Kılıçdaroğlu'na yönelik "suikast" girişimi!…
Cevap aranan soru…
PKK…
Neden "Kılıçdaroğlu'nu" öldürmek istedi?
Hedef neydi?
Kaf dağını aşmaya gerek yok; yanıt çok basit…
***
Her şey…
15 Temmuz "öncesi ve sonrasında" saklı…
Hedef neydi?
Demokrasiyi sekteye uğratmak…
Kaos ortamını yaratmak…
Türkiye'yi "mezhep" üzerinden; iç savaşa sürüklemek…
***
Çünkü "FETÖ" ihaneti akamete uğradı.
Alçaklık "halleri" tükendi..
Köşeye sıkıştılar..
Çıkış kulvarı yaratabilmek için; "işbirlikçileri" harekete geçirdiler..
PKK'nın "saldırılarını" artırması da bu minvaldedir..
***
Üst akıl..
Eldeki maşalar…
Türkiye'yi "yaşanılmaz" kılma noktasında.
Yönetilmez duruma getirme, noktasında..
Demokrasiyi,
Özgürlükleri,
İnsan haklarını prangalama noktasında "her türlü" melaneti, mubah görürler…
***
Kılıçdaroğlu'da..
Ana muhalefet partinin lideri olduğu için..
Ulusal..
Ve uluslararası arenada "ses getiren!"
Kurtları harekete geçiren..
Sokakları "ateşe" verebilecek en bulunmaz hedeftir..
Birincisi bu...
***
Dedik ya!
15 Temmuz öncesi ve sonrası!
Sonrasına bakalım…
7 Haziran seçimleri..
1 Kasım seçim sonuçları..
Ve tabi ki, "hendek-barikat" siyaseti/terörü!
***
Bu tarihler içerisinde…
CHP ve HDP "ittifak" içerisinde, kan-kaydı!
İktidarı zayıf düşürmek adına..
Tabiri caizse…
Her türlü faaliyet ve organizasyona "gözü kapalı" ikili imza atılıyordu..
***
Güneydoğu'da…
Tabela partisi haline gelen, CHP'nin bayrağını..
Ki Hakkâri’de gördük…
HDP'liler…
PKK'nın izniyle; "CHP bayrağını sallıyordu, mitinge ev sahipliği yapılıyordu."
***
Kılıçdaroğlu'nun şu sözü hala hafızalarda..
Hendeğin..
Barikatın arkasındaki; PKK'lılara yaptığı çağrı..
"Arkadaşlar" diye hitabı!
7 Haziran'da; "hükümetin kurulmaması" için; her türlü ittifaka kapıları kapatmaları!
***
Bugüne gelirsek…
Yollar ayrıldı…
Kılıçdaroğlu 15 Temmuz'daki "şer ittifakı" gördü..
"Darbeye" hayır diyerek, meydana indi…
"Sivil iradenin" yanındayım dedi…
***
FETÖ ne ise..
DAEŞ ne ise..
PKK'da "benim için" aynıdır; terör örgütüdür dedi.
Tepkilere..
Parti içerisindeki eleştirilere rağmen!
Yenikapı Mitingine katıldı…
***
Darbeye karşı…
"Demokrasi mitinglerinin" destekçisi oldu..
Asla ve katta..
Gitmeyeceğini beyan ettiği; "Külliye'ye" çıktı.
Erdoğan'la.
Başbakan Yıldırımla; "birlikte" resim verdi…
Liderler zirvesiyle; "milli meselelere" odaklandı.
***
Genel itibariyle!
Kılıçdaroğlu…
Ana muhalefetin bugüne kadar yapmadığı; "milli politikayı" hayata geçirdi…
"Terörün" bitmesi için…
Hükümete her türlü desteğe koşulsuz hazırız noktasına geldi…
***
Ki son olarak…
Suriye'ye yönelik; "sınır ötesi" harekâta arka çıkması…
İşte tüm bunları yan yana koyduğumuzda..
Artı-eksiler ikmalinden sonra..
Çıkan sonuç…
Kılıçdaroğlu'nun, neden PKK tarafından "öldürülmek" istendiğini ortaya koymaktadır…
***
Bu saldırıyı; birileri farklı okusa da!
Şu bir hakikattir ki..
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı öldüremeyenler Kılıçdaroğlu'nu öldürmek istemiştir.
Akıl aynı akıldır..
Kılıçdaroğlu'na suikast girişiminin arkasındaki hesap budur işte.
***
Onun için diyorum ki; 15 Temmuz'da oluşan "birliktelik ruhunu" çok çabuk, harcayıp bitiremez..
Toplumda oluşan dayanışma..
Demokrasiye sahiplenme..
Milli mutabakat fikriyatı, saldırılarla zayıflamıyor..
Bilakis aksi noktada; "daha bir güçleniyor"
***
Kılıçdaroğlu'nun saldırısı sonrasında!
"Aynı bilinci" gördük..
Ulusal dayanışma..
"Suikastta" gösterilen tepki; "verilen" mesajlar..
Parti liderlerinin; "birlikteyiz; biriz" beyanları…
Milli bir ruh!
***
Hiç kuşkusuz ki!…
Kaos üreten terör ve terörist faaliyetler..
Türkiye açısından..
Artık "ulusal ve milli bir sorun" haline gelmiştir..
Elbette ki, üstesinden gelmek..
Soruna çözüm bulmakta; "milli mücadeleyle" mümkün..
***
İşte terörün de..
Teröristlerin de..
Üst aklında..
Uluslararası işbirlikçilerin de tek hedefi var.
"Oluşan milli dayanışma ruhunu" baltalayabilmek..
Ayrıştırarak; "bölüp-parçalamaktır."
***
Sonuç itibariyle..
PKK…
Neden "Kılıçdaroğlu'nu" öldürmek istedi?
Hedef neydi sorusunun, yanıtı böyle!
Sizce…
***
HDP'NİN TAVRI ÖNEMLİ!…
Pek tabi ki; hadiseden sonra gözler HDP'de!
Vaziyeti..
Kendi içinde; "nasıl" değerlendirip, sonuç çıkaracak?
Birçok kişi gibi…
Benim ana beklentim; "ders-i ibret" almasıdır…
***
HDP.. Ve yönetim kadrosu..
Saldırıyı "kınamakla" yetinmemeli/kalmamalı..
Öncelikle; "şapkasını" önüne koymalı..
Terörü..
Şiddeti..
Silahla hak arayışını..
Çözüm bulma gayretinin; "gaflet ve delalet" olduğunu haykırmalı..
***
En geniş alanda..
Parti tabanın haykırışıyla; "dillendirmeli"
Siyaseten; "dik" durmalı…
Ki "terörü ideolojik" olarak, vicdanlarda, zihinlerde "mahkûm" edebilsin…
Yani sivil bir cesaret ortaya koymalı…
Çünkü gelinen aşama; "Kürtler açısından" hiç bir hayır ihtiva etmemekle beraber…
Hep; "kan ve gözyaşı" getirmektedir…
***
Bölgede "teröre" karşı yükselen tepki seslerine!
"Huzur" mitinglerine…
61 imzalı; "PKK şiddetten vazgeç" çağrısına…
7'den 70'e herkesin "Şiddet, terör bitsin.. Êdî bese" seslenişine…
Kulak verilmeli…
Dikkate alınmalı; "siyaseten" savunulmalı..