KENTİN GÜNDEMİ; GÜZEL ŞEYLER OLACAK MI?!..
Eklenme: 11/12/2020 12:00:00 AM

Dün değerli bir okur dostum aradı!..

İl dışından

Üst düzey bir siyasi, bir o kadar da bürokratlığı olmuş!.

Hal-i hazırda hatırı sayılır bir görevde..

Yani, Külliye ailesinden..

Hal hatır sonrası, ilk sorusu şu oldu?..

Kadim kentin hal-i durumu nedir?..

Verdiğim net bir şekilde şu oldu!

Sizin bulunduğunuz Başkentin havası neyse, bizdeki hava sizdekinin iki katı, hoşnutsuzluk ihtiva ediyor

***

Siz, ekonomiden, döviz kurundan, doların artışından çıkışından söz ediyorsunuz!..

Kim sorumlu, kim müsebbip, küresel mi, ulusal mı, diye sorguluyorsunuz?

Biz ise, gelir adaletsizliğinden, işsizlikten, yoksulluktan, askıda ekmeğe muhtaç, hale gelmekten, bahsediyoruz!

İstihdam yokluğunda, İŞKURun eleman alımında yaşanın torpilden muzdariplik içerisinde, debeleniyoruz..

Torpil diyoruz, kayırma diyoruz?.. İş yok, aş yok, pandemiden dolayı, günlük çalışanlar ekmeğe muhtaç hale geldi?

Bunlarla boğuşuyoruz..

***

Siz, Kabinedeki değişiklikten, bakan istifasıyla alakalı kulis yoğunluğu içerisindesiniz, kim gelecek kim gidecek diye sorulara cevap arıyorsunuz..

Başkan Yardımcısı kim olacak?.

Ak Parti yönetiminde kimler değişecek diye, arayış içerisindesiniz?!

Biz ise, AK Parti İl Başkanı değişecek mi, henüz görevlendirme ve ataması yapılmayan, ilçe teşkilat başkanlarının akıbeti ne olacak? İstifa imzaları alındı, ama hala yetkisiz olmalarına rağmen, aynı makamı işgal edip, har vurup harman savuruyorlar?...

Bunların, kulisini yapıyoruz!

***

Siz, CHPnin, İyi Partinin iç karışıklığı nasıl sonuçlanacak, İki partiden yeni partiler üreyecek mi, HDPye alternatif parti kurulacak mı, bu partileri kim finanse edecek sorularının yoğunluğu içerisindesiniz

Biz ise, siyasi abiler kimin sırtını sıvazlayacak, kimi egale edecek, kime hangi teşkilata operasyon çekecek..

Hani daire müdürü, kime pazarlanacak

Küçük olsun benim olsun mantığının saltanatı ne zaman yıkılacak ona odaklanmışız..

HDPde yeni gözaltılar olacak mı, Başkanları tutuklanacak mı?

STKların faaliyetleri, kimin kontrolünde sorusuna yanıt arıyoruz!

***

Siz, Merkez Bankasını, ticareti ve ithalatı, TÜİKin verilerini, ülkenin büyüme koşullarını mülahaza ediyorsunuz!..

Biz ise, Zerya kuyumculuğu vurgununa kim ne kadar para kaptırdı, para kaptıranların servetinin çeşmesi neresiydi?..

Sağlık, Milli Eğitim, Gençlik, Tarım ve diğer il ve bölge müdürlüklerinde, ihaleler kimi gediyor, müdürlerdeki değişiklikler kimin kontrolünde sorularına yanıtı, dehlizlerde arıyoruz!

***

Siz, doğal felaket olan depremin İzmirde yarattığı yıkımı, olası İstanbulu ve Ankarada nasıl bir etkiyle karşılaşabileceğini konuşurken..

Biz ise, hendek-barikat terörüyle virane eden Surun ihyası, inşası diye çıkılan yolda, kimlerin kimlerin nam-ı hesabına ihya ve inşaya suikast yaptığını, konuşuyoruz!

Sur diyoruz, tarih diyoruz, beden diyoruz, kültür ve medeniyet abideleri diye de dem vuruyoruz, ama ucube ucube yapıların karmaşası içerisindeyiz!

***

Siz, Mansur Yavaşın neler yaptığından söz ederken, biz ise terörle ihtisabı oldukları için görevden alınan belediye başkanlarının yerine atanan kayyumları ve faaliyetlerini irdeliyoruz..

Aranan yanıtta, hep böyle mi devam edecek!

Gelen her kayyum, tıpkı seçilmiş siyasiler gibi, bir önceki kayyumun, yönetim ve kadrosuna operasyon yapmanın, yarattığı handikaba, yanıt arıyoruz!

***

Hasılı kelam!.. Okur dostum, anladı ki Kadir şehrin hal-i durumu sorusuna Pandora Kutusu misali, bir öfke selimin geliştiğini Anladım dostum, anladım, haliniz hiçte iyi değil?..

Öyle ya, yolsuzluk, usulsüzlük, rüşvet, suiistimal..

