Öyle ya; yarın Bayram!
Eklenme: 8/18/2012 12:00:00 AM

Vesselam.

Bugün; Arife günü.

Yani, Bayramdan bir gün öncesi.

Allahın,

İnayetiyle yarın da, Ramazan Bayramı.

İdrakine,

Nail olacağız bu müstesna vaktin.

***

Bu bayram;

Bizim dini bayramımız.

İnananların,

Müslümanların, oruç tutanların.

İbadetlerini,

İslami vecibelerini yerine getirenlerin bayramı.

Bugünler;

Bizlerin, onların, sabredenlerin, paylaşanların günü.

El hak.

***

Bugün diyebilir miyiz ki;

Yer küresindeki savaşların,

çatışmaların,

Şiddetin, kavganın işkencenin,

İnsan hakları ihlallerinin,

İnkrın,

Faşizmin, despotizmin,

Siyonist anlayışın,

Ve bu zulmün dehşetiyle dökülen kanların acılarını yüreklerinde hissedenlerin.

Duygu,

Paydaşlığıyla yüreği yananların günü, bugün!

***

Ya;

Dostluğun, kardeşliğin, sevginin, merhametin.

Selamlaşmanın,

Kucaklaşmanın, hasret gidermenin günüdür bugün.

Kinin,

Nefretin, öfkenin, kavganın, dargınlığın, yok edildiği.

Hasenatın sona erdiği,

Özlemin bittiği,

Sevginin sona erdiği, kavuşmanın, bütünleşmenin yaşandığı gündür; bugün!

***

Coşkunun; alabildiğine büyüdüğü.

İnsanın,

İliklerine kadar sirayet edip kutsiyet kazandırdığı

Paylaşmanın en derin hissedildiği, gündür, bugün.

Peki,

Bugün, yaşadığımız atmosfer,

Soluduğumuz hava,

Tükettiğimiz zaman açısından, diyebiliyor muyuz bunları!

Maalesef.

***

Şöyle bir çevremize,

İlimize,

Bölgemize,

Coğrafyamıza,

Ülkemize,

Ne yazık ki, kıtamıza,

Beri yanda dünyanın bütünlüğünde,

Öfke, kin, intikam hırsları alabildiğine pik yapmış durumda.

Silahların,

Namluları günsüz, hedefsiz can alıyor.

***

Diyebilir miyiz ki;

Akan kan elimize bulaşmamış,

Zihnimiz,

Yüreğimiz olup-bitene karşı hizipleşmemiz,

Karmakarışık,

Bir kalbin kirliliği içerisinde, insan-ı ilişkileri rafa kaldırmamışız!

Haset mi,

İhtiras mı,

İktidar mı,

Statü mu,

Velhasıl güç sarhoşluğuyla kendinden başkasına yaşam hakkı tanımayan bir zihnin, batağında değiliz, diyebiliyor muyuz?

***

Maalesef.

Olumsuzlukların,

Dik alası yaşanıyor ve yaşatılıyor.

Bakın;

Bu müstesna vaktin evveliyatına.

Yani Ramazanı Şerife.

Ki bu zaman dilimi içerisinde, Bin aydan daha hayırlı gün olan, Kadir Gecesi.

İdrak ettik.

Peki,

Haina-ne zihinleri karıştıran, zulüm durdu mu?

Hayır.

***

Bilakis;

Ölümler,

çatışmalar,

İç savaşlar,

Askeri ve sivil müdahaleler,

Ekonomik krizler,

Harita değişimine yönelik sinsi planlar devam etti.

Üstadın,

İfadesiyle dünyevi kirlilikleri listesi, uzun uzadıyadır.

Diyeceksiniz ki;

Bayramda bunlar kesintiye uğrar mı?

Sanmıyorum.

çünkü,

Geçmişte, geçen bayramlarda da aynı tempo ile insanlık, hep suç işlemiştir.

Dün olduğu gibi bugün de.

***

Biliyorum,

İç geçirip tepki koyuyorsunuz!

İçimiz karardı diye,

Bir iki güzel kelamın yok mu, Bayramla alakalı.

Var.

Lakin

Hal-i vaziyetin yaktığı yürekten olsa gerek.

Kalemin dili,

Müstesna vaktin derghında,

Yer küresinde olmuyorsa da,

Kendi coğrafyamızda,

Olup-bitenlerin sorgulanması gerektiği, fikriyle cümleleri döktü.

***

Sonuç itibariyle;

Bunların sorgulanması ve konuşulması gerekir ki;

Keyiflerimiz kaçmasın.

Bayramımız,

Gönüllerin nuruyla, vaktin müstesna hal-i ruhiyatıyla, vaki olabilsin.

Pek tabi ki umut ettiğim gibi;

Temennim odur ki;

Bayramda keyfimizi ve huzurumuzu bozacak kör hadiseler vuku bulmasın!

***

Ve diyorum ki;

Bugünün rahmeti, azameti ve neşesi bütün yüzlerde bir gül gibi açılsın.

Zaman üstünde zaman,

Mekn üstünde mekn, anbean her gönülde bir meşale yansın.

Yakılsın; bütün gönüllerde.

Her kalbe aydınlık kapısı olsun.

Bütün nurlu yüzlere pembe bir sevinç olup saçılmalıdır bugün.

Ve tabi ki;

Bu bilincin hayatımızı kuşatması ve ışıtması temennisiyle.

Bayramınızı;

Şimdiden mübarek ve kutlu olsun.

***

Bu arada;

Müsaadenizle, yıllık izne çıkacağım.

Yoğun,

Bir tempo sürecinin yarattığı beyin yorgunluğunu, dinleme moduna almak.

Ve daha;

Aktif bir ruh haliyle, sizlerle Allahın izniyle yeniden buluşup.

İlimizin,

Bölgemizin mevzularına hep birlikte, fikri-mülahaza edebilmek, gayesiyle.

Kısa bir süre; sizden ayrı olacağım.

Derler ya;

Gidip gelmemek,

Gelip de görmemek var vecizesiyle, şimdilik hakkınızı helal edin.

Görüşmek umuduyla!

Hoşcakalın.