El insaf be muhalefet!
Bu nasıl bir kan üzerinden tepinme, oy devşirme, iktidarı yermeye dair siyasi akıl icra etme hali!!?..
Anlamak zor..
Ki buradan; topyekn iktidara tek kalemde, bedel ödetme politikasını ortaya koymak hiç de dürüstlük içermiyor!!..
Denir ya; vicdanı idam sehpasına aldırmak bu olsa gerek!?..
Katledilen 13 insan, rehindi?..
Örgütün elinde, 5-6 yıldan beri esir tutuluyor..
Kimi baba ocağına izne giderken, kimi evlilik hazırlığı içerisindeyken, yol kontrollerinde alındı..
Yani, tek biri dahi mesleki görevini ifade ederken, kaçırılmadı?..
Silahsız, savunmasız; esir!
***
Bilinen bir gerçek de, siyasal iktidar bunları kurtarmaya dair, her türlü girişimi yapmış..
Bunu basbas bağırarak ifade ediyor..
Aileler şahidiz çığlıklarını, atıyor!
Bağrı yanık, anneler, babalar, bacılar, tüm siyasilerin kapısını çalıp, yardım istedi
Bir çok kez muhalefetin, sizin de kapınıza gelip, bize yardım edin, evlatlarımızı kurtarın diyerek, gözyaşı döktü..
Meclise gittiler..
Olmadı, Kuzey Iraka gittiler..
Olmadı, Kandile çıktılar..
Olmadı, İHDye gittiler
Yakınınızdakilerin misafir etmişler, bırakırlar cevabıyla, yüzleşirlerken..
Yılların böyle tükettikleri, biliniyorken!
***
Yerel ve ulusal unsurların devreye sokularak, çözüme gidilmesi yönünde faaliyet, söz konusu iken!
Kısacası, artık, operasyon zorunlu, kararıyla hamle yapılmak istenilmişken..
Ki verilen tezkere kararının altında imzanız da bulunuyor olması da ayrı bir fasıl
Operasyonla köşeye sıkışanlar, o insanları başlarına tek kurşunla vurarak, öldürdü..
Şimdi durum bu iken, ey muhalefet..
Ve ey yandaş, bileşenleri
Sizler, tetiği çekene tek bir laf etmeyeceksin..
Katile katil demeyeceksin..
Vur emri verene; terörist dahi söyleyebilecek cesareti ortaya koymazken!..
Örgütün yapısına, oluşumuna sessiz kalıp, PKKnın ismini dahi vermede imtina edeceksin..
Siyasi uzantılarına..
Lojistik destek sağlayanına..
Küresel ağabeylerine; kukla ari, ipleri elinde tutan ABD ve Avrupaya hiç ama hiç bir tepki, kınama, laf söylemeyeceksin!
Ki, siyasal iktidar olaya ilişkin bakanlarını ayağınıza gönderip; özel bilgilendirmede bulunacak!
Olayın nasıl cereyan ettiğini, saat saat, dakika dakika anlatacaklar!
Görselleri de, sunacaklar!..
Ama siz çıkıp; tek suçlu iktidar diyeceksiniz..
Cumhurbaşkanını, 13 şehidin sorumlusu diyerek nara atıp suçlamalar düzinesini sıralayacaksınız!
İcra ettiklerinizin oluşturduğu tablo, size yönelik avazı çıktığı kadar biliyor musunuz neleri söylüyor?..
Yazıklar olsun, ayıp ya ayıp diyor
Bu mu sizin, ülkeyi ve milleti yönetmeye dair ilkeleriniz!
Ne yazık ki!..
***
Siz eğer ki, aileler kapınıza geldiğinde misafir etmişler, bırakırlar diyen, arka bahçedekilerin aklıyla, değil, özünüzle sorumluluk almış olsaydınız!
Ey, PKK ve ey siyasi uzantıları; bu masum, rehine insanlarımız salı verilsin diye, siyasi duruş sergileseydiniz!
Ve menfur, alçak saldırı sonrasında!..
En yüksek perdede, sesini yükseltip biz uğraş verdik ama, bu örgüt anlamadı..
Siyasi uzantıları, işi ciddi görmedi?..
13 insanımızı katledenler, teröristlerdir?..
Bu örgüt, PKKdır
Lojistik destek veren de, ABD ve Avrupadır..
Hepsini kınıyoruz deseydin!
Örgütle, örgütle iltisaklı yapılarla..
Siyasi uzantılarıyla; arana mesafe koysaydın!
Ve tüm bunları, amasız, mamasız samimi ve salih bir niyetle, icra etmiş olsaydın!..
İşte o zaman, naranı atıp, siyasal iktidara, cumhurbaşkanına, bakanlara laf söyleme hakkın, olurdu
Siz de bu insanların ölümünden sorumlusunuz diyebilirdiniz?..
***
Pek tabi ki, bizler de!..
Ülkenin ahalisi de..
Bir bütünlük içerisinde; helal olsun derdik!
Ama ortaya konulan siyasi felsefeniz, yazıklar olsun çığlığını 7den 70e attırıyor?
