elime battı?

Meğerki

Korucu denilen eldiven bariyerli eldiven değilmiş

Dandikmiş

Yani, 150 liralık bir bariyerli eldiven alınamamış

Asistan, D.D tedaviye alınıyor

İlk müdahale sonrası, izin veriliyor

Sağlık durumu şu an iyi

Ama korku ve endişe içerisinde; akıbetinin ne olacağını düşünüyor?

***

HİPOKRAT YEMİNİ Mİ?

Anne ve Bebek müşahede altında..

Tedavileri sürüyor..

O klinikteki hastaların tümü de taburcu ediliyor.

Öyle ya; tüm doktorlar rapor alınıyor.

çünkü

Ne Hipokrat yemini

Ne de görev sorumluluğu..

Ne de, idari mevzuatın zerre-i miskali dikkate alınmayan bir hadise yaşanıyor

Tabiri caizse; kep düştü kel göründü misali

Hastanedeki; çift başlılığın da; ipliğini pazara çıkarıyor, bu vakıa

***

Başhekim Kadiroğluna..

Rektör Gül resmi emir veriyor

Sorumlular hakkında; soruşturma aç diye

Açtığı söyleniyor

Ne hikmetse Kadiroğlu olup biteni bir kumpas olarak değerlendiriyor

Kendisine yönelik bir komplo! diye

Bu imayı da; bir yerel gazeteye verdiği söylenen mülakatta yapıyor

***

Ama beri yanda

Soruşturmalık olan, klinik hocaları da

Asistanlar da

Ki, bir iki kişinin dışındaki tümü

Rektör Gülün, kadrosunda olan kişiler

Hastanede Rektör Gülün koruyup-kolladığı, himaye ettiği

Hatta ortaya çıkan keyfiyetin de bu kollamadan kaynaklandığı söylenirken!

Kadiroğlunun, komplosu!

Rektörün adamlarının komplosu mu oluyor?

***

Nitekim!

Hekimler de şu savunmayı yapıyor

İdare

Yani Hastane Başhekimliği; sorumlu

150 liralık bir bariyerli eldiven temin edemiyorlar

Koruyucu malzeme bulundurmuyorlar

İstenildiğinde, başınızın çaresine bakın diyorlar

Bize yemininizden utanın diyorlar

Hangi hekim?

Hangi asistan; bile bile kendini ölüme terk eder?

***

Bu arada

Ameliyatı yapan Doç. Dr. E.A..

Yani Kahraman doktor diye gösterilen kişi

İşte onun için de şu iddiada bulunuyor

Deniliyor ki

Kendisi aranmış; ameliyat için

Demiş ki; mesai dışı

Hasta yakınları bin 500 lira döner sermayeye yatırsın

Yoksa gelmem

Hasta yakınları da, mesai başlasın yatıracağız sözü vermiş

Bunun üzerine; ameliyat başlatılmış

Yani, akçesiz iş olmaz?

***

O KOLTUĞU TERK EDİN?

Bir başka iddia da

Ki ulusal basına da yansıdı

Hastane personelinden biri

Demiş ki

Bölümdeki hocaları rektör koruyor.

Açıktan para veya döner sermaye üzerinden para yatırılmayan hastalara bakılmıyor.

Para yatırmayanların tamamını asistanlara bırakıyorlar.

Asistanlar hem poliklinik hem klinikte çalışıyor

Hem de nöbet tutuyor

***

İşte;

Dicle Üniversitesinin hal-i vaziyeti böyle!

Şimdi söyleyin bakalım

Nehrin öte tarafında bulunan; zihniyet kimin zihniyeti?

Ya da ne demeliyiz?

Olup biteni seyredecek miyiz?

Yoksa

Evet, yoksa bu böyle gitmeyecek mi demeliyiz?

Söyleyin bakalım