Hızla çoğalıyorlar.. Hele ki şu reis odaklı yeni sistem, hayli üretici.. İşte muhalefet arenasında, nice siyasi aslanlar(!) racon kesici oldular! Zat-ı muhteremin halktaki karşılığı binde bir bile değil.. Ne var ki, kendini nimetten sayıp aslan(!) kesiliyor Bir de, omuz veren onu arka bahçe olarak kullanan, azıcık oy sahibi olan tarafından sırtı sıvazlandımı; kim tutar seni modunda haşinleşir!..
***
İşte size halis-muhlis bir örnek!.. Demokrat Parti.. Ve Genel Başkanı Gültekin Uysal.. Adı, sanı belli olmadığı gibi, halktaki karşılığı, yüzde bir bile değil.. Anketlerin verilerine göre; binde dokuz Yani, yüzde 0.9.. Gel gör ki, altılı masada oturduğu gün itibariyle siyasetin aslanı(!) kesilerek, kendisine, çevresine, masadakilere rol biçiyor.. Altılının kısır kesildiği Cumhurbaşkanı adayı noktasında, şart ileri sürüyor..
***
Ve diyor ki; Yirmi yıllık AK Parti iktidarlarında sorumluluk üstlenmemiş olmak Racon kesen şartın adresi; aynı masada oturmaya devam ettiği, AK Parti treninden inen iki isim.. Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan.. Uslu, aday mülahazasına girilmeden, ikisinin üzerini kırmızı çizgiyle çizer bir siyaseti aslanlık(!) icra ediyor.. Peki, Davutoğlu ve Babacan sineye çekmek, aynı masada düştükleri hali görme noktasında, ne haldeler?!..
***
Ustadın ifadesiyle, kendi düşen ağlamaz!?.. Kin ve garezin, dönüş faturası bu olsa gerek!.. Peki Uysalı siyasetin aslanı(!) yaptıran, konuşturan, elbette ki seni vekil yaparım taahhüdünde bulunan Akşener söyletiyor.. Salt ikisi mi devre dışı!.. Hayır yanında bir de, Gül var.. O da, muhalefetin adaylık hesapları, analizleri, konuşmaları, istişareleri hanesinden çıkarılıyor! Abdullah Gülde böylece saf dışı bırakılıyor..
***
Kılıçdaroğluna da siyasetin aslan(!) kesicilerinden biri çıkış yaptı.. Ki dün, teferruatlı mevzuyu konu ettim!.. Sizinkisi de laf mı diye!.. Ama, hesap başka görünüyor.. çünkü, Kılıçdaroğluna alevi olduğu için seçmen oy vermez dedirten İyi Partili şahsiyet, kendinden keramet üretmedi!.. Görünen toplada, hile ve desisenin kimlik bulduğu siyaset aslanları(!), onu da saf dışı bırakma gayretinde
***
Yoksa, HDPden seçilip TİPe giden Ahmet Şıkın Kemal Kılıçdaroğlunun Aleviliğini tartışmaya açmasının ardından Akşenerin mahallesindeki birinin aynı yerden topa girmesi, üst perdeden bunu ifade etmesi tesadüf mü sizce?.. Değil.. Akşenerin işin telafisine dair girişimi de, dostlar hesabında olması da, gözardı edilemez!..
***
Bu gidişat, neyi vücuda getirir! Elbette ki belirsizliği.. Nitekim, altılı masada sonuc getirici hamlelerin çıkmamasındaki kısırlıkta, bu belirsizlik!.. Ne diyordu Selahattin Demirtaş, utanıyorum sizin bu hal-i durumunuza10 milyon seçmeni, üzüyorsunuz.. çünkü herkes bu kulvarda siyasetin aslanı(!) kesilmenin gayretiyle, şeytani hesapların peşinde koşuyor.. Nereye varılır bilmem ama bu gidişle tak sepeti koluna, herkes kendi yoluna? Yoksa, Karamollaoğlu suskunluk içerisinde tek dillendirdiği şart; 3üncü bir ittifak çıkışı olmazdı?!.. Gördü ki; masadan cacık olmaz!
***
Diyeceksiniz ki; üçüncü ittifaktan ne çıkabilir?!.. Reislik zor.. Ama Parlamentoya girme noktasında; bir ışık olabilir!.. Tabi o zaman da, yüzde 7 barajını aşabilmenin formülü gerek.. Birebir aşmaları ne mümkün?!.. Tek şart, başka bir partinin çatısı altında, listesinden seçime girmek!.. Bu da, üç parti için de sıkıntı yaratıcı.. Bir parti, iki parti genel başkanlığı; kişisel ve tüzel yönde kendini inkara* kadar götürür.. Seçmenin hal-i duruma göstereceği reflekste güvenliksiz olmaz mı?!
***
Gel gelelim; sisteme dair beyanlarına!.. Ki ittifak ettikleri tek nokta bu.. Ama dedikleri ne? Güçlendirilmiş Parlamenter sistem Her ne ise, nasıl bir sistemse.. O da bilinmez bir denklem olduğu gibi; halktaki karşılığı güvensiz ve içi boş tabiri caizse havanda su dövme!.. Somut bir seçim vaatı yok.. Bu konuya kaç yazımda değinerek, merhaleleri aktardım.. Bir daha ifade etmekte yarar var ki; siyasetin aslanları(!) kükremeleri diş göstermekten öte değil..
***
Şöyle ki.. İlk önce 2023 seçimlerinde sat-ı muhteremler hem 400 milletvekili, hem de Cumhurbaşkanlığını kazanmaları lazım!.? Ki Cumhurbaşkanı da, emirleri olmalı ki, görevi bırak, istifa et denildiğinde hemen efendim diyebilecek biri olmalı.. Parlamenter ve Külliyedeki zat; sistem değişikliğinde hem fikir olarak, sine-i millete gitme kararı alacaklar.. Burdaki ilk adım da, sistem değişikliğini referanduma götürmek.. Öyle ya, sistemi halk değiştirmişti, dönüşü de halk yapacak.. Peki, millet buna rıza gösterecek ki?!.. Yani seçim üzerine seçim, kabulu mümkün mü!
***
Özeti, ülkenin ve milletin cebinden koca bir beş yılın boşa gitmesi demektir!.. Düşünüyorum bugünkü oy tercih oranlarında, dedikleri gibi parlamenter sistemde olunsa, vaziyet kimi iktidar yapar.. Hiç kuşkusuz ki, AK Partiyi yapar.. Ve ömrü billah iktidar olur.. Yüzde 38lerdeki oy potansiyeliyle.. Sonuç itibariyle söylenecek tek bir söz vardır.. O da, siyaset arenasındaki çakma siyaset aslanlarının niyetleri, hedefleri, istek ve arzuları nettir; ülkenin ve milletin akıbetini bozmak..
***
ADAYLIK YERLERDE!
Muhalif kesimden yükselen cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili isimler, hakikatten akla ziyan, bir hal almaya başladı.. Hiç bir dönemde, bu kadar yerlerle, paspal, hale gelmemiştir.. Öyle ki, piyasada limon kalmadı, vaziyeti sulandırmaya.. Yazılı ve görsel basının bir kesimi ve kerameti kendinden menkul bazı şahsiyetler iki yönlü; ihtirasları akıllarının önüne geçmiş
***
Her dönemin, ısıtılan ismi!.. İlhan Kesici.. Yanında bir de, Abdullatif Şener.. Zülfü Livanelide var.. Yılmaz Büyükerşen.. Şimdiler de Cem Uzan.. Bi kaldı, Bülent Ersoy, sahne alsın!.. Anlayacağınız; laf olsun, torba dolsun, bizim muhalefet işkembeden atsın, medyamız da manşetleriyle, yuvarlanıp dursun!.. Geldi gelecek diye!..
***
Sahi ya, Kemal bey aday mı!?.. Ekrem bey.. Peki Mansur Yavaş.. Onlardan kesinleşen olmadığına göre; Ali Babacana dikkat, her an pat diye, ben adayım diyebilir.. Akşenerin siyasetteki aslanı Uysalda şartlar noktasında, ben niye adam olmuyorum gibisinden, okkalı soru sorup, karşınıza dikilirse, şaşmayın!.. Sizce
***
GÜNÜN SÖZÜ
Hiç kimse intikam peşinde koşmamalı, sadece adaleti aramalıdır. çünkü intikam sonu olmayan kötülüklerin de kapısını açar. Geçmişi unutmayın ama onunla da yaşamayın.
Failed to load the video