Ak Parti.

Diyarbakır'ı 'kazanmak' istiyor mu?

Gerçekten!

Yerelde de iktidar "ısrarcısı mı?"

Yoksa!

Evet yoksa!

Partiye gönül verenleri "oyalamak mı" istiyor.

Yani, beş yıl daha, "salla" misali.

***

Ne yazık ki!

"Görünen köy kılavuz istemez."

Hal-i lem ortada.

2004.

2009.

Pek istikrarlı olmadı...

Mücadeleci ve gayretkeş görünmedi/görünmüyor.

Ve 2014'ün tablosu.

***

Hatırlarsak.

2004 ila 2009'da.

"Aday" üzerindeki, uzlaşmazlık, dikta edildi...

Tabi ki, "iticilik" da ekstra.

Halka.

Hele ki, "seçmene."

Rağmen dayatıldı "alın size atama" aday!

***

Büyükşehir.

Bir de, ilçe belediye başkan adayları için de.

Aynı; "nüans" söz konusu!

Şimdi de.

Ve her seferinde aynı hezimet.

Klişeleşmiş bir tavır.

BDP'ye, "seçim" altın tepside sunuluyor.

Ki öyle de oluyor.

***

Onun içindir ki.

Üç dönemdir "yerelde" BDP iktidar.

Eee.

Ne demişler.

Küskünler.

çekemezler.

"Benim dediğim" diyenler.

***

Kolektif olmayan.

Herkes; "kendine" hesabında bulunanlar.

İl mi?

İlçe mi?

Taşra mı?

Bila istisna "kim üstün" gayretiyle tavır koyanlar teşkilatlar.

Gruplaşanlar.

***

Velhasıl.

Geçmişte olduğu gibi.

AK Parti.

Hala Diyarbakır'da; "kamplaşmanın" cenderesinde!

Encümen.

Büyükşehir.

İlçe Belediyeleri için de "parti için değil, kişi için yandaşlık!"

***

Ve bunların tümü.

Diyarbakır kulvarında "iliklere" kadar yaşanıyor!

Bu kadar 'kırılma" noktası varken; yerelin "iktidarı" AK Parti olabilir mi?

Sizce.

Ne mümkün.

***

Tanıtıma.

Reklmlara bakın.

Esamisi okunmuyor.

Sandığa iki haftadan az kalmışken.

Hala da, genelde iktidar olmanın üstünlüğünü seçim kampanyalarında görmüyoruz.

***

Tabiri caizse.

Seçim rüzgrı estirmeyen bir AK Parti sahada geziniyor.

Geziliyor.

Ziyaretler yapılıyor.

Ama coşku seli oluşturan atmosferi yakalamış değil.

**

SKM.

Özellikle, Diyarbakır hariç.

AK Parti'ye seçim kazandıran, bir unvana sahip!

Ne yazık ki.

Diyarbakır'da vasat bir kimlik içeriyor.

SKM nın atanmışları.

Maşallah sanki kendileri "başkan-encümen adayı."

Bol kepçeli sofranın, twitter'i.

Facebook görüntüsü.

Akçeyle satın alınan ajansa "ha bire kendi reklm haber servis" ediliyor.

***

Bakıyorum.

Yerel gazetelere.

Televizyonlara.

Yani, "seçmene ulaşmasında" en büyük köprü olan tanıtım yok.

Ne; parti reklmı.

Ne, aday reklmı yok.

Ne de başbakanın bizatihi kendisinin.

***

İki hafta kalmış sandık gününe.

Hala bu meyanda gayret yok.

Anlaşma yapanda.

Niye yok diye sorulunca; "paramız yok!".

Bütçe bu yıl çok az.

***

Gazeteden bildiğimle.

Bir önceki seçimde.

Özellikle; 2009'da SKM nın bütçesi.

Hal-i hazırda, kendilerinin ifade ettiği bütçenin, 1520 katı.

Şimdi ne oldu da; "AK Parti" kesenin ağzını Diyarbakır'a kapattı.

Yerel medya üzerinden tanıtım yapmıyor!

***

Yoksa açmış da biz dışlanmışız!

Veyahut birileri her seçim sonrasında şaibe olan "çuka" hesabına mı, kaydırma düşüncesinde.

Yerel Medya ilgileri.

Onlar da tepkili, hem de çok tepkili.

Diyorlar ki;

Seçimden seçime; "reklm ve tanıtım" oluyor.

Yanı beş yılda bir.

Onu da "bize" çok gördüler.

Haklılar.

***

Barış ve Demokrasi Partisi.

Ki hazineden milyonlar almamasına rağmen.

Yine de, reklm ve tanıtım yapıyor/veriyor...

Ama Ak Parti.

Hazinenin en büyük kazananı buna rağmen; Diyarbakır'a "cimri"

***

Tabi, bu soruyu yenilemek istiyorum.

Bu cimrilik Genel merkezin mi?

Yoksa SKM'nin kendi insiyatifi mi?

Bu seçimde;

Tanıtım ve reklma gerek yok diye!

Nasıl olsa.

BDP için seçim kazanımı çantada keklik.

***

Diyarbakır için önem verilmiyor.

Yoksa!

Galip Ensarioğlu Diyarbakır için hazırladığı projeleri.

Ki önem arz edici.

Her biri kendi alanında çehre değiştiren!

Kimine göre de "çılgın" denilebilinecek projeler.

Bir otelin, toplantı salonunda.

Bir kaç STK ve İş Adamına münhasır, "tanıtım" yapılır mıydı?

Sanmıyorum.

***

Stadyum da.

Ya da Kapalı spor salonunda.

Binlerce seçmeni de davet ederek.

Günlerce yerel medyada tanıtım yaparak.

İşte AK Parti'nin Diyarbakır için düşündüğü çılgın projeler denilirdi.

Tabiri caizse; "sükse" reklm yapılması gerekmez miydi?

Ama yapılmadı.

***

Onun için, yazık diyorum!

Hem hazırlanan projelere yazık.

Hem Galip Ensarioğlu'na yazık.

Hem, ilçe ilçe gezen Bakan Mehdi Eker'e yazık.

Hemi de, AK Parti'nin bizatihi kendisine yazık.

Ve tabi ki herşeye rağmen;

Yüreğini hayatını ortaya koyan Partinin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yazık.

***

çünkü.

AK Parti Diyarbakır'da.

Ne partinin ruhunu,

Ne Başbakanın yürekliliğini,

Ne de üç dönem ulusal iktidar olmanın öz güvenini,

Zenginlik,

Kazanım ve paylaşımı, "yaşamıyor/yaşatmıyor."

Haksız mıyım?

***

Neyse!

Şimdilik diyelim bu eleştirisel tepki.

Yansımaya bakalım.

Kim ne diyecek?

Yoksa.

Yazılacak-söylenecek çok şey var.