El hak, doğru söze laf ne hacet? Ki tescilli bir vecize söz.. Boşuna söylenmiş değil.. Tarihsel geçmişe sahiptir.. Şimdi biz de buradan sesleniyoruz şu Riyad Suikastinin faili zat-ı muhteremlere!!!

***

Ey Ali Koç.. Ey Dursun Özbek.. Ey Mehmet Büyükekşi.. Neden bu kadar derin bir sükut kesilmişliğiniz var?.. Deyin hele, suskunluğunuz, ketumluğunuz neden?.. Niye samimiyet karinesi içerisinde, iki kelam etmiyorsunuz biz büyük bir halt ettik diye?!..

***

Tamahkar olduğunuzu biliyoruz!.. Parayı cebe indirmede de, mahirsiniz.. Özünüzde cepte akrep olanlardan olduğunuza da vakıfız.. Futbolun ruh dünyasında büyüyenlerdensiniz.. Kaide, kural, yönetmenliklerin hepsinden haberdarsınız

Ulusal ve uluslararası müsabakalara da yabancı değilsiniz?

***

Yani, maşallahınız var(!!).. Şimdi tüm bunlara rağmen neden son dakika manevrasıyla işi yokuşa sürdünüz.. Sonra da, büyük bir mağduriyet yaşamış, haksızlığa uğramış, hukuk tanınmazlık yaşamış algısı üretimiyle, çıkıp geldiniz?.. O günden bugüne, suskunsunuz?

***

Ettiğiniz halt, kırdığınız pot, devirdiğiniz şamdanın üzerinden koparılan fırtınaya da bakmıyorsunuz?.. Buna da dair ettiğiniz bir laf yok.. Lakin, hadise üzerinden siyaset devşiren devşirene?.. Ateşi körükleyen körükleyene.. Ne Arapların Atatürk düşmanlığı kaldı, ne de Türk Bayrağı alerjisi?..

***

Ne Fenerbahçe, ne Galatasaray!.? Ne de Atatürk hassasiyeti.. Kimi övüyor, kimi yeriyor? Ortalık serseri mayına dönmüş halde?. Ki bazı azgınlar, şuursuzlar hızını almayarak, İslami kutsallara hakaret ediyorlar?.. Öyle ki, dini değerlerin karşısına Atatürkü koyar oldular? Din ile laiklik çekişmesi!..

***

Bir de sosyal medyada koparılan fırtınalar, bağnazca ifadeler, ahlaki olmayan, söylem, eylemler ve montajlamalar!.. Denir ya allah akıl ihsan versin?.. Kabenin üzerine Atatürk resmini koyup oturanların paylaşımları?. Yani iş zıvanadan çıktı?.. Dizginleyen yok!..

***

Önceki gün de yazdım!.. Ne bu şimdi başlığı altında.. Ki, Uluslararası Futbol Birliği (İFAD) tarafından belirlenen, 2022-2023 Oyun Kuralları Yönetmeliğinin Kural 4 başlığı altındaki, 5inci maddesini, buraya almıştım..

***

Bu maddede, ne Fenerbahçenin ne de Galatasarayın talep ettiği slogana izin var.? Ne de, Atatürkün formalarda resminin yer almasına, dair izin var?..

***

Kuralların özeti

Kullanılan ekipmanlarda herhangi bir politik, dini veya kişisel slogan, beyan veya resim olamaz denilmektedir. Bu kural, forma altına giyilen ekipman için de geçerlidir.

Prensipler kısmında ise;

Oyuncular, yedek oyuncular ve değiştirilmiş oyuncular tarafından giyilmiş bütün ekipmanlara, (kıyafetler dahil) uygulanır. denilmektedir.

Aynı maddenin devamında, Resmi müsabaka isminin bir parçası olmadığı sürece sağ veya ölü birisinin sözleri de bu kapsam içindedir.

***

Her şey bu kadar aleni ve açık iken, olup bitenin izahı nedir?.. Elbette ki, beceriksizliktir.. Elbette ki siyasal iktidara ve uluslararası ilişkilere yönelik; itibar suikastıdır?.. Kaldı ki, Riyadda maçın oynanmasını öneren, Ali Koç! Bir Fenerbahçeli olarak, bu işte kirli siyaset anlayışı var?.. İş masum değil..

***

4 milyon doları sözüm ona kırmızı çizgilerle elinin kenarıyla ittiğini söyleyen Ali Koça sormak gerekmez mi?.. İyi de.. Türkiye Cumhuriyetinin 100üncü yılında yapılacak bir maçı, neden ülkenin 81 İlinden herhangi birinde, oynatma kararı almadınız?..

***

İşte, Diyarbakır.. Saha müsait, Uluslararası maçlara açık.. Ter-u taze, daha bir kaç yıl oldu, müsabakalara açılalı.. Kadim şehrin talibidir, buyrun gelin maçı burda oynayın!.. Ama yok.. çünkü niyet halis değil, siyasi ve ideolojik fırtına koparmaktır!

***

Kaldı ki, bu milletin Atatürkle alıp veremediği yok!.. Bir tek sorguladığı nokta, Atatürk üzerinde, yaratılmak istenilen vesayettir!.. Onadır, karşı gelişi.. Ne diyor Cumhurbaşkanı Erdoğan, futbolu siyasete karıştırmayın derken, Cumhuriyet 85 milyonun yani hepimizin ortak değeri ve kazanımıdır? Yine, Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyetinin banisidir, kurucusudur. Sırf bu nedenle bile saygıyı hak etmiştir.

***

Bir ayrıntı da, Katar yerine Suudi Arabistan tercihi de Ali Koçtan!.. Netice itibariyle, bu suskunluğun, ketumlaşmanın tek nedeni; fail olmalarıdır?. Boşuna söylemedik, sükut ikrardan geliyor.. Atatürkü tekellerine alanlar, siyasetten istismar edenler, İktidarı sandıkta al aşağı edemeyenler, Riyad üzerinden iç siyaseti dizayn etme gayreti, beyhudedir!

***

Psikiyatrik bir analizdir!? Denir ki, ırkçılığın altında bilinmelidir ki kendinde nefretin yattığı.. İşte bu güruh kesimin mantığa, akla, asgari insani duruş beklemek nafile olduğu gibi, uyarmak da çözüm değil.. Ama toplum olarak bunların tezgahına gelmememiz gerekir.. Böylesine göz göre göre bir ırkçılığa hiçbir alanda ifade hakkı tanınmamalıdır. Arsız azınlığa teslim olmamamız gerekir

***

Ne diyordu, bizim hemşehrimiz Aziz Yıldırım!.. Ki Fenerbahçe kulübünün başından ayrıldıktan sonra; kulüp hep siyasi hadiselerle kendisini gündemleştiriyor?.. Eee Yıldırım, kongrede dikkat çekmişti.. Bi bakın Ali bey futbolla mı, siyasi çıkışlarıyla mı gündemde demişti.. İşte bu lafın altı çok derin!

***

Netice itibariyle!.. Koç, Özbek ve Büyükekşiden hesap sorulmalıdır!.. Gelin ettiğiniz haltın hesabını verinBu sorgulama yapılır mı yapılmaz mı bilmem.. Ama ne olmuş ki deyip geçiştirirsek, önümüzdeki zaman dilimi içerisinde, futbol adına, tribünler adına çok ama çok ırkçı, şoven, faşizan hizipleştirici hadiselerin çok ama çok sancısını çekeriz!.. çünkü, işin içerisine kirli siyaset girmiştir?

***

GÜNÜN SÖZÜ

Bir koltukta iki, üç karpuz taşınmıyor, neticede hepsi heba oluyor.