VİZYONA DAİR, DELİ SORULAR!..
Eklenme: 12/6/2022 12:00:00 AM

Rifkin kim, Daron nereli, pek sorgulamıyorum!.. Zihnimi de, yormak istemiyorum zaten bu alanla ilgili.. Hele ki, Selvi hanımın uyuması üzerine kin kusanları hiç, mevzu dahi etmiyorum!.. çünkü, bu minvaldeki aksiyonlar ne insani ne de vicdanidir.. Şeytani bir tavırdır.. İğrençlik kokuyor Onların mahallesindeki Yoz-dilliler dahil..

***

Kemal Beyin Vizyon Belgesinin, akademik ve bilimsel, sunum, dijital organizasyon, animasyonlarla da alakalı da zihnimi yormak istemiyorum, orada değilim!.. Tokalaşılmayan İmamoğlunun bilahare Kılıçdaroğlu ile yemek yemesindeki işin hikmeti, şimdilik takılmıyorum!.. Ne diyor kendisi;o esnada aklım Selvi hanımdaydı?. Hülasa, bu alanlara ilişkin destansı mevzu çıkarmak istemiyorum bugün için!..

***

İnanıyorum ki, sizin de zihninizde sorgulayıp, cevap aradığınız benden daha fazla, deli sorulara sahipsiniz şu ekonomik vizyonun muhtevası ve aktörleri kim, neyin hikmeti diye?!.. Soruların muhatabı belli, ama kim onların nam-ı hesabına cevap verir, bilmem!.. Soralım; Türkiyeyi ekonomik alanda şampiyonlar ligine çıkaracak, kapital getirinin sahibi kim?!..

***

İLK SORU.. Dış orjinli, vaat edilen ve ekonomik vizyonda yer alan, 500 milyar dolar, nerden ve kimden, gelecek?! Bu paranın, Türkiyeye yatırım noktasında taşınırken, ülkede bir toprak satışı olacak mı?!.. Malum, siz Katarın 15 Milyar dolarlık yatırımına Vatanı Satmak ya da sattınız diyerek, pankartlar açtınız?.. Sizdeki izah, nedir?!..

***

İKİNCİ SORU ABD ve Almanya patentli Ekonomik Vizyon paketinde, neden yerli ve milli ülkenin de, milletin de tanıdığı, bildiği, gördüğü zat-ı muhteremler değil de; Okyanus ötesi, elin gavurunu, koordinatör seçtiniz!.. Ali Babacan ya da Faik Öztrak ekonomi uzmanı noktasında akademik, bilimsel bir kariyere sahip değiller mi?!

***

Bu soruyu, biraz daha açarak!.. Yoksa, akıtılacak para ve satılacak ülke toprağında, ola da milli duygular kabarır korkusundan dolayı mı, bu akıl işlem gördü.. Vaziyeti teminat altına almak Kaldı ki, bu ülkede halen gayri/milli olan Kemal Dervişin İMF kontrolüyle, Türkiyenin kapıkulu tutulma hali, konuşulurken!

***

ÜçÜNCÜ SORU ABDye karşı, Okyanus ötesindeki malikhanelerde oturanlara karşı halkta yüksek dozajlı tepkiler, öfkeler tavan yaparken!.. Ki, oradan ülkeye karşı parmak sallamalar hız alırken.. ABDlinin eliyle kaleme alınan bir ekonomik vizyondan bu millet, haz alır mı, memnuniyet yaklaşımı gösterir mi!? Bidenin, iktidarı deviririz, muhalefeti yönetime getiririz gibisinden, lafın hala da zihinlerde zoklandığını düşünürsek!.. Neyin nesidir bu?!..

***

DÖRDÜNCÜ SORU.. Vizyon belgesi, CHPnin kendisine has bir organizasyon olduğu aşikar!.. Yoksa, CHPnin klimaları, bayrakları, ev sahipliği olmaz, iktidar yolunda kader birliği yaptıklarını ifade ettikleri, altılı masayla, bu deklare edilirdi?!.. Bu handikaptaki gaye; CHP kendi ekonomik vizyonunu masaya dikte mi, etmek istiyor?!

***

BEŞİNCİ SORU.. Ki bu soru, tüm bu yapılan, edilen, ekonomik, sosyal, siyasal, ekonomik kulvardaki, CHP orjinli stratejileri, bir tutuyor.. Seçilecek Cumhurbaşkanını yetkisiz ve liyakatsız göstermek, altılı masayı da icraat konseyi olarak, allayıp, pullamadaki hesap ABD ve ABye güven ve teminat, vermek midir?!.. Yani el mi mahkum?!

***

VE ALTINCI SORU.. Masanın altılı oluşu nedeniyle gönül koymasınlar diye, soruyu altıyla sınırlandıralım.. Sahi ya, O Rifkin neden, Ekonomik Vizyonun deklare edildiği, İstanbulda, Kemal beyin yanında, 70 kişilik şampiyonluk ekibinin başında değildi?!.. Zat-ı na muhterem, neden ABDde ve evinde, kahve içerken izleyip sonra da nutuklar attı?!

