Sarmaşık Derneği! Açılımı; Yoksullukla Mücadele ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği. Önceki gün bunla alakalı kısa bir araştırma yaptım. 'Dokusu' nedir diye? Sarmaşık Derneği 3 yıldan buyana faaliyet yürüttüğü bilgisine ulaşıyorum. Ve bu faaliyet Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde. 32 Sivil Toplum Örgütünün de katılımıyla kurulan bir oluşum.
***
Varlığını! Daha doğrusu kamuoyunun dikkatini üç yıl önce üzerine çekmiş bir dernek. Günlük geliri 'bir doların' altında binlerce ailenin olduğuna ilişkin araştırmasıyla vakıf olundu; böyle bir oluşumun var olduğuna ilişkin. Yani 'Diyarbakır'ın Yoksulluk Haritasının' mimarı! Fiskaya, Cumhuriyet, Seyrantepe ve Hançepek. Kentin 'varoş' mahallelerinin 'yoksulluk' profilini çıkardı. O gün için; 4 bin 500 ailenin 'hiçbir' gelirinin olmadığı belirtildi. İstihdam sağlansa bile bu ailelerin 'çalışabilecek' kimselerinin bulunmadığı tespit edildi. Ve bunların 'devletin ve çevrenin' yardımlarıyla geçindikleri saptandı.
***
Hatırlarsanız! Yoksulluk haritası 'uzun süre' kamuoyunu meşgul etti. Pozitif ve negatif anlamda 'tepkiler' üretti. Hatta Meclis'e dahi 'soru önergesi' oldu. Kimi 'gerçekçi' bulmadı, kimi de Diyarbakır 'gerçeği' dedi. O zaman biz de 'temkinli' davranmıştık. 1 doların altında 'geliri olan' aile olabilir mi diye? Ancak; verilen ve birebir görüşmeler, devletin ve kurumların yaptığı 'yardımlar' doğruluk derecesini artırdı. Düşük bir rakam çıkmadı. Nitekim bu eksende derneğe 'katkı ve imkân' sağlama da çoğaldı. Derken bu kesime 'iaşe' kazandırma ve yardım dağıtma noktasında 'Gıda Bankası' kuruldu. Büyükşehir Belediyesi yüzde 40'lık bir ortaklık sağlayarak; 'Gıda Bank' hayata geçirildi. Ve ilk etapta 2 bin 300 aileye 'her ay' gıda yardımı yapılmaya başlandı. Mutat bir şekilde; devam etti. Tabi söz konusu ailelerin 'sokakta çalışan' çocukları sokaktan alınıp, okula başlatıldı.
***
Ve bu işlem tam 33 ay sürdü. Yani proje geçtiğimiz yıl Aralık ayında doldu. Bundan sonrası; Ya 'Sarmaşık' Derneği projenin 'can simidi' olan Gıda Bank'a kilit vuracak. Ya da; yeni bir proje ve yeni bir çalışma stratejisiyle; yoksul ailelerin iaşesini sağlayan 'Gıda Bank'ı açık tutacaktı. Karar; 'Gıda Bank' kapatılmasın yeni bir projeyle yola devam edilsin. 1 Ocak 2010'dan 31 Aralık 2014'e kadar sürecek bir proje hazırlanıp; hayata geçirilmek üzere adımlar atıldı... Tabi Belediye'nin 'ortak' olması gerekir. Çünkü 'ekseri' gelir ve imkânlar bu çerçeveden geliyor. Bu kapsamda Belediye Meclisi, Belediye Başkanı Osman Baydemir'e 'onay' yetkisi verdi; 'Belediye ortak olsun' diye.
***
Sanırım ciddi manada merak içerisine girdiniz. Bu araştırmanın ve bu satırların sonu nereye varacak diye? Herhalde 'Sarmaşık Derneğinin', tüzüğüyle bizleri meşgul edecek değilsiniz dediğinizi de duyar gibiyim? Haklısınız! Öyle bir 'zaman ve yer düşmanlığı' yapmayacağım. Böylesi bir niyette taşımıyorum. Ancak; Sarmaşık Derneğinin 'faaliyet' alanı noktasında bilgilendirme yaptıktan sonra 'asıl' hadiseye gelmek istedim. Özetlersek! Bugünlerde 'bu oluşumla' alakalı ciddi bir sıkıntı hâsıl. Tabi 'mevcut' bahsedilen sıkıntıyı bir kaç gündür 'tek' ağızdan dinliyoruz. Karşı tarafın henüz bu yönde bir ifadesi ve açıklaması yok. Sıkıntı şu: Belediye'nin 'Gıda Bank' projesinin uzatımına ilişkin 'ortaklık' kararı. İl Valiliği Diyarbakır 1. İdare Mahkemesine başvurarak; 'hukuki' işlem başlatmış. Belediye'nin 'ortak' olamayacağına ve burada 'kamu yararı' olmadığına ilişkin.
***
Başvuru gerekçesinde ise şu ifadeye yer vermiş: Belediye Kanununun 75/c maddesine göre belediyelerin sadece kamu yararına çalışan dernekler, özürlü dernek ve vakıfları ve kimi meslek odalarıyla ortak proje yapabileceğini savunup yürütmenin durdurulması. Sarmaşık Derneğinin savunmasından sonra İdare Mahkemesi karar verdi: 'Yürütmeyi' durdurmaya ilişkin. Yani Belediye'nin 'ortaklığı' veto edildi.
***
Önceki gün Sarmaşık Derneği Yönetimi ve Derneğin oluşumunda yer alan Sivil Toplum Örgütü temsilcileri basının karşısına geçti. 'Gıda Bank' kapatılmasın; faaliyetine devam etsin diye! Bence de! Çünkü bu oluşumun bize yansıyan ve üzerindeki genel kanı; 'Hem kamu yararı gözeten bir faaliyet, hem de kamu yararına çalışma gösteren bir organizasyon' Nitekim 'kamu yararında' ana kural da; 'bireyle başlayıp, toplumla bütünleşen' kazanımlardır. Önemli olan bu kazanımları 'yok etmek ve kaybetmek' değil; bilakis zenginlik katmaktır.
***
Sonuç itibariyle! Derneğin 'yönetiminde' ve 'faaliyet alanında', yardımların dağıtımı ve bağışların alınmasıyla alakalı; 'hukuki' nizamın dışına çıkan işlem ve bulgular var ise; başka! Ancak değil ise! O zaman bu tür 'aktivitelerde' farklı düşünceler üretilmemeli. Ve böyle bir mecraya 'zemin yaratıcı' olunmamalı. Tıpkı diğer 'sosyal anlamda' faaliyet gösteren 'sivil oluşumlar' gibi; 'kamu yararı' görülmeli. İl Valiliği bu konuda 'özellikle' ortaya çıkan 'veto' kararıyla alakalı; Kamu Yararı noktasında bilgilendirme yapmalı. Ki farklı düşünceler ve siyasi söylemlerle 'yeni' sıkıntılar yaratılmasın. Çünkü öyle görünüyor ki; Mevcut hadisenin 'hamuru' bir hayli su alacak. Süreç ve zaman 'yeni tartışmaları' ve siyasi söylemlerin meşguliyetini kazanım olarak görmüyor. Uzlaşı olmalı.