Ne diyor Cumhurbaşkanı Erdoğan senin bu tavrına?..
Diyor ki;
Terbiyesiz herif..
Sen nasıl oluyor da, 5-6 yıldır bu şehitlerimizi yakından takip eden bizlere bunların sorumlusu Cumhurbaşkanıdır diyorsun..
Sana Milli Savunma Bakanımı, İçişleri Bakanımı gönderiyorum, seni bilgilendirsinler diye..
Sen bunlara layık değilsin..
***
GAFLET VE DELALETTİR?..
Siyasilerimiz!.. Bilaistisna diyorum.. İster gocunsunlar, ister bilmem, ne yaparlarsa yapsınlar.. Bizi bizden eden terör ve terörizme karşı; bir olmadığımız sürece!
Onu ve onun etkenlerine karşı; söz söylemediğimiz sürece
Soruna, çözüm üretici akıl, samimiyet, şeffaf ve ilkeli, kapsayıcı irade, ortaya koymadığımız, sürece!
Her fikrin,
Her düşüncenin,
Her siyasal partinin,
Her kimliğin,
Her inancın,
Her dilin, kültürün, medeniyetin ben varım diyerek huzuru, istikrarı, birliği, dirliği, ümmet olma yolunda,
Devlet ve millet el ele tutuşmadığı sürece..
En önemlisi de;
Milli ve yerli meselelerimizi,
Günlük politikaların,
Günlük siyasi söylem ve eylemlerin cenderesinden kurtarmadığımız sürece..
Terörü,
Terörizmi,
Dökülen kan ve gözyaşını günlük politikalara alet ettiğimiz sürece..
Bilmeliyiz ki
Kan emici vampirler iştahlı iştahlı bize saldırmaya devam edecekler..
Ve biz de
Gafletin, delaletin ve ihanetin çemberinde; gark olmaya mahkum, hale geleceğiz!
***
YENİ PARTİLER; BİRAZ TEBESSÜM!
Ne kadar da ihtiyacımız var(!).. Neyse, siyasi mevzuyla tebessüm bulmaya çalışalım..!?
Öyle ya, yeni bir parti geliyor İyi Partiden ayrılanların partisi olacak..
İsmail Koncuk..
Adana Milletvekili..
Malum, hayli tansiyonu yüksek bir tartışmayla Partiden ayrıldı..
O kuracak..
Ancak, Ümit Özdağla.. Para ondan, siyasi liderlik Özdağda
***
Hedef kitleleri de;
Vatanseverler,
Atatürkçüler,
Milliyetçiler,
Doğrusu bu kulvarda, İnce var, Sarıgül var..
Ha bir de, Öztürk Yılmaz var..
Kulvar genişliyor, pazarlar artıyor..
Ne yazık ki, oy pusulası da doğal olarak uzuyor!
Görünen o ki, 1.5 metreyi bulacak, pusula..
Kağıt..
Mürekkep..
Zarf..
İş artık külfetli bir boyuta doğru gidiyor..
***
Tasarruf sağlanmalı.. Bu para, devletin cebinden çıkıyor.. Tabi devlet derken; bizim, sizin cebinizden çıkıyor..
Fuzuli masraf..
Ne yapsak?.. Diyorum ki, parti açmalara bir sınırlama mı getirsek..
Ya da, küsenleri barıştırsak mı?.
Haydi herkes evine, denilse!.. Düzine düzine partilerle meşgul olmayız..
Sizce
***
REGAİP KANDİLİ..
Üç ayların, müjdeleyicisi Regaip Kandilini dün akşam idrak ettik..
Duamız ve temennimiz şudur;
Küresel felaketlerle,
Musibetlerle, Krizlerle,
İnsan hakları ihlalleriyle,
Savaşlar,
Katliamlar,
Terör,
Ve doğal felaketlerle,
Ruhen ve bedenen asimile edici,
Tekçi,
Faşizan,
İnkar ve asimilasyonun, menfaate dönüştüğü,
Maneviyatın yok edildiği,
Maddiyata tapan düzenlerin bizleri yorduğu yaşamın olumsuzluklarından kurtuluşun reçetesi olan;
Allaha,
Peygambere,
Kurana,
İmana,
Sabra, duaya ve tevekküle sarılmamız gerekir..
Tövbemizi..
İstiğrafımızı,
Bireysel sorumlulukla bütünleşen toplumsal dayanışma ruhuyla, kendimizi pekiştirmemiz gerekir..
Kalpleri çoraklaştıran ümitsizlik, çaresizlik, bencillik, kin ve nefret duygularından uzaklaşarak sevgi, şefkat, muhabbet ve samimiyetle duaya durmalıyız.
İlim, irfan ve hikmetin ışığıyla bütün yeryüzünü aydınlatmanın gayreti içerisinde olmalıyız.
İşte bu duygu ve temennilerle, Regaip Kandiliniz mübarek olsun..
Hayırlı cumalar..
***
GÜNÜN SÖZÜ
Allahım bütün insanlara istedikleri kadar maddiyat ver ki; asıl ihtiyaçlarının o olmadığını, maneviyat olduğunu anlayabilsinler...