Nihayet mi, hele şükür mü?.. Ne derseniz deyin; Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğünün ilgili ve yetkililer, MEM iki Kelam etmeli? başlıklı yazımıza, kendi cephelerinden, iki kelam ettiler.. Sormuştuk kendilerine hafta sonu kaleme aldığımız yazıda!!..
***
Günlerdir Diyarbakırda konuşulan, bazı yerel medyada manşet olan, sosyal medyada gündemleşen, bir çok yorum ve tepkilerin odak noktası haline gelen; muzır ve müstehcen ifadelerin yer aldığı kitapların, dağıtılması, okutulması doğru mu değil mi?!..
***
İddialar gerçek mi yoksa, dezenformasyon mu, algı üretilmeye yönelik, kişisel husumet mi, diye sormuştuk?!.. İl Milli Eğitim Müdürlüğünden gelen, kısa not bilgisinde yer alan ifadeler aynen şöyle;
***
Kütüphanesiz Okul Kalmasın projesi kapsamında okullarımızdan gelen talepler üzerine kitap alımı için, 19 . 08. 2022 tarihinde ilimiz web sayfasında duyuru yayınlanmıştır. Kitap inceleme komisyonu listedeki bazı kitapların uygun olmadığı yönünde rapor yazınca ihale yapılmadan, 25. 08. 2022de iptal edilmiş, bahse konu olan kitaplar alınmamış, herhangi bir okula da dağıtımı yapılmamıştır.
***
Yani; kentin ve MEM camiasını meşgul eden ve yerel basında yer alan muzır ve müstehcen kitap ne satın alınmış, ne de okullara dağıtılmış!?.. İddialar doğru değil.. Neyse, yorum ve takdir ahalinin, biz sadece hakikat ortaya çıksın diye, seslenmiştik MEM iki kelam etmeli diye!
***
SİYASET Mİ, CİN Mİ, RULET MASASI MI?
Altılı Masa cin çağırma masasına döndü.. Yoksa mahallelerindeki Sözcü manşet atar mıydı?.. Eyy aday!.. Geldiysen 6 kez masaya vur.. Masa üyeleri arada bir rulete de meyil ediyorlar.. Döndür de döndür, kime ne çıkarsa!Lakin hiçbir şey belli değil.. Ne cinden bir haber, ne de rulette kazanan var?..
***
Vaziyet, keyifle ve heyecanla izlenip, takip ediliyor!.. Bir düzine oldu galiba masa üyelerinin buluşması..! Oldu.. Eee; ikili görüşme, turları da saysak.. Düzinenin de düzinesi rakam çıkar karşımıza.. Peki, 12 Şubata seyir ederken, haftanın muteriz kim dersem yanıtınız ne olur?!.. Sanırım İPli Ümit Özlale olur
***
Neden mi?!.. Ne demişti, CHPli Kuşoğlu.. Masa Kılıçdaroğlunun adaylığının tescili için, kurulduİşte bu beyana verdiği yanıttan dolayıdır haftanın muterizi seçildi Özlale.. Ne diyor kendisiGerçekten CHP o masayı Sayın Kuşoğlunun dediği gibi, Kemal Beyin Cumhurbaşkanlığını onaylatmak için kurduysa, biz de onay makamı değiliz.
***
Özlale rest çekici bu raconuna bir de, kesit atıyor.. 12 Şubattaki cin çıkarma zirvesinden bir gün sonra.. Yani 13 Şubatta adayın deklare edileceğine dair beyanlara da, verdiği tepki; televizyonlardan öğreniyoruz.. Biliyorum, İp ile CHPnin Kılıçdaroğlu adaylığı ve alternatif adaylar noktasındaki çekişmeleri yeni mi, diyeceksiniz?.. Yok, demem!..
***
Kaldı ki, Kılıçdaroğluna itirazları sağır sultan bile haberdar.. Akşenerden tutun da, Parti teşkilatlarına, en ücra köşedeki mahalle temsilcisine kadar, Bay Kemale hayır koymuş.. Sen bu maçın, oyuncusu olamazsın.. Yedek kulübesinde bile oturma, çık tribünlere diyor da diyor.. Kılıçdaroğlunun dışındaki hiç bir isme de itiraz ya da hayır cümlesi kurmuş değiller.. Tek itiraz, ona
***
Ne hazin ve vahim, üzüntü verici siyasi hal ki, Kemal Bey ya da Bay Kemal hiç ama hiç gocunmuyor, tepki vermiyor, hep duymazlıktan geliyor.. Ağzından çıkan sözcükler de aynı ruh karakteriyle sürekli ikilem üretici, güven ve sonuca odaklı olmayıp, tereddütler, kaygılar inşa edip, duruyor....
***
Ne diyor zat-ı muhterem!.. 13 Şubatta aday belirlenecek.. Ki, PMsini de toplama kararı almasına rağmen!.. Bu cümlesinin hemen akabinde kurduğu cümleye bakar mısınız?.. İsmi hemen ilan etmeyeceğiz. Açıklamamız biraz ertelenebilir.. İyi de, Sevgililer gününde mi, sevgili adayınızı açıklayacaksınız diyeceğim, diyemiyorum, çünkü mevzuya uymuyor!..
***
İddialı bir laf olacak ama görünen o ki; Bay Kemal adaylığını ilan edecek.. Ve Parti Genel merkezine asılan Ben Kemal.. Geliyorum afişine daimlik verecek.. Ancak, masada hayli büyük kavga olacak.. Özellikle, Bakan ve Milletvekillerine dair, tavizler noktasında!.. çünkü, adaylık kadar meclisteki temsiliyet ve hükümette söz sahipliği de aynı terazideki karşı kefede tutuluyor.. Ya ondan taviz, ya bundan taviz!..
***
Sahi ya!..Temel hocaya yine o soruyu mu sormuşlardı?.. Kemal beye itirazınız var mı?.. Yanıtı, hayır.. Peki, masaya öneriniz olabilir mi?.. Yanıt niye olmasın ki?!.. Soru ve yanıtları bu kez Kemal Beye sormuşlar..
Temel bey masaya sizin adınızı koyarsa, yanıtınız ne olur, itiraz eder misiniz? gibisinden gelen soruya verdiği yanıt; Mutabakat olursa olur.. Benim itiraz etme hakkım yok zaten.. Eee hocanın verdiği fetvaya caiz değil demek mümkün mü?!..
***
Nerden nereye gelip, durduk ya!.. Cin masasından, rulet masasına geçtik, şimdi de fetva masasına mı geçeceğiz! Tövbe tövbe..
***
HAçLI ANLAYIŞ!
Ne diyorduk!.. Avrupadan yar olmaz.? Hele ki, dost hiç ama hiç olmaz.. çünkü; onların ruhunda haç var.. Osmanlıya, İslama karşı düşmanlık var.. Yüzyılların intikam duygusuyla; haçlı seferlerini başlatmanın gayesi ve fırsatı içerisindeler.. Onlarda cephe savaşı yok.. Korkaklar; bire bir göğüs göğüse çarpışmazlar.. Dün olduğu gibi bugün de; içimize sızdırılan, devşirme ve piyonların sayesinde, otoriter olmuşlardır.. Yönetimsel olarak; vesayet elde etmişlerdir Elde edemediklerinde de; iç karışıklıkla kaos oluşturup, emellerine kavuşmanın hesabını yapmışlardır..
***
Nitekim, bugün haçlı anlayışının Türkiyeye yönelik ortaya koyduğu strateji bunun bariz örneğidir!.. Okyanus ötesinden, Türkiyeye diz çöktürmek için mevcut iktidarı devireceğiz, muhalefeti destekleyeceğiz diyen anlayış herkesin malumu olsa gerek!.. Ki, Avrupanın haçlılarının ekonomi ve döviz kuru üzerindeki şeytani tezgahları da Bir tarafta kendilerine yakın siyasi akımları besleyip, piyon liderlerin ağzından dökülen sözcüklerle kaos atmosferi yaratılıyor.? Bir taraftan da, can, mal güvenlik kaygısı oluşturma adına; konsolosluk ve büyükelçileri kapatmaya çalışıyor.. Neymiş; terör konusu Ve bunu seçim arifesinde yapıyorlar..
***
Dedik ya; haçlıdan ne yar olur, ne de dost..! Onun için de, kepenk indiren 9 ülkeye odaklanıp, kızmak, laf yerine ayağımızın önündeki taşı görmemiz lazım.. İçimizdeki irlandalılar.. Birileri ne diyordu; Türkiyede can ve mal güvenliği kalmadı.. Yine birileri ne diyordu; siyasi cinayetler yaşanabilir.. Birileri ne diyordu; ölümle tehdit ediliyorum, beni vuracaklar?.. Ve birileri de şunu diyordu; masanın ittifakına, mutabakatına Avrupa aferin diyecek.?
***
Özetlersek siyasal iktidarı devirmek adına, Erdoğanı aşağı indirmek için içteki ve dıştakiler yekün bir şekilde yıkım değirmenine su taşıyorlar.? Ki artık, gizli, kapaklı, gizemlilik içerisinde değil; aleni ve açık şekilde bunu yapıyor.. Zaten; yakacağız, yıkacağız, hesap soracağız, affetmeyeceğiz kelimelerin de sıklığı, bundan olsa gerek!.. İşte böylesi bir atmosfer ve güç odaklı işbirliğinde Erdoğan seçimi kazanması halinde söyleyecek sözü şu olur; haçlıları sandığa gömdüm, ABD ve Avrupayı, minderde tuşa getirdim..
***
UçTU UçTU BİLET UçTU
Yeni mi fark ettiniz!?.. Elbette ki, uçak biletleri de tıpkı uçak gibi uçması lazım(!).. Yoksa ne kıymeti harbiyesi kalır ki; kara ile hava arasında!!!.. Kaldı ki, aylardır söylenip durduk; Uçak biletlerinde ve koltuk fırsatçılığında fahiş bir durum hakim diye!.. Son dakika bileti 3 bin lira.. Kimi gün; 4 bine varan da var.. Neyse, uçtu uçtu bilet uçtu mevzusuna seçilmişlerimiz ve atanmışlarımız vakıf oldularsa işi çözerler.. Tabi ücretler ceplerinden çıkmışsa.. Yoksa ses tonlarındaki volum ölçüsü anlık olabilir.. Sonrası; sanki cebimden mi çıkıyor?
***
GÜNÜN SÖZÜ
Bilesiniz ki, yapmadığınız, yapmaktan imtina ettiğiniz tüm iyiliklerden suçlusunuz!
Failed to load the video