Ve Tabi ki, HDP önünde, 1.5 yılı dolan Annelerin acılı evlat hasretiyle yürüttükleri, eylem!?

Şehri ikiye bölen, TCDDnin ördüğü duvar..

Bir de kurumların, STKların birbirlerine karşı hasetlik sergilemeleri!..

Okuruma bizim hal, hiçte iyi hal değildir? diyerek kapattım telefonu!!!

***

Telefona baktım, tamı tamına 47 dakika görüşmüşüz!..

Tabi, yukarıda dillendiklerim kum eleğinden geçtikten sonraki cümlelerdir..

Dostumun, mevzu ettiğim konulara dair, anlattıkları öylesine dehşetli tespit, delil ve bilgiler oldu ki!..

çoğu kez, yok ya dediğim oldu..

Özellikle, bürokrasiyle ilgili, özellikle bazı STKların yönetimiyle ilgili!

Tabi, şimdilik yazılmamak kaydıyla aktardı..

Zaten, önümüzdeki günlerde farklı rüzgarlar esecek..

Güzel şeyler olacak

***

BU LAFIM ORTAYA?..

Şehr-i Diyarbekirde bazı kurumlar; çiftlik misali!

Ne yazık ki, bugün değil, uzun zaman dilimidir ki, böyle!..

Bir vesayet hakimiyeti var?

Vahim bir politize olmuşluk var..

Vaziyet kuzuyu kurda teslim etme misali..

Herşey alenice vuku bulmasına rağmen, kurtta teslim edilen kurumun işleyişinden merhamet dileniyor..

Hak, hukuk, nizam, ahlak, şeffaflık ve güven bekleniyor..

Ne tezat bir durum!

***

SAVAŞ SONA ERDİ Mİ?..

Görüntü; öyle diyor..

Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki savaşta ateşkes sağlandı..

Yani bir anlaşma protokolüyle şimdilik; silahlar sustu!..

Laçin başta olmak üzere, Ermenistan Karabağdaki işgal ettiği köy ve kasabaların, belirli noktalarında çekilecek..

Yani, 29 yıldır çözülmeyen ve Ermenistanın işgalinde bulunan Karabağdan tamamen çekilmiyor!

***

Anlaşma, şimdilik beş yılı kapsıyor..

Taraflar uzatmak isterse; beş yıl daha derler..

Tezkere misali!..

Bir koridor oluşturulacak..

Bir de; barış gücü diye ifade edilen, ama Rus askeri gücü de orada bulunacak..

Peki, Türkiye orada bulunacak mı?..

Azeri talebiyle; gözlemci olacak..

Ama garantör, Rusya!?..

***

Vaziyete, uzlaşılan maddelere, atılan imzaya ve protokole bakıldığında kalıcı bir barış denilemeyeceği gibi, kapsamlı bir ateşkeste diyemiyoruz!..

Şimdilik, herkes kaldığı yerde, denildi..

Biz çekilirsek, ki Rus gücü o alandan çekilirse, mevcut yara yeniden kanayacak..

Yani, çatışma ve savaş başlar..

***

Pamuk ipliğine bağlı!..

Özellikle, ülkelerdeki siyasi yönetim..

Türkiye dahil, Rusyadaki Putin bile!..

İktidarların, olası değişikliği, mevzuya farklı bir rota çizer..

Ki, pozitif ve negatif yönü, o zaman kendini gösterir..

Velhasıl, vaziyet Azerbaycan cephesinde zaferdir ama kalıcımıdır oradaki zafer, o meçhul!..

***

Türkiye ve Azerbaycanın güç ve uluslararası arenadaki ittifak duruşları, bir kazanım olarak, gelinen aşamayı, görebiliriz..

Bir prestij kazanıldı..

Ama, Rusyanın bu işte en karlı ve kazançlı çıkan ülke oldu

Birincisi Karabağ üzerinde, oluşturulan koridorda söz sahibi kendisi..

Tabi ki, Ermenistandaki yönetimden, özellikle Paşinyandan Putinin pek hoşnut olduğu söylenemez..

***

Nitekim, protokolün imzasında Paşinyanın ezikliği ülkesinde ciddi bir siyasi gerilemeye yol açtı..

Meclis Başkanın linç edilmesi de, bunun göstergesi..

Putin, Paşinyanı da, böylesi bir hamleyle devirmiş oldu..

Yani, iktidarı da değiştirdi diyebiliriz..

***

Türkiye, cephesinden ilerisi açısından düşünülürse!..

Durum, iktidar odaklı bir süreç alır..

O da şu..

Mevcut iktidar değil de, muhalefet iktidara gelirse

Bizim şurada, burada ne işimiz var diyen anlayış, Karabağdan önce, Suriyeden, Libyadan ordumuzu çeker

Özetle; imzalanan protokol iktidarlar odaklı bir ateşkes..!

***

GÜNÜN SÖZÜ

Hükümdar köylünün yumurtasını alırsa adamları bütün tavukları alır.