***

Bu görüntü, 15 Temmuz gecesinden bir kareyi hatırlatıyor ama!?.. Ben oralara girmeyeyim.. Rifkinin bu duruşu, altılı ne der, Kemal bey ne der, ekonomik uzmanlar, bilim adamları, akademisyenler nasıl bir analiz getirir bilmem!.. Ama görünen o ki; altılı masanın kurucusu şimdiden Türkiyeye teslim bayrağı çekmiş, patronunu da ilan etmiştir?!.. Sizce..

***

Neyse!.. Bugünlük bu kadar diyeyim.. Zihnimdeki deli soruları aktardım, azıcık bir rahatlama geldi.. Bir de yanıt gelirse!..

***

BRE DENSİZ, BRE AHLAKSIZ!

Ne demişler; kötü söz sahibine aittir, ona rucu der?.. Tabi üslup, ağızdan çıkan sözcükler, vücut dili, hepsi aynı zamanda kişinin de aynasıdır?.. Ticaretin her yönüyle erbabı olabilirsin, ama iletişimde insani duruş, her kişinin becerebileceği bir iş değil..

***

Evet bu rotada, bre densiz, bre ahlaksız sözleriyle, hayat pahalılığına laf eden, siyasileri, hükümeti ve yazıp-çizen, sokaktaki vatandaşı dahi; yerden yere vuran zat-ı na muhterem Galip Aykaç faciasına nokta konuldu

***

BİMin Patronu Aykaç, Gıda Perakendeciler Derneği Başkanlığı görevinden istifa edildi.. İstifa edildi denilse de; özünde yönetim kurulu tarafından azledilmiştir. Yoksa, ŞOKtan Aykaçın fecaatına, tepki göstermezdi! Koca bir dilekçe yazılmazdı!

***

Neyse!.. Umarız Aykaç ve tabi ki BİMin ana kumandası; bre densizlikten, bre ahlaksızlıktan ders-i ibret çıkarmışlardır.. çünkü, binbir emekle kurulan, oluşturulan sermaye, itibar, güç olası bir kayıtsızlık, telafisi imkansız, hasara yol açar!..

***

SİZE GÜVENMİYORUM..!

Şu pazar muhabbetinde yaşanan kadın-erkek tartışmasında, kullanılan bir ifade var.. Üstünde bir kaç gündür, tepiniliyor.. Kullanılan ifade; Sana güvenmiyorum..

***

Bu sözü, kimin kime, neden söylediği önemli değil.. Ya da söz sahipleri.. Önemli olan, mevzu eksenindeki tarafların siyasi ve ideolojik karşıtlığından üreyen mevzu?.. Ve kim bu sözün üzerinde tepiniyor!?

***

Pek detaya girmiyorum.. Ama güven noktası önem arz edici.. Eğer ki, bulunduğunuz kulvar radikalizmse ve karşınızdakini de siyasi ve ideolojik noktada hasım görüyorsanız mevzu bitmiştir

***

Siz zaten peşinen güven verici kimliğinizi kaybetmişsiniz.. Kaldı ki, karşınızdakini güvenli görmeniz de, mümkün değil, beklenilemez de!.. Niye derseniz; çünkü siz ruhen ve zihnen peşin hükümlüsünüz!... Nokta..

***

AKILLI TAHTALAR KAYIP MI?..

Yok daha neler ya!.. Kayıp değil onlar ya!.. Yanlışınız var?.. Muhakkak ki bir yerlere gitmiştir.. Adı üstünde; bunlar akıllı tahtalar. Kolay kolay; başlarına göre hareket etmezler.. Milli Eğitimin deposundan ya da koridorlarından veyahut okullarda, yolunu şaşırıp, kaybolmazlar!..

***

Belki birileri akıl vermiştir Hey siz akıllı tahtalar, depolarda çürüyeceğinize bari akçeli işlere yarayın deyip, özele transfer etmiş olmasınlar mı?!!.. Olur mu?! Olmaz mı yani?.. Neyse, olur mu olmaz mı, kayıp mı, kaçak mı, firari mi adrese teslim edilmişler mi; her ne ise akıbetlerini, dedektif müfettiş ve adli soruşturma çözecek!?..

***

Tahkikat eski Müdür Yardımcısının tek ekseninde yürütülüyor mu, yoksa alt ve üst kadro da müdahil mi?.. Malum, tahtalar akıllı!.. Tek kişinin oyununa gelmezler; illa ki istişareli hareket etmişlerdir..

***

Benden, dedektif müfettişlere bir tüyo.. HTS kayıtlarına bakılsın.. Kim kimle neyi konuşup, paylaşmış orada mevcut!.. Şayet kayıtlara ulaