Dün kaleme almıştım
Ey teşkilat..
Ey Başkan adayları..
Ey vekiller..
Ey troyka
Diyarbakır ahalisine bir Teşekkür borcunuz yok mu?..
Teşekkür etmediniz..
Neden; bu nezaketsizlikte ısrar ediyorsunuz..
Nezaket gösterin..
Zarif ve narin olun..
Bari bu mevzuda, kibirli olmayın..
Burnu Kaf dağındaki hissiyata yenilmeyin..
Yüzde 20 mi?
Size göre yüzde 30 mu?..
Verilen bir oy var?
Partiye gönül veren var?..
Velev ki bir tek oy veren olmasa bile!..
İnsani felsefede; saygı, sevgi ve muhabbet var..
çıkın; ahaliye teşekkür edin..
Ne yazık ki!
Hala da muhataplar saklanmış odalardalar
Aman kimse görmesin...
Suspuslar..
Neyse!..
Dün gün boyu bir çok AK Partili dosttan mesaj aldım!..
İçimizi okuyorsunuz..
Söylemek istediklerimizi söylüyorsunuz..
Sesimiz, gözümüz, kulağımız oldunuz.
Partimize..
Kentimize..
Davamıza ihanetlikler yapılıyor?
Elinize, yüreğinize sağlık!..
Bizi düşünmüşsün..
Hakikati ifade etmişsin..
Bahsettiklerinizin teşekkürü bizim için hiçbir kıymeti harbiyesi yok..
Senin yaptığın teşekkür hepsine bedeldir..
Allah razı olsun..
Sizden de...
***
İBRAHİM LALEYE BRAVO
AK Partinin yüz akı diyorum!
HDPye rağmen..
Partideki küskünlere rağmen..
Ki Saadet Partisine rağmen..
Partinin geçmişteki tahribatına rağmen..
Kayyumun olumsuzluk kriterlerine rağmen
Kendi partisindeki ayak oyunlarına rağmen
İbrahim Lale..
Hepsini eksiden artıya çevirerek, gönülleri kazandı
Küskünleri barıştırdı..
HDPlilerin yüzünü, kendisine çevirdi..
Partideki ihtirasların adresi olan Saadet Partisini de alt etti
Derler ya..
Gece demedi..
Gündüz demedi..
çalıştı, çırpındı, anlattı, konuştu yani insanların kalplerini kazandı..
Yani partinin bir adım önüne geçti..
Neticede; kazandı?
Ümit ederim ki..
AK Partinin Diyarbakırdaki yüz akı olacak Hani
Belediyecilik alanında..
Yerel yönetim anlayışında
Örnek ve gıpta ile bakılacak bir kollektifle icraatlar da bulunacak.
Belediyede çığır açar..
İşte belediyecilik bu deyip, bölge açısından domino taşı yaratır?
Sonuç itibariyle
Bravo Lale..
Helal olsun; İbrahim Lale
***
YSKYA GÜVENİYOR MUSUNUZ?
Ne dersiniz bilmem!
Neyse..
Zaten mevzu bizim güvenip, güvenmememiz değil!
Mevzuu muhataplar
Yani, CHP..
Yani, AK Parti..
İstanbul çıkmazında çıkış güvenliği aranıyor
AK Partiye bakalım..
Parti kurmayları..
Ki Binali Yıldırım dahil ne diyor?
YSKya güveniyoruz
Hele bir sayımlar bitsin..
İtirazlar karara bağlansın
En doğru karar açıklanır..
Niye bu telaş..
CHPye bakıyoruz; ha keza!..
İmamoğlu ne diyor?
Tek güvendiğimiz kurum YSK..
En doğru kararı vereceğine inanıyoruz..
İyi de!..
İki taraf ta YSKya güveniyoruz diyor ise!..
Bu afralar..
Bu tafralar..
Bu trollük..
Sokağı gerdiren..
Sarı yelekliler deyip, korku üretme, hainliği neyin nesi!...
Dahası!..
Dereyi görmeden paçayı sıvama neyin nesi?
Sayım bitmedi
YSK açıklamadı..
Ki mazbata dahi henüz verilmiş değil..
Ama; Ben Belediye Başkanıyım? deniliyor?
Eee; hırs var ya hırs
Boşuna denilmiş söz değil; insanı kör ve zihinsiz yapar!..
Düşün bir de karar kılıcı koltukta oturursa!
Yandım Allah!
***
KİM KAZANIRSA; TARTIŞMALI!
İstanbul için!..
Diyorum ki, YSK ne karar verirse versin..
İster güvenin..
İster kabul edin..
İster kabul etmeyin..
İster bir oyun var deyip durun..
Ama bilesiniz ki; O başkanlık koltuğu hep şaibe altında olacaktır..
Taraflar açısından; işgal edilmiş koltuk denilip durulacak?..
Ta ki; yeni bir seçim yapılana kadar!
***
KANTARIN TOPUZU FENA KAçTI?...
İstanbul için!
Özellikle, AK Parti seçmeninin sarı kart mevzusu!..
Öyle inanıyorum ki!..
Şuan şu düşüncenin girdabında, diz dövüyor
Tıpkı, 7 Haziran 1 Kasım arası..
Şunu diyordur kendine..
Eyvah ki eyvah
Galiba yanlış yaptık
Biraz kantarın topuzunu fena kaçırdık
Vaziyet fena!
***
KABİNE DEĞİŞİYOR
Değişmeli!..
Bir değil..
İki değil..
Ne üç, ne dört, ne de 5
Mevcudiyetin yüzde 70i değişmeli!
Kim derseniz!..
Tarım gitmeli..
Milli Eğitim gitmeli..
Sağlık gitmeli?..
Aile ve Sosyal Politikalar gitmeli?
Maliye gitmeli?..
Gerisini de siz getirin.. çünkü liste uzun olmalı!
Partiyle..
Seçmenle..
Teşkilatla..
Ve bürokrasiyle köprü kurulmayınca; işlevsizlik hasıl olur..
Ki sandıktan çıkan ağır faturanın nedeni; işlevsizliktir..!
***
TARIM
Soğanın..
Domatesin..
Biberin kuyruğuna girdik Mutfak alev topu!..
Yandım anam!
Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana!..Tanzim satış merkezleri..
Ki, 80lerin kuyruğu..
Denilmez mi!..
Sandığı bombalayan mutfaktaki tüptür...
***
EĞİTİM...
Eğitim müfredatı, seküler hayatı motive etti
Sol fikir ağır bastı..
Ders kitapları..
Yardımcı kitaplar..
Karma eğitimdeki; tutarsızlık
Öğrenci öğretmeni..
Öğretmen öğrenciyi, öldürür hale geldi.
Parası olan okur..
Parası olmayan çamurda sürünür..
Devlet okulu üvey evlat..
Özel okul, has çocuk
Toplumu kemiren; eğitimdeki açmaz değil mi?
***
SAĞLIK
Devrim denildi..
İktidarın bel bağladığı en büyük hizmet alanı..
Ama velakin..
Bina var..
Cihaz var..
Ama işleten zihniyet yok.. Hala özel sektör tercihte!..
İlaç fiyatları..
Ameliyat ücreti farklar..
Bıçak parası
Muayene farkları, bedelleri!..
Yani paran varsa; sağlık, yoksa ölü!
Sağlıksız bir ortamın sağlıklı bir neticesi olabilir mi?
***
AİLE
Türkiyede aile müessesesi!..
Batının ve batılın yaldızlı kavramlarına kurban edildi..
Aile korunmalı..
Aile saadeti sağlanmalı..
Eş, çocuk, anne-baba bütünlüğü pamuk ipliği gibi..
Bir kişinin iki dudağı arasında
Ömür boyu nafaka..
