MÜLAKATA, KİM KATILIYOR?
Eklenme: 3/24/2011 12:00:00 AM

Öyle ya; AK Parti'den Milletvekili olabilmek için 116 kişi aday adayı oldu! Tabi, mevcut olan 6 Milletvekilinden, İhsan Arslan hariç 5'ini de sayarsak. Toplam; 121 kişi'den sadece 11'i, 12 Haziran'da yapılacak Milletvekili seçiminde kadroya dâhil olabilir. Doğal olarak ta, bu süreci kaydetmek için de, aşılması gereken bazı merhaleler var! Nitekim başvuruların "sonlandırılmasından" sonra bunların ekseriyeti icra edildi. Temayül, Gizli anket, kişiler üzerinden görüş alınması derken, Şimdi de, Parti Genel Merkezi'nde "mülakat" yapılacak.

* * *

Dün, İller bazında Komisyon Başkanları ile üyeler belirlendi. Diyarbakır'ın, 116 Milletvekili Aday adayını "mülakata" alacak Komisyonun Başkanı Ekrem Erdem. Teşkilattan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı. Üyeler ise şunlar: Edibe Sözen Necati Çetinkaya Ve Mazhar Bağlı. Elbette ki bu komisyon salt Diyarbakır'ı "mülakata" almayacak. Hakkâri, Bingöl, Balıkesir, Erzincan, Ordu, Kırşehir ve Manisa'da var!

* * *

Komisyon üyeleri arasında; İlginç gelen bir isim var. Sanırım sizler için de aynı, düşünce hâsıl! Mazhar Bağlı. Parti, MYK üyesi. Aynı zaman da, Dicle Üniversitesi'nde Sosyolog idi. Bir süre önce; basına yansıyan bazı hadiselerden dolayı, hayli gündem olmuştu. Son olarak ta, Şanlıurfa'dan Milletvekili olabilmek için "istifa" etmişti.

* * *

Peki, şu aday furyası noktasında, AK Parti mülakattaki kriteri ne olacak? Her aday adayının, özel soruların dışında, eşit yöneltilen sorular şöyle: * "Neden siyaset yapmak istiyorsunuz? * Neden AK Parti'yi seçtiniz? * Aday olmak istediğiniz bölgeyle ilgili ne gibi projeleriniz var? * Parti için ne yapabilirsiniz?" Evet, ülke genelinde 5 bin 700 kişinin başvurduğu adaylık noktasındaki "mülakat" süreci bir hafta sürecek. Bu, merhalenin ardından iller ölçeğinde "elekten" geçenler (tabi adil olup olmadıkları bilahare tartışılır) Erdoğan'a gidecek. O da, Salı günü grup toplantısında ifade ettiği gibi "çekmecedeki" anket ve istihbaratlar ışığında. İsimler, bunlar deyip, listeler deklare edilecek!

* * *

Buarada son iki günden buyana aday adaylarından telefonlar alıyorum. "Bizi, Mülakata ne zaman çağıracaklar. Biz çağrılmadık". Bilgilendirme; Noktasında İl Başkanı Halit Advan'ın bir açıklama yapması gerekiyor. Ya da, Diyarbakır'ın aday adaylarının "şu tarihte" mülakata alınacaklarını, bildirmeli. Birde, 116 Aday adayının tümü mü, yoksa "temayülden" ilk sıralara girenler mi, dâhil?

* * *

Sahi; 12 Haziran'dan çıkacak sonucun icra edeceği 13 Hazirancılar ne yapacak? Çünkü ister sağ ister sol, ister radikal olsun, bu cenahtaki partilerde küskünler olacak. Seçime giremeyen, Aday olamayan, İstenilen sıralamayı alamayıp, kapıya yönelenler. Yani; 13 Hazirancılar? Elbette ki, Şimdilik "seyr-ü seferleri" neye hikmet edeceği meçhul. Ancak, "Kilitlendikleri" nokta, 12 Haziran akşamı açılacak sandık sonuçları.

