ŞEHİRDEKİ TRAFİK!
Eklenme: 3/2/2018 12:00:00 AM

Caddeleri bostanlık, insanları korkuluk sananlar..

Ne bu haliniz?

Trafikteki keşmekeşlik..

Alt yapı herkesin malumu..

Amma velkin, üst yapıda faal olanlar, yani sürücüler tam bir korku tüneli gibisiniz!.

Yollar..

Kaldırımlar..

Üst geçitler..

Her ne kadar; tartışmalı yapılmış ise de..

Mühendislik..

Standart bir veri içermiyorsa da..

Özü itibariyle; iş görür..

***

Amma velkin

Alt yapıdan çok, herkesin rahatsızlık noktasında ortak kabulü; toplu taşıma araçlarının direksiyonundaki zatlar!

Şehiriçi yolcu otobüsü

Minibüs

Ve ticari plakalı taksiler..

Ürkütücü bir kural tanımazlıklar var

Herkes şahit olmuştur

Onlarca kadın, çocuk ve yaşlının bindiği toplu taşıtlardaki hal-i rezilliği..

Bir elinde direksiyon

Bir elinde sigara

Kulağında telefon..

Diğer eli de tabiri caizse oynaşta olan sürücünün kabadaylığını..

Ya da sürücüler

Pişkin, vurdumduymaz ve bencil bir eda içerisindeler

***

Güzerghlar ralli alanı gibi..

Hırsla, aceleyle ve birbiriyle yarışırcasına...

Hızlı ve öfkeli

Caddelerde nasıl terör estirdiklerini görmeyen, toslamayan yok!

Herkes şahit olmuştur..

Yolcu kapma yarışı

Bir sağ bir sol

Bir bağırış

Bir hakaret

Bir hareket

Yolcuların isyanı ve sürücü pişkinliğiyle verdiği cevabı ne olmuş ki?!

Her gün, her saat rastlanan çirkinlikler!

Kuralsızlık ve çılgınlık

***

Der demez...

Hiç mi cezaya duçar olmuyorlar diye düşünüyor insan?

Onca kamera

Onca sistem

Onca güvenlik vaki iken

Şahsi bir sürücünün hop dediğinde kışt diyenler..

Gözünün yaşına bakmayan...

Kurallar, kanunlar

Kendi bilmez, başkalarını düşünmez olan bir hava hkimiyeti!

Kimi minibus

Kimi taksi

Kimi otobüslerin şöyle dört bir tarafına bakılsın..

Tampondan..

En tepeye kadar..

Haşat bir hal vardır illaki

***

Ortak noktaları olan can taşıma işine bu kadar keyfiyet olur mu?

Ki en fazla kurallara uyması gerekiyorken..

Ne yazık ki, en fazla kural çiğneyenlerin başında geliyorlar..

Mantık; Yasalar çiğnenmek içindir

Caddeleri bostanlık, insanları korkuluk sananlara

Kurallar

Kanunlar

Ve ilgili yetkililer, neden gerekeni yapmıyorlar acaba?

Yapmıyorlar diyiyoruz

Eğer ki yapmış olsaydı..

Ağzı sütten yanan yoğurdu üfleyerek yerdi

Kuralı da..

Nizamı da..

Saygıyı da, nizami yerine getirirdi?

Ama maalesef..

***

Diyeceğim odur ki

Ya ceza verilmiyor

Ya az veriliyor

Ya da yanlış kişiye veriliyor

Ya da biz olup biteni rüyada görüyor ve yaşıyoruzdur?!

Hele bir de..

Yolları ve kaldırımları; otopark sananlar var..

Sağlı..

Sollu..

Bir değil iki üç şeritli; park eden araçlar..

Engelli yolunu kapatan

Işıkları dahi; geçilmez kılan, gelişigüzel heryeri babasının otoparkı sananlar

Nasıl bir zihniyet?..

Teşhis koyan var ise; söylesin..

Ben akıl erdiremiyorum..