Velayetin, zenginlik hali
6284 sayılı yasa
Ailenin ne örfü,
Ne geleneği,
Ne göreneği..
Türkiyenin değerleriyle örtüşmeyen yasa ve mevzuatların, diktası!
Kadın cinayetleri..
Erkek cinayetleri..
Aile cinnetleri, toplu ölümler..
Yani aile bir bütünlük içerisinde; tar-u mar edildi..
***
MALİYE!
İşsizlik, eğitimli ordu haline geldi..
Dün okur yazar idi..
Bugün, üniversiteli işsizler kaldırımda..
Diplomalar; süslü tablo misali duvarda..
İş, aş yok..
Milli gelir arttı deniliyor, bir zümre kazanıyor..
Zengini zengin..
Fakiri fakir
Döviz.. kur olarak; kurşun gibi saplanıyor?
İşçi kadroları..
Memur kadroları..
Emeklinin hali
Asgari ücretli ise; ölmeden yaşıyor misali!
***
GERİSİ
Tüm bunların ardından; gerisini siz konuşun..
Biliyorum..
Diyeceksiniz ki, konuştuk..
31 Martta sarı kartı gösterdik..
Mahalli seçimler idi..
Ama kendileri; genel seçim atmosferine soktu..
Biz de; yol yakınken içimizi dökelim? dedik..
Belki, ilerisi için ders- i ibret ihtiva eder
Sandık en iyi sille aracıdır
Aynen de öyle
Ey iktidar arkandayız..
Ey reis seni sahipsiz bırakmayız..
İte, kopuğa!..
Haine..
Dış düşmanlara
Haçlı emperyalizmine yem etmeyiz!
Yüzde 52 Oyla hala; gönlümüzdeki tek kişisin!..
Biraz revizyon..
Biraz çevresel bakış..
Biraz hakikatlere vakıf olma adına; reis bi bakar mısın? dedik!
Yani
Yanisi bizden dost acı söyler nasihatı!..
Yine de takdir sizin; Başkanım!?.
***
TEŞKİLATLAR
Öyle ya!
İşin mutfağındaki yangının körükleyicileri!
81 İl dahil..
Ki Güneydoğu özellikle Diyarbakır
Faturası ağır kesilmeli..
Sokak jargonuyla köklü bir temizlik şart ve elzemdir!
Eğer ki her şeye rağmen..
Tüm imkanlar..
Tüm siyasi destekler..
Tabiri caizse, tankla-topla, tüfekle seçime gidildi..
Alınan oy; yüzde 20!
Demek ki..
Seçilmiş vekiller..
Seçilmiş hacı abiler..
Troyka..
Ve tartışmasız; teşkilat ile SKM büyük bir kayıp yaşatmış!!!
Neyse; neşter geliyor deniliyor?
Bakalım; ne kadar derinden olacak?..
***
4.5 YIL SEçİM YOK?
Doğrusu!..
4.5 yıl seçim yok demek!..
Türkiyenin ruhiyatı açısından.. Hele ki, siyasi geçmişi; kararsız kılıyor
Malum deriz ya!..
Burası Türkiye her an her şey olabilir diye..
Erken seçim..
Baskın seçim..
Zorunlu siyasi fesihler söz konusu olabilir..
İç ve dış mevzular; ülke siyasetinin dokusuyla fena oynuyor..
Neyse!..
Ama diyeceğim şu..
Siyaset kurumu, hakikaten son bir kaç yıldır fena şekilde yoruldu..
Helak bir durum..
5 yılda; 4 seçim!
Ne ekonomi..
Ne sosyal yaşam..
Ne de siyasi kurum dayanmaz!
Kolay değil
Zor..
Yani çok yoruldu siyaset kurumu!!!.
Biraz istirahat demeli!
Bekleyip görelim bu istirahat ne kadar sürrecek?..
Hayırlı Cumalar..