İNANCIN ZAFERİNE KENETLENMELİYİZ..!
Eklenme: 8/30/2021 12:00:00 AM

İnancımız ne diyor?

Malazgirt Meydan Muharebesi; Anadoluya dahil olmanın, başlangıç günüdür!

30 Ağustos ise; içteki ve dıştaki ihanetlere karşı mücadelenin sonucudur!

İkisinin de, bayrağını dalgalandıran; İmandır, İnançtır ve güç birliğidir!..

İki zaferin hikmeti, biri taçtır, diğeri tacın tescilidir!..

Bugün, 30 Ağustos!..

O tarihi, şanlı destansı zaferin sene-i devriyesi!..

O günün iman kudretiyle, gücü ve inancıyla, bugün daha bir güçlü, birlik ve dirlik içerisinde; kenetlenmemiz lazım!..

çünkü, ülke ve millet olarak, yeni dünya düzeni rotasında hal-i hazırda, dört bir tarafı sarılmış, çıkmaza sürüklenmek isteniyoruz!?.

***

İşte Avrupa!..

İşte ABD

Ve içteki küresel güçlerin piyonları, iştahlı, iştahlı, Türkiyeyi bir kaşık suda boğmanın gayreti içerisinde..

Kıyı şeritlerimizdeki denizlere ayağımızı sokamaz, noktasında şımaran ülkeler var!

Yunanistan.. Şımarık çocuk misali, başı çekiyor..

Ya Suriyedeki akan kan ve bize sirayet eden, kaos üretici etki!..

Irakın hali..

Filistinde yaşananlar..

Ve Afganistan

Azerbaycan-Ermenistan gerilimi..

Kısacası, topraklarımıza göz diken var..

Bunlar hem de bizi içten içe iç savaşa sürükleyip, Ortadoğunun batık ülkesi ve milleti haline getirmek istiyorlar

Her fırsatı boş geçirmiyorlar..

Ve her argümanı da pervasızca kullanmaktan da geri kalmıyorlar!...

***

İşte böylesi bir atmosferin, esen rüzgarın, sergilenen sinsi ve karanlık planların icra edildiği ortamda; 30 Ağustosu pandemiden dolayı fiziki bir görkemli kutlama yapılamıyorsa da, ruhen kenetlenmeliyiz!

Yer yüzüne en güzel, en net, en etkin, en anlamlı ve anlaşılabilir cevap ve mesajımız; tüm etnik kimlikleriyle kenetlenen bir millet olduğumuzu göstermektir!

30 Ağustos kutlu olsun!

***

çARŞI KARAKOLU BAHçE OLSUN!

Geçtiğimiz Cuma günü, dile getirmiştim..

Ve bir çok okurun da, önerisiyle..

Sur ilçesindeki, tarih çarşıkarakolun yıkılması nedeniyle, oluşan boş arazinin; işgale uğramadan, Yeşil bir alana dönüştürülmesi..

Mini bir park ve bahçe olmasını önermiştim!

Malum, böylesi araziler ve boş kalan metruk yapılar işgalci kesimlerin iştahını fena açar

Hele ki, Diyarbakıra kabus gibi çöken adi terörcüklerin varlığı

Yaşamın her alanında kendilerine sektörel faaliyet bulmaları nedeniyle; anında çökerler böylesi yerlere!

***

Ki yazmıştım, böylesi bir çökme orayı ya kebapçı, ya ciğerci, ya tatlıcı, yemekçi, kahvaltıcı!..

Rant odaklı bir işletmeye, Surun mevcut dokusuna yeni bir hançer, indirilmiş olunur..

Ki betonlaşma, Surda son dönemlerde ciddi bir tahribata yol açtığı, biliniyor!..

İşte, çarşıkarakolun yıkılan binasının arsası böylesi bir işgale maruz kalmaması için; Sur ilçesinin ve tabi ki Diyarbakırın ortak kullanım alanı olması noktasında, Mini bir bahçe yapılması, en uygundur diye fikir ortaya koyduk.?

Sağ olsunlar, hem okuyucular, hem de şehrin eşrafı sahiplendi?

***

Doğru, Cuma gününden buyana yoğun telefonlar alıyorum..

Özellikle de, Gazi Caddesindeki esnaflar..

Ne olur; burası betonlaştırılmasın, ne olur burası yeşil bir alan olarak, halkın hizmetine açılsın.?

Gazi caddesinde bir metrelik yeşil alan yok..

Burası çiçek bahçesine dönüştürülsün ki, ilçe nefes alsın!

Neyse; biz dillendirdik!..

Ki takipçisi olma da devam edeceğiz..

Dilimiz döndüğü kadar da, ahalinin isteğini buradan yüksek sesle dile getireceğiz!..

Tabi, hala ilgili ve yetkili zevattan, almış olduğumuz bir mesaj ve fikri beyan yok!

Umarız, diğer bir çok hadisede uygulanan; görmedim, duymadım, bilmiyorum tavrı ikmale gelmez!

***

HİPOKRAT YEMİNİN MANASI NE?

Aile Hekimlerinin toplu istifasına dair, üç sorum!..

BİRİNCİSİ.. CHP Milletvekili Gamza Akkuş İlgezdi dahil olmak üzere..

İstifa etmek isteyen hekimler istifa dilekçelerini derneğe değil, Sağlık bakanlığına vermesi gerekiyor!

Ki doğru adreste burası

İstifaları oraya verin!...

***

İKİNCİSİ Kovid-19 salgının kol gezdiği

Ölümlerin, hasta sayısının arttığı, mutasyona uğrayan virüsün varyanta karşı, henüz kesin tedavi ilacı, bulunmadığı bir evrede..

Yoğun büyük bir savaşın verildiği süreçte; Sağlık Ordusunun neferlerinin istifası, neyle izah edilebilinir?..

Savaştan kaçan asker misali!

***

ÜçÜNCÜSÜ En önemli ve hassasiyet, ilke olarak görülen Hipokrat yemininin sadakati!..

O yeminde ne var; dil, ırk, cinsiyet ayırımı gözetilmeksiniz, insanlara hizmet etmektir!

Ama görülen o ki; yemine de sadık kalınmıyor!..

***

Neyse!.. Bu üç sorunun muhatabı, Aile Hekimleri camiasının bir bütününü kapsamıyor!?..

Sağlığı ayakta tutan, Kahraman hekimlerimizi tenzih ediyorum!...

İstismarcı kesim, istemezük deyip, harptan kaçan tabansız asker misali, CHPnin bir avuç, sol zihniyetli sendikacının, iktidar hasımı kesilerek, yeminlerini ayaklar altına alanlar!

İnsanların sağlığını tehlikeye sokan, böyle keyfince hareket edenlerin arzuların, söylenecek söz siz hangi milletin evladısınız!

Ne sağlık, ne de bu vatan size teslim edilemez!...

***

GÜNÜN SÖZÜ

Yalnızca sessizliğin ırmağından içtiğiniz zaman gerçekten iyi ezgiler çıkarabilirsiniz.