Şu Diyarbakırın trafiği ve trafikteki kural koyuculuğu..

***

HAYAT KURTARAN ŞOFÖR

Şimdi..

Tüm bu çarpık hal-i durumun içerisinde..

Huzur veren..

Güven getiren..

Ayakta alkışlanan; ehil ve liyakatlı sürücülerimiz de var..

İşte onlardan biri..

Halk otobüsü şoförü Ahmet Selim Baysal

Bakınız

Seyahat esnasında ön koltuktaki yolcu rahatsızlanıyor..

Sabri Yılmaz..

Tavırlarından kalp krizi geçirdiği düşünülüyor..

Baysal..

Önce, yolculara durumu aktarıyor..

İzin istiyor..

Rızalarını alınca..

Koca otobüsün rotasını, Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma hastanesine çeviriyor..

Bir taraftan arabayı sürüyor..

Diğer taraftan; hastanenin aciline bilgi veriyor..

Öyle ki..

Acile geldiğinde; ekip hazır vaziyette...

Ve yolcu Yılmaza müdahele edilerek; tedavi altına alınıyor..

***

Yılmaz..

4 çocuk babası..

Bir kafede aşçılık yapıyor..

Yılmaz yeniden hayata dönüşünü Baysala borçlu..

Diyor ki..

Allah razı olsun..

Eğer ki, otobüsten inmiş olsaydım

Şu an hayatta değildim..

İyi ki otobüste fenalaştım, fark edildim!

Baysal ise duygularını şöyle ifade etti.

Dünyanın en mutlu insanıyım..

Allah bana bu mutluluğu yaşattı.

Bir hayat kurtarmak kadar güzel bir şey yok..

çok şükür..

Vatandaşlık ve insanlık vazifemi yerine getirdim.?!

İşte insanlık..

Hayırlı Cumalar

***

CEVAP ARANAN SORU!

Siyasi kulisler..

Harıl harıl..

Sağcısı da..

Solcusu da..

Ötekisi, berisi

Bilumum..

Hepsi; bir arayış içerisinde!

Tabii ki Seçimlere odaklı..

Öncelikle, Cumhurbaşkanlığı seçimi için..

Cevap aradıkları, tek bir soru var..

O da şu..

Tek yüzlülük mü?

çok yüzlülük mü?

Hangisi; sandıktan oy patlaması çıkartır?

Sahi

Sizce de; sandıkları gümleten, hangisi olur?..

Doğrusu!

Seçmeni tercihe götürecek olan; zihniyettir!

Bu tek kişi de olabilir..

Bu çok yüzlüler de olabilir..

çünkü önemli olan; baş..!

Baş baş değilse..

Tek yüz de..

çok yüzler de; sonuç getirmez!

Yani; ittifak..

Lkin, komutan şart

***

ERKEN YOK, VAKTİNDE SEçİM!

Ne yazık ki

Kime dersin..

Halen kafaları kumda olanlar var

Anlamak zor..

Bu ısrarcılık..

Bu algı üreticilik..

Bu yalana sarılmışlık hali nedir?..

Bilemiyorum..

Hala erken seçim diyorlar..

Hala baskın seçim geliyor diyorlar..

Hala, seçimler zamanında yapılmayacak diyorlar..

Velhasıl

Dün Bozdağ bir kez daha, ifade etti..

AK Parti Geleneğinde vaktinde seçim vardır..

Birileri bu geleneğe alışmalı..

Erken seçim yok..

Vaktinde seçim var..

Bakalım, Tezcan..

Bu kadar beyana karşı; düşüncesini değişterecek mi?

Özellikle..

Yerel mi önce..

Genel mi önce..

Yani sandık değişikliğindeki beyin meşguliyetini de, sonlandıracak mı?

Neyse!

Aklı hakikatı görmekte değil..

Aklı hakikatı bulandırmakta

Bakalım

Sineği saz mı sanacak.

Yoksa davul-zurna bile az mı diyecek?..