* * *

Belki erken olacak; Ama Ilımlı sol ve ılımlı sağ kanatta hayli, "fırtınalar" esecek, seçim sonrasında. Öyle görünüyor ki; İki yönlü bir "siyasi" harekât ve oluşum, kaçınılmaz olacak. Mesela; AK Parti ben yüzde 40 oranında değişeceğim diyor. CHP'de, Benzer bir profile hareket ediyor. MHP ve özellikle BDP'de aynı düşünce parelinde görünüyorsa da, "pek" kayıp olmaz.

* * *

Ama CHP ve AK Parti'nin "küskünleri", seçim sonrası siyasi hareketliliği hayli, şekillendirecekler. Hele bir de; Anayasa Değişikliğinin serüveni. Ve Başbakan Erdoğan'ın zaman zaman dillendirdiği "Başkanlık" sistemi, Yuvarlak masaya, alınırsa "parti içinde" önlenemez bir kırılma kaçınılmaz olur. Velhasıl, Bu seçim "adaylar" için de süreç içinde. Siyasal iktidar içinde, Ülkenin salih-i selameti içinde, "yüz yılın" seçimi olacağı için. Birçok; Hadiseye "gebe" diyebiliriz.

* * *

SİVİL İTAATSİZLİK EYLEMİ

.Ve BDP ile DTK'nın dün deklare ettiği; "Sivil itaatsizlik eylem" kararı... Yani; Seçime kadar "siyasi eylemler" icra edilecek. Selahattin Demirtaş dört şart koştu. Ana dilde eğitim, Siyasi tutukluların serbest bırakılması, Askeri ve siyasi operasyonlara derhal son verilmesi, Ve yüzde 10 seçim barajının kaldırılması, Bu talepler seçim arifesinde top yekûn "icraata" sokulur mu, sokulmaz mı? Pek, kesin ifade icra etmek zor! Ancak, bir önceki yazımda da ifade ettiğim gibi! Özellikle; Güneydoğu'da 12 Haziran seçim süreci "tansiyonu" yüksek geçecek. Çünkü bu seçim ve seyri ve pek tabi ki sonrası "hadiseler zincirine" hamile! İşte, önemli olan "sancılı" sürecin, şiddetsiz ve kansız son bulmasıdır.

 

MEYVECİLİK VE BAĞCILIK!

Siyasi, Mülahazaların "karmaşık" duygularından kurtulup! Diyarbakır'ın, Özeli açısından "sevindirici" bir atılımdan söz etmek istiyorum. Aslında, Haberin detayı "manşet" haberde mevcut! Ancak, Ben burada sadece ve sadece; Diyarbakır'ın; Yüz binlerce hektar "bakir" topraklarına, bugüne kadar gösterilen sahipsizliği küçük bir rakamla ifade etmek istiyorum. Düşünün; 695 bin hektar tarım alanı var iken, sadece bunun yüzde 3.79'ünde meyvecilik yapılıyor.

* * *

Sevindirici haber; İl Valiliği, Tarım İl Müdürlüğü, Çevre ve Orman İl Müdürlüğü ile Dicle Üniversitesi Ziraat Fakültesi... Ortak, Bir konsesyüm geliştirerek "teşvik" imkânlarıyla bölgede "Meyvecilik ve Bağcılık" hamlesi başlatıldı. Dün, İl Valisi Mustafa Toprak Ve Tarım İl Müdürü Mehmet Ali Koçkaya açıkladı. 10 dönüm üzerinde olmak kaydı ile çiftçi Kayıt sistemine kayıt yaptıran herkese "bahçe" kuruluyor. Ve çiftçiye; Dönüm başına da 300 TL destek veriliyor. Yani, Özetle ifade edersek. GAP'ın devreye girmesiyle; Bahçelerin ve Bağların sulanarak, verime dönüştürülmesiyle. Diyarbakır, Geleceğin meyve üretim üssü ve Ortadoğu'nun de meyve ambarı olması kaçınılmazdır.

* * *

Emeği geçenlere, Ellerinize sağlık derken. Bir de uyarımı yapıyorum. Yeter ki, Yatırımlara, Teşviklere, Hibelere ve Desteklere "samimiyetle" sahip çıkılsın. Siyasilerin, Oy, menfaat ve yandaş "dokularına" heba edilmesin. Tarım Kooperatiflerin, Hal-i ruhiyetini görüyoruz, kimler cezaevinde, kimler sorgu parkurunda.