Malum.

Yerel seçimler yaklaştı

Yerel iktidar.

Bu süreç içerisinde, daha bir aktifleşir.

Özellikle, "projeler ve yatırımlar" noktasında.

30 Mart'ta kadar; "Allah ne verdiyse".

Pazara çıkarılır ki, teveccüh görsün.

***

Eee.

Yerel de, BDP Diyarbakır'da iktidar.

Ki üçüncü dönemdir.

Yani, "Ustalık" dönemini geride bıraktı.

Tecrübe konuşur.

İşte bu tecrübe.

Dün, "Toplu Temel Atma/Açılış" töreniyle, kendini gösterdi.

***

Yer.

Diyarbakır'ı bilen bilir.

Eski, Zirai Donatım Yeri.

Yenişehir.

Diğer bir adres tarifiyle, İş-Kur karşısı.

Tören alanı burası.

Kültür ve Kongre Merkezi'nin "temeli" atılırken, İtfaiye Hizmet Binası'nın da açılışı yapıldı.

***

Dağıtılan, broşürde çok yapıdan söz ediliyor.

Ki, DİSKİ'nin 9 projesi var.

Tarihi Anzele'nin gün yüzüne; "Park alanıyla" çıkarılması.

Mardinkapı Parkı.

Mezopotamya Ormanı.

Şehir için, "büyük eksiklik" olan otopark.

Bunla alakalı, eski Doğum Hastanesi "çok katlı otopark" olarak yapılıyor.

***

Anlayacağınız!

BDP.

Bu Dönem yerel seçime, "hizmeti" öne çıkararak konuşacak.

Siyasi söylem.

Kürt sorunuyla alakalı, "süreçten" çok, yerelde, hizmet projeleriyle koşuşturacak.

Bu da, doğru olanı olsa gerek.

***

çünkü.

Diyarbakır bu noktada, "hayli" zaman kaybettiği gibi, hizmet alanında "geri" kaldı.

Atağa geçmeli.

Bunu da, "kentin" tüm dinamikleriyle.

Bileşen bir yapıyla, "hayata" geçirmesi gerekiyor.

Ayrı-gayri, yapılmadan.

Zaten, "Amed'in" hayatı, "Amedli'nin" birlikteliğinden geçiyor.

Yoksa "hastalıklı bir hayat" olur.

***

Evet.

Tören alanındayız.

Davetliyiz.

Sayın Osman Baydemir'in davetiyle.

Ki tören alanı hemen caddenin karşı.

Merkez büromuzla, 78 metre mesafeli.

Alan, kalabalık.

BDP'nin "tüm kurmayları" hazır.

Selahattin Demirtaş dhil...

***

Öyle alışık bir protokol dizaynı yok.

Dağınık.

Kaynaşma ve diyalog açısından, önemli.

Biz de, bir kenarda izlemeye geçtik.

Yanımda, DİSKİ Genel Müdürü Yaşar Sarı.

Malum bir süre önce, cezaevinden çıktı.

KCK'dan alınmıştı.

Şahs-i bazda tanıdığım bildiğim bir sima.

Ki KCK'dan halen tutuklu olan birçok kişi gibi, "onunda" suçsuz yere yattığına, gözaltına alındığına inananlardanım.

***

Tören öncesi!

Hasb-i hal ediyoruz, kurumsal ölçekte ne var ne yok diye?

Hal-i hazırda, 9 proje var.

Ve bunların büyük bölümü, "kendi" bütçeleriyle hayata geçirilen proje.

2013 yılı hesabıyla, 100 milyon lira.

Şu sözü önemliydi Sayın Sarı'nın.

Artık;

Susan bir Amed halkı yok!

Hizmet istiyor, hizmeti sorguluyor.

Bu da doğrusu bizim için "oto-kontrol" ve yeni projelerin, hayata geçirilmesinde, "kamçı" görevini alıyor.

***

Tören programının, seyrine dönersek!

İlk konuşan.

Genel Sekreter Fahrettin çağdaş.

Projeleri.

Maddiyat yönünü.

Ve tabi ki, kentte kazandıracak "modern-çağdaş" yaşam, kalitesinden, söz etti.

***

Sonra!

Sunucunun "Kürtçe" anonsuyla.

Amed'in.

İddialı bir ifadeyle, 31 Mart'ta "Ruhanın yani Urfa'nın; Belediye Başkanı Osman Baydemir kürsüde.

Göz-göze geliyoruz.

Selamı vererek, "veda" içeren bir konuşma yapıyor.

Kimi yerde Kürtçe kimi yerde Türkçe!

***

Baydemir'i.

Belediye Başkanlıkları döneminde değil.

İHD başkanı.

Daha evveliyatıyla, Avukatlığa başladığı tarihten itibaren, takip ettiğim biri.

Samimi.

Sevecen.

Ve Sempatik, ama "iyi düşünün", iyi de bir hatip!

Lider vasfına sahip.

***

Uzun bir konuşma yaptı!

10 yıllık, iki dönem içeren, Belediye Başkanlık döneminin bir ölçüde "analizini" yaptı.

Sevabıyla- günahlarıyla.

Şu sözü çok değer içerendi.

Allahıma şükürler olsun ki!

Başkanlık dönemimde; "yolsuzluk ve rüşvetle" gündeme gelmedik.

Bu da bize onurdur, şereftir, davaya sadakatimizdir."

***

Baydemir!

Konuşmasında, "medya baskısına da " değindi.

Bu ifadeye, odaklı konuşurken.

Yine göz göze geliyoruz!

çünkü 10 yıllık belediye başkanlığı döneminde kendisiyle "çok konuştuk, çok şey ifade ettik."

Gerek, haber gerekse köşemdeki yorumlar noktasında.

Pozitif-negatif!

***

Şu sözü!

Hem duygulandırdı.

Hem de, davetliler gibi beni de, güldürdü!

Vallahi!

Gazeteci dostumu çok kez aramışım.

Yazdığından, söylediğinden dolayı.

Teşekkür etmişim!

"Eline" sağlık, sen yazmasaydın, ben "öğrenmezdim".

Tabi bunu derken, Başbakan'a gönderme yapıyordu.

***

Baydemir.

Medya ilişkisinde, hakikatten "halisti".

Doğruya doğru.

Yanlışa da "yanlış" diyen biriydi.

Tepkisi.

Kin güden bir zihniyet "taşımadığı" gibi fikri takibe sahipti.

Özellikle!

Yazılan bir haberin, "sonucunu" isterdi.

Bu noktada!

En çok koşturan da, "Basın Müdürü İrfan'dı." sanırım!

***

Aslında!

Baydemir, uzun konuşmasında çok şeyden söz etti.

Veda konuşmasıydı.

Amed ve Ruha'yı.

Yani Şanlıurfa ile Diyarbakır'ı bir kıyaslaması oldu.

Özellikle; "kentsel gelişim" açısından!

Diyarbakırda, bahçeli-havuzlu villanın kirası, bin 500 lira.

Şanlıurfa'da, Karaköprü'de bir dairenin kirası bin 500 lira.

Kıyaslayın!

***

Evet.

Baydemir bakalım Ruhada ne yapacak?

Doğrusu.

Şans yüzdeliği noktasında, "umutsuzluk" yok deniliyor.

Nitekim!

Büyüktimur'la gündem programında bu konuyu, önceki gece konuştuk.

Sayın Hüseyin Şeyhanlıoğlu anlattı.

Ruha'da, 'dengeler" değişebilir!

***

Baydemir-Ekinci çekişmesi.

Bölgedeki feodalite.

Son siyasi dizayn, Baydemir'e "artılar" sağlayabilir.

Yani, Baydemir Ruha'da, şansız değil.

31 Mart'ta göreceğiz.

Veda sözü değil, çünkü daha çok görüşüp-konuşacağız.

Diyeceğim; yolu açık olsun.

***

Selahattin Demirtaş konuşuyor.

Uzun uzun!

Gündemin siyasi mevzularına odaklı.

Onun da şu ifadesi öne çıktı.

Hükümet dhil.

Belediyeler.

Siyasiler "yolsuzluklarla" gündemde, cezaevinde.

Şükürler ki.

Biz "siyasi düşüncelerimizden" dolayı, gündemdeyiz, cezaevindeyiz."

***

Törende;

Büyükşehir Belediyesi Eş Başkan Adayları konuşmadı.

Ne Gültan Kışanak.

Ne de Fırat Anlı.

Dikkatimi çekti, neden konuşturulmadı?

Muhtemelen.

YSK'nın "yasak" döneminden olsa gerek.

***

Tabi.

Tören alanı içerisinde bu gelişmeler.

Bu izlenimler sadece olmadı.

Önemli bir nokta vurgusu da oldu.

Şöyle ki.

Ticaret Borsası Başkanı Abdurrahman Bal.

Yardımcısı Şehmus Ayhan.

Esnaf ve Sanatkrlar Odası Birliği Başkanı Alican Ebedinoğlu.

Yan yana geldik.

Derken Fahrettin çağdaş'ta geldi.

Söz, "kent imarından" açılırken konu Stadyuma geldi.

***

Malum.

Bir süredir şehrin gündeminde.

Stadyum, TOKİ'de.

TOKİ burası için; "Konut alanı, iş merkezi ve AVM" olması yönünde proje hazırladı.

Yerel gündem 21.

Ve Bazı STK'ların bu konuda, "karşı duruşları" var.

Burası, Sosyal donatılı yeşil bir alan olsun, deniliyor?

***

Haklı bir tepki.

Doğru bir tespit.

Şöyle ki.

Yenişehir ilçesi "yeşil alan" açısından, şehrin "Suriçi" ilçesinden sonra en fakir bölgesi.

Stadyum'un yeri.

"Beton yapıya" dönüşürse, vay şehrin haline.

Körelir.

Hem trafik, hem günlük yaşam.

Hem de, tabiatın doğal hava sirkülasyonu açısından.

çekilmez olur.

***

İşte bu noktada bir öneri gelişti.

Bileşenler.

Odaların da desteğiyle.

Yerel yönetim.

Mülki amir istişaresiyle; "heyet" marifetiyle konu Ankara'ya iletilsin.

çevre ve Şehircilik Bakanlığı.

Başbakan Yardımcıları.

Ve Başbakan'a kadar; "mevzu" aktarılıp, çözüm bulunsun.

Yoksa.

Yenişehir'in tabi ki Suriçi için de.

Tabiri caizse; "nefes" borusuna tapa vurulmuş olacak ki.

Maazallah.

İki ilçede de yaşam; "yaşanılmaz" olur.

**

Evet.

Dünkü törenden;

Aktaracağım izlenim ve yapılan sohbet muhtevası ilerisini için; ortaya konulan hedefler özetle böyle.

Bakalım; AK Parti.

Merkezi iktidar Diyarbakır için "toplu projeleri" ne olacak?

Gelen bilgilere göre.

Hummalı bir hazırlık var.

Eee.

Ne diyelim seçim atmosferine girmişiz.

Bu dönemde ne yapıldıysa yapıldı.

Sonrası, "iş bitti" hesabı ve siyaseti olduğu için, "ha gayret" diyelim.