Diyarbekirliler…
7'den, 70'ine hepsi.
İstisnalar hariç…
Kaygılı..
Endişeli..
Sessiz öfkeye sahip.
Karamsar..
Cevap aranan tek soru var?..
O da şu…
"Sonumuz ne olacak"
***
Net ifade edeyim!
Halk…
Psikolojik olarak; tarumar olmuş.
Çökmüş…
Yüzler gülmüyor.. Hayattan aldığı "tat" yok..
Küskün...
9 günlük bayram süresi dahi kifayet etmedi..
"Huzurlu" bir ortam getirmedi..
***
Çünkü!
Bayram'da bile; terör ve şiddet yaşandı..
Ölümler..
Öldürmeler.. Bombalar.. Mayınlar.. Operasyonlar..
Yani vaziyet!
Zıvanadan çıkmış bir hal, noktasında…
90'ların ötesi!
***
Kim ne der bilmem?
Nasıl yorumlar da, kendine has.
Ama!
Diyarbekirlilerin..
Ki bölge genelinde; Kürtlerin büyük çoğunluğu…
YDG-H'nin; "eylemlerini" tasvip etmiyor.
Tepkili..
***
Özellikle..
Hendek siyasetini..
Kanton bölge yaratma fikriyatını benimsemiyor..
Aynı minvalde..
Çatışmaları da.. Polis ve askerin ölümünü de..
Yeter diyor..
Artık benim için; "öldürme/ölme" diyor..
***
Özerklik.. Öz Yönetim..
Ya da; federatif..
Farklı bir yönetim anlayışına da..
Bölge insanı; "hazır değil"..
Ve yaklaşımda imtina ediyor..
Hele ki..
Devlet "otoritesinin" yıkılmasına dair "silahı öne çıkaran" söylem ve eylemlere, gergin..
***
Varsa çözüm..
Yerinin; "Meclis" olduğunu..
Ve; tartışmanın da, müzakerenin de "siyasi zeminde" olması gerektiğini söylüyor..
Yani; "silah değil" siyaset konuşsun…
Ne güzel; "çözüm süreci" işliyordu..
Şimdi çözümsüzlük konuşuluyor..
***
NE KADAR DA SEVİNMİŞTİK?
Melikahmetten!
Esnaf İzzet'in ifadesiyle..
İnanmıştık..
Artık çözüm olacak.. Silahlar susacak..
Kan akmayacak..
Kürtler de; "haklarına" kavuşacak, tanınacak..
Türkiye'de bize inanacak diye..
***
Bunun için de..
Herkes..
Ki Türkiye'nin diğer bölgelerindeki; Kürt olmayanlar da.
"Ateş'in sönmesi için.."
Canla-başla, 7 Haziran'da, HDP'ye çalıştı.. Oy verdi..
80 Milletvekili çıkarıldı..
Sevindik.. Sevindiler.. Oh be dedik..
***
Ama!
Görüldüğü gibi..
Tam aksine..
Kan ve gözyaşına boğulduk ki; 90'ları arar hale geldik?
Kimse..
PKK'nın şiddetli bir şekilde "silaha sarılmasına?"
Şehre inmesine..
Doğrusu "anlam" veremediği gibi; derinden derine de "intihar mı" ediyor deniliyor?
***
Evet, halktaki soru şu?
Şimdi ne olacak?
Tarih gösteriyor ki..
"Silah ve çatışma" hiç bir meseleyi çözmüş değil…
PKK'nin gelinen zamana göre "tavrı da" çözüm değil..
***
Eeee!
Siyaseti de "çözüm mekanizmasından" çıkarırsak..
O zaman!
Buyurun.
Birileri; "alternatif" bir çözüm yolu ortaya koysun..
O da yok..
Devlet mekanizması da!
Şu an güvenlik endeksli reflekse "mevzuya" binmiş durumda..
***
BEDEL ÖDEYEN HEP BÖLGE İNSANI?
Geriliyoruz!
Gerdiriliyoruz...
Vahim bir aksiyonla kayıplar yaşıyoruz..
İş yok.. Aş yok..
Turizm mi?
Yatırımlar mı?
Sanayi mi?
Dibe vurmuş durumda..
Esnaf kan ağlıyor..
İşçi ve memur sokağa çıkamaz oldu..
Mesai bitti mi; "eve kapanıyor?"
***
Halk…
Artık hendekler öz yönetim asayişi yüzünden "il içerisinde" göçer oldu..
Sur ilçesinde..
Yüzlerce aile.. Evini-barkını terk edip; "yakınlarının" yanına göç etmiş durumda..
Satılık ev sayısı arttı..
Silvan için.. Denilen şu; "Farqin virane olmuş?" Kimse; kalmadı?
Keza Bismil de aynı şekilde.
***
Ve bu hızla..
Bölgenin diğer il ve ilçelerine yayılıyor..
Acaba..
PKK'nin de istediği bu mu?
Şehirler.. İlçeler.. Mahalleler..
"İnsansızlaşsın mı?"
Ki "mücadele" alanı genişlesin diye mi?
***
KİMSE SEÇİMİ KONUŞMUYOR?
Düşünün!
Çözüm sürecinin "paydaşlarını!"
Şu an…
Düşman cephesinde; "birbiriyle" savaşıyor.
HDP ne diyor?
Erdoğan "gitsin, ne olursa olsun?"
Kürt siyaseti; bu noktada işliyor..
***
AK Parti!
Cumhurbaşkanı.
Aksi cephede; HDP'ye yükleniyor..
Yani taraflar ölçeğinde tabanda duygusal kırılma var..
Bağlar koparılmasın..
Yoksa!
Tüm siyasi akımlar devre dışı kalır ki.
O zaman "maazallah" sonumuz, vahim olur.
***
Bakınız!
1 Kasım'a bir ay gibi kısa süre kaldı..
Ne Güneydoğu..
Ne de Diyarbekir'in gündeminde; "Erken seçim" yok..
Gündem!
Tamamen şiddet ve terör odaklı..
***
Kimse;
HDP'de, AK Parti'de, CHP'de..
Veya diğer partiler de..
Kim aday..
Kim aday olmadı konuşmuyor..
Kimse, Hüda-Par'ın seçimden neden feragat ettiğini..
***
Belirsizlik..
Çok kötü ve tehlikeli bir seyri gösteriyor..
Ama!
Ahalinin sandıkta ne diyeceğini biliyorum..
Çünkü sessiz bir çoğunluk..
Öfkenin ve endişelerin, duygu kırılmasıyla "yetti" diyecek?
***
Tabi..
Bunu sandığa giderek mi gösterecek?
Yoksa..
Sandığı boykot ederek mi, gösterecek?
Onu..
1 Kasım sabahı göreceğiz..
Lakin..
Bu seyir "ülkeye" seçim yaptırma imkanı verirse..
Sizce!
BİRAZ DA ANKET HARMANI..
Öyle ya..
1 Kasım'da; kim ne alacak?
14 Araştırma şirketi..
Peş peşe anketler yayınladı..
Peki, hepsinin "ortak" sonucu neyi ifade ediyor?
***
Ak Parti birinci..
Ama yüzdelik kaç?
En yüksek oy oranı yüzde 44.2 ile ANAR-Denge-GENAR-Pollmark anketinde gözüküyor..
En düşük oy oranı ise yüzde 38.2 ile SONAR anketinde çıktı.
Parti'deki kayıp Kürt politikasına bağlanılıyor..
***
Aynı minvalde..
Artan şiddet ve terör olaylarıyla; HDP'de nasıl bir etki yaratıyor sorusuna gelince??
Genel itibariyle baraj sıkıntısı gözükmüyor..
Zaten bu korku aşıldı..
Ama oy trendinde; "git-geller" yok değil.. Var?
HDP oy oranının en yüksek olduğu anket yüzde 14.58 ile AKAM tarafından yayınlanırken..
En düşük oy oranı yüzde 11.7 ile Andy-R anketinde çıktı.
***
MHP'de kıpırdama var..
Ancak..
7 Haziran sonrası, sergilediği siyasi tutumla, dikkat çeken CHP..
Tüm anketlerde..
2 ila 4 arasında bir puan artışı var..
Fazlası da sürpriz görünmüyor..
Sonuç derseniz; "ortada" dönen yüzde 8 oranındaki bir oy..
Partileri bu oran "yanlarına çekerse" sürprizler çok olur..