NELER KONUŞMUŞTUK?
Eklenme: 7/23/2013 12:00:00 AM

Fikri takip diyelim.

Biz yazdık, muhataplar ne dedi?
Yaptıkları ne?
Ya da varılan bir sonuç var mı?
Ses veren var mı, yok mu?

Konuşulan, iddia olunanlar!

Velhasıl, burada mülahaza ettiklerimiz, "hangi aşamada?"

Derler ya;
"Eski tas eski hamam mı?"
Yoksa "değişen bir şey var mı?"

***

Doğrusu.

Şehr-i Diyarbekir.

Birçok, garip haliyetiyle, politize olmuş.

Özellikle kurumlar.

Ve tabi ki, "insanlar" bile.

Hele hele; sözde sokaktaki vatandaştan bir adım önde görünenler.

Maalesef
Cciddi bir kayıp ve zafiyet içerisindeler.

Zaten; bundan dolayıdır ki, klişeleşmiş ifade her daim söylenir.

"Diyarbakır sahipsiz bir memleket" diye!!!.

***

Hakikatten de öyle.

Neyse.

Geçtiğimiz hafta neleri konuştuk mevzuularına gelince.
Hiç kuşkusuz ki;

Sulama Birlikleriyle alakalı çok şey yazdık-çizdik.

Ki dün de, buradan "bu hamur daha çok su alır", diyerek, meseleye virgül koymuştum.

***

SULAMA BİRLİKLERİ?
Evet.

Sulama Birlikleri
Ne yazık ki harap bir haldeler.

Yasal ve yönetimsel anlayış zafiyetiyle; "Ali Babanın çitliğinin de" ötesinde.

***

Peki..
çiftlikte işler nasıl?
Bildik gibi!

Böyle gelmiş, böyle gidecek fikri ağırlıkta.

Özellikle yönetim cephesinde durum böyle.

Ama, üst makamlarda ciddi bir hareketlilik yok değil.

Var..
Şöyle ki.

Valiliğin "hazırladığı" denetim raporu.

Ve bizlerin kaleme aldıkları
Bütünlük açısından; "artık böyle gitmez" denilecek sürece konuldu.

***

çünkü.

Valilik, olup-bitene son şekli verme aşamasına geldi.

Sanırım bir iki hafta içerisinde, dosyalar tamamlanacak.

Bakanlığa,
DSİ'ye ve tabi ki, "Savcılığa" intikalleri noktasında.

Anlayacağınız, "akla-kara" belli olacak.

Zaten, bizim de istediğimiz bu.

Bu kadar şaibe var iken, "üstü" örtülebilinir mi?

***

Suçlu varsa.

Hukuk dışı bir işlem icra edilmişse.

Haksızlık.

Mağduriyet vaki ise, "giderilsin" hesabı sorulsun.

Herkes "zan altından" kurtulsun.

Zaten bizim de farklı bir düşünce ve kişisel hesabımız yok.

Kurumlar.

Kamuya mal oldukları için diyoruz ki, "kamu" adına işlev görmeleri gerekir.
Yoksa..
Her daim "zan altında ve iddiaların" serüveninde anılırlar.

***

CİNAYETLERİN FAİLLERİ?

Diğer iki mevzu.

Veysel Şimşek'in trafik kazasına "faili meçhul" olarak kurban gitmesi.

Diğeri de; iki ay önce, Cuma namazı çıkışında ensesinden vurularak öldürülen, Hakan Turan.

Hafta içerisinde burada konu etmiştim.

Ailelerin çığlıklarına,

Ve ortada gezinen iddialara ilişkin hasb-i halımız olmuştu.

İlgili ve muhatap kurumlara yönelik olarak ta sormuştum.

Bu cinayetlerin;

"Failleri neden bulunmuyor" diye?

***

Şuan.

Görünen haliyle, "faili meçhul" kaydından çıkmış değiller.

Biri cinayet.

Ki gündüz ortası, yüzlerce kişinin gözü önünde.

Diğeri, akşamüstü, trafik kazası sonucu ölüyor...

İki hadisenin yaşandığı nokta da, MOBESE'lerin "gözetim" alanı içerisinde.

Ama hala.

Ne hikmetse, faillerden "ses seda" olmadığı gibi "aydınlatan" kimse de yok.

Aileleri olduğu gibi,

Bizleri de bilgilendiren yok.

***

FİSKAYA NEDEN GERİLİMLİ?

Gelirsek.

Fiskaya semtindeki aksiyona.

Burası.

Son haftalarda sıkça gündemde.

Özellikle "garip" eylemleriyle konuşuluyor

Gündüz "sükunet" içerisinde.

Ama ne var ki; karanlık bastı mı, "şiddet ve hadiseler" havada uçuşuyor.

Yol kesme.

Polisle çatışma.

***

Garip bir durum!

Nedenler meçhul?

Gerek, BDP'liler de, gerekse, örgüte yakın isimler de hal-i vaziyete "anlam" veremiyorlar?

Bölgede "tansiyonu" geren bir aksiyon hkim.

Farklı bir düşünce mi hsıl?

Yoksa, birilerinin "provokasyon" körüğü mü?

Bilinmiyor?

***

Lakin.

Şehir ahalisinde şu fikir ve kanaat söz konusu.

çözümün,

Barışın,

Huzurun konuşulduğu ortamda.

Şehrin gerilmesi,

Sokak eylemlerinin "şiddete" dönüşmesi, "hayra" değil, "şerre" hizmet eder.

Ki bu da, "süreç" açısından bir çelmedir.

***

HANİ OLUP-BİTEN NE?

Buarada.

Hani ilçesinde neler mi oluyor?

Gariplikler "zinciri" hsıl.

İhale mi,

Kavga mı,

Şantaj mı,

Farklı hesapların, organizasyonu mu?

Anlayacağınız.

Hani için ne derseniz, o oluyor?

***

Basına!

Mevzu "yemek ihalesi" çekişmesi olarak yansıdıysa da.

Aslında; "hesap" daha bir farklı.

Hele ki;

Kaymakamın,

AK Parti İlçe Başkanı ile İlçe Milli Eğitim Müdürü.

Tabi ki, bazı müteahhitler arasındaki "ilişki ve çekişmeleri."

***

Doğrusu.

Hani ilçesini, hiçte "hayırlı" mevzularla gündeme taşımıyor.

Neyse!

Konu kısm-i bazda, yargıya taşınmış.

Bakalım, sonuç ne çıkar?

***

Ama diyorum ki;

Hani'de "havada uçuşan" iddialar çok yönlü ele alınmalı.

Hem idari,

Hem hukuki,

Hem de siyasi bazda, "ne oluyor, ne bitiyor" ortaya çıksın.