Bu akşam Mevlid Kandili..
Kutlu doğum
Peygamber Efendimizin (S.A.V) yeryüzünü nurlandırdığı gece
Kameri aylardan Rebiülevvel ayının on ikinci gecesi
İnsanlık tarihi için; nurlu mukaddes bir dönemin başlangıç gecesi
çünkü Yeryüzünü nurlandığı gün itibariyle
Allahın hikmetiyle
İnsanlık yepyeni bir beşeriyetle buluştu.
İnsanlar her türlü değer ölçülerini yitirmiş, yollarını şaşırmışlardı.
Küfür ve haksızlık gönülleri karartmıştı
Allaha giden yoldan uzaklaşmışlardı
Sosyal hayat bozulmuştu
Ahlk tamamen kokuşmuştu
Kadınlar esir muamelesi görüyordu
Bir eşya gibi alınıp satılıyordu
Kız çocukları acımasızca diri diri toprağa gömülüyordu.
Huzur
Güven
İstikrar
Can ve mal güveliği kalmamıştı?
Vahşi bir hayat ikmali vardı
Puta tapılıyordu
Emtia düşkünlüğü vardı
Zulümkar bir dünya hkimdi
***
İşte böylesi bir önemde; Cihanın ıslaha ihtiyacı vardı
Bir peygamber
Bütün ümitler ona odaklıydı
Ahir zaman Peygamberi!
Dünyayı karanlık çağdan kurtarıp, aydınlığa taşıması gerekir!
İşte Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.), böyle bir zamanda dünyaya geldi
Gecenin sabahı gerçekten de nurlu bir sabahtı.
İnsanlık için yepyeni bir gün doğmuştu
Aydınlık bir devir açılmıştı
Bir fazilet güneşi ve hidayet meşalesi olan Sevgili Peygamberimiz; yeryüzüne güneş gibi ışık saçmıştı
Yüce Allah; bütün insanlara en büyük nimetlerinden birisini göndermiş oldu
Bakınız
Bu hususta Kuran-ı Kerimde şöyle buyrulmakta
İçlerinden, kendilerine Allahın ayetlerini okuyan, kendilerini temizleyen, kendilerine kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur.
Hlbuki onlar önceleri apaçık bir sapıklık içindeydiler.
(l-i İmrn, 164)
Kuran-ı Kerimin ifadesiyle o, lemlerin Rabbinden, lemlere rahmet olarak gönderildi.
(Bkz. Enbiy, 107)
***
ONUN HAYATI HUZURDUR!
Onun hayatı, muhabbet, şefkat, fazilet, ihls ve samimiyet dolu bir hayattır.
O, insanlığa, Allahın en mükemmel ve son dini olan İslmiyeti tebliğ etmiştir
Yüce Allah, kullarına olan nimet ve ihsanını onunla tamamlamıştır.
O, insanları bir tek Allaha iman etrafında toplanmaya davet etmiştir
Muhabbet ve şefkatle birbirine bağlı, fazilet sahibi bir İslm topluluğunu meydana getirmiştir.
Onun büyüklüğü ve başarısı; en güzel usullerle doğru yollardan insanlığı iyiliğe davet etmesindendir.
Her daim
Anlaşmazlıklar, siyasi, felsef ve ideolojik çalkantılar, ihtiraslar, savaş korkusu, maddi keşmekeşlik içinde çalkalanan ve bunalan insanlığa bir rahatlama ve huzur getirmiştir
İnsanlık aradığı güven, huzur ve mutluluğu onda bulmuştur-bulmaya devam edecektir
Yeter ki; rehberliğinden şaşmayalım!
***
Velhasıl kelam!
Gönüllere şifa olarak indirilen Onun hayatını şekillendiren kurtuluş reçetemiz de; Kuran-ı Kerimdir.
***
BU GECE NE YAPILMALI
Kuran-ı kerim okunmalı ve okuyanlar dinlenmelidir!
Bol, bol salvat getirilmelidir.
Kaza veya nafile namazlar kılınmalıdır.
Tespih namazı kılınmalıdır.
Tefekkür edilmeli
Tefekkürde bulunmalıdır
Ben kimim?
Nereden geldim, nereye gidiyorum düşüncesine girilmeli
Allahın benden istekleri nelerdir?
Hayat meselelerde; haram ve helali sorgulamalı
Zikirler yapılmalı
Günahlar için samimiyetle istiğfar çekilmeli af dilenmeli
Tövbe etmeli
Müminler ile helalleşmeli
Hak,hukuk ve adalet nizamında; rızalar alınmalı
Küs ve dargın olanlar barıştırılmalı
Gönüller alınmalı; kederli yüzler güldürülmeli
Yoksul, kimsesiz, öksüz, yetim, hasta, sakat, yaşlı olanlar ziyaret edilmeli
Sevgiyi, şefkati, hürmeti, hediyeyi ve sadakaları gönül birlikteliğiyle sunmalı
Mutluluğu seçmeli
Vefat etmiş olan eş, dost, akraba kabirleri ziyaret edilmeli
İman kardeşliğine ait sadakati yerine getirilmeli
Ve tabi ki
İmknlar ölçeğinde; Mevlit okutmalı dinlemeli
Camilere akın edilmeli
Vaazlar dinlenmeli
Bilesiniz ki tüm bu saydıklarımızın fazileti çoktur ve büyüktür
Kandiliniz mübarek olsun!
***
ELçİYİ ANARKEN
İki yıl önceydi..
Dün gibi
Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi..
Tarihi Dört Ayaklı minarenin ayaklarının dibinde..
Teröre..
Şiddete..
Ve Surdaki çukur siyasetine veryansın ediyordu..
Tarihe kurşun sıkılıyor diye..
Bir kent..
Bir halk..
Bir millet; kendi kendine hasımlar üretip; kan akıtıyor?
İşte bu sözcükler
Elçinin ağzından dökülüyordu
Kameralar açık
çok sayıda baro üyesi ve aktivist
Onlarca gazeteci..
Bir anda; patlayan silahlar
Koşan iki terörist
Şehit iki polis...
Peşinde koşan ve çatışan polisler
Sonra
Dört ayaklı minarenin ayaklarının dibinde; cansız bir beden
O beden; Tahir Elçinindi
Başından vurulmuştu
İşte o günden bugüne; 730 gün geçti
Peki failler
Açılan soruşturmanın akıbeti
Kim vurdu?
Niye vurdu; ne yazık ki faili meçhul!
Silah kimin?
Kurşun hangi yönden geldi?
Vücut pozisyonu
çekirdek..
Mermi kovanları..
Genel itibariyle; bilinmezlik!
Ne diyor Elçinin eşi Türkan Elçi
Dosyada hiçbir şekilde yol alınmadı.
Olayda tanık yok, sanık yok.
Kimilerine göre tıbben ve fiziken tespiti mümkün olmayan bir mevzu var ortada!?
Askıdaki soru şu dosya neden bomboş?
Yani dosyada olmayan gerçek nedir?
Saklanan ne?
***
MELİHİN DİNAZORU!
Ne de ihtişamlıydı?
Ne de, polemikliydi?
Ne de, güzel tanımlamaydı?
Ama artık yok
Yerler esiyor
Yani; Gitti gitti
Söküldü, söküldü
Melihin dinazoru artık yok
Heykeli kaldırıldı!
Yeni Başkan Mustafa Tuna istedi
Ve vinçler gırtlağına ipi asıp götürdüler
Melih, şimdi söylenmiştir
Tıpkı
O koltuğu bırak emri gibi
Sadece
Şahsıma münhasır dinazoru mu söktürüyorsunuz?
Neyse!
Ankaralılar dün itibariyle
Melihe söyledikleri gibi..
Heykelini diktiği Dinazoruna da söylediler; Elveda sana!
Öyle ya
Halk arasında; dinazora bir tanım var..
Her şeye işkembesi açık diye
Abelisourus Dinozor
Tebrikler Tunaya..
Tabi bir tebrik daha var..
Özellikle
Pet Shoplarda köpek satışlarının yasaklanmasına dair aldığı karar..
Siz..
Hayvanları satın alarak köleleştiriyorsunuz diye
Bravo başkan
çünkü, satın alıyorlar..
Bıkınca da sokağa salıyorlar..
O bir emtia değil
İnsan gibi, hayvanın da özgür yaşama hakkı var