Konsept doğru, Rehber zevat yanlış!
Eklenme: 9/8/2012 12:00:00 AM

Akil adamlar,

Konseptiyle, Kürt meselesine çözüm arayışı!

Doğrusu,

Söylemek gerekirse benim de, yıllardır fikr-i beyanım.

Mevzuu,

Her ikmale geldiğinde, akla getirip, söylerim.

Bu işin çözümü olsa olsa;

Üçüncü bir kanadın, devreye dhiliyle mümkün olabilir.

çünkü;

çatışan taraflar hiç bir zaman kendiliğinde bir araya gelmez!

Muhakkak ki;

Tarafların dışında birilerinin devreye girmesi gerekir.

İşte bu noktada; Diyarbakır Söz olarak.

Ki 21inci yaşını tamamlıyor.

O günden buyana; hep bu konsepti, düşleyerek, ifade etmişimdir!

***

Yani;

Her biri kendi alanında, bilge olmuş.

Halk nezdinde, saygınlık kazanmış.

Pek tabi ki,

Tarafsız, ilkeli ve samimiyetiyle, gönül kazanmış.

çözüme,

Hakkaniyetle ikmal olmuş, şahsiyetler meseleye eğilim gösterirse.

Yekn,

Ama özgür iradeyle meseleye eğilirlerse.

Görüşmeler.

Mutabakatı,

Öne çıkaran sonuçları sentezleyip, muhataplara sunarlar.

***

Dünyada,

Örneği ve sonucu kabil, çözümler üreterek, sonuç alabilirler.

Ki benzer çok!

İşte bu hal-i vaziyetle;

Şiddeti,

çatışmayı ve akan kanı sonlandırırlar.

Tarafları,

Bir masa, bir çatı altında toplayıp; sonuç alıcı rüzgr estirirler.

Bu düşüncenin,

Tarafı ve savunuculuğuyla, Nihayet! doğru bir hamle gelişiyor diye sevinmiştim.

***

Ama velkin;

Ortaya çıkan çözüm arayıcı akil adamlar.

Ve listedeki isimler.

Daha şimdiden; bende hayal kırıklığı yarattı.

Ki bunu;

Son günlerde, ekseriyet kişiden, ciddi şekilde eleştiri alıyorum.

Akil adam tarafsız kişilerden teşekkül değil diye.

Listedeki;

İsimlerin bir-ikisi dışında, hiçbiri tarafsız değil.

Denge yok.

Hele hele,

Anadolunun toplumsal değer ölçüleriyle örtüşen yok.

Özellikle; inanç babında.

***

Sormak istiyorum.

Bu Akil adamların kriterleri neydi?

çok bilen mi,

çok konuşan mı,

çok okuyan mı,

Yoksa en medyatiği mi?

Ya da;

Her yapıyı kendine sıçrama tahtası olarak kullanmayı gayret etmiş olanlar mı?

Bunu da; fırsat bilip kapitalin da hikmetiyle becerisine sahip olan mı?

Bir de;

Partiler üstü siyaset üstü olunacak mı?

Tarafsızlık ilkesi için şart mı?

***

Diyarbakır ahalisi; notunu vermiş.

Bu iş; şimdiden, güdük kaldı!

Yine sormak istiyorum.

Peki listedeki zevatın geçmişindeki parti ve siyasi düşüncesi.

İdeolojik,

Fikri hayat felsefesi ve beyanı koşul ve arıza olmayacak mı?

O şahsiyet;

Diyebilir mi ki; ben tüm siyasi düşünce ve ideolojik yapıların üstündeyim?

Ya da; tarafsızım?

Sanmıyorum...

***

Velhasıl diyorum ki;

Atılan adım ve konsept doğru.

Lakin

Mekanizmayı işletmedeki Akil zat arıza-i çıkmaza delalet!

Bu hal-i vaziyet;

Bende pek tarafsızlık ve güven tesis etmedi.

***

Ana endişem de;

Akil etiketi, altında birilerinin siyasi gelecek hesabı yaptığı.

çünkü,

Bundan daha bir-iki yıl öncesine kadar Diyarbakırda, Kürt meselesiyle alakalı mevzular gelişince; ortak bildiriler yayınlanırdı.

Herkes; itibar ederdi.

Sonra ne oldu.

O birileri itibar trendini sıfırlayarak bildirilerin himmetiyle siyasi gelecek sağladı.

Şimdi var mı?

Geride bırakılan ne oldu; sivil hizipleşme ve itibarsızlık!

Diyarbakırda

İki siyasi kanada özgü oluşumlar boy göstermeye başladı.

Birinin ak dediğine diğeri kara diyor.

***

Sonuç itibariyle;

Bir tarafı benimseyen,

Ama ülkenin Başbakanına Diyarbakırda ne işin var? Buraya gelme? diyen.

Hatta;

Kent ahalisine itibar etmeyin, protesto edin çağrısında bulunan.

Ve o bildirinin altına imza koyanlar;

Bugün diyebilirler mi biz tarafsız ve bağımsız akil adamlarız?

Onları bilemem.

Ama ben hayır ve tarafsız değiller diyorum!

Buarada,

Başbakan yani icranın başındaki şahsiyet onları tarafsız ve bağımsız görebilir mi?

Sanmıyorum.

***

Yazıya nokta koyarsak,

Diyorum ki,

Konsept doğru,

Biz akil adamlarız diyenler yanlış.

Yani;

Can alan,

Kanla beslenen,

Siyasi, kültürel ve ekonomik zehirleme yapan,

Vahim düzeyde,

Toplumsal kopmalara yol aldıran sorunun,

çözümü,

İvedi olmalı, çünkü artık zaman kaybetmeye tahammülü yok!

Hele hele;

Yıllardır birilerinin siyasi kazanç kapısı olmaya artık dayanacak gücü yok.

Onlar için hiç de hazine değil.

Onun için;

Bu soruları sormak, tartışmak, kavramı baştan oturtmak gerekir.

Bu da en Akli iş olmalıdır.

çünkü bu da tutmaz ise bundan sonrası;

Elazığ Ruh Hastalıklar Hastanesinde adam aramamız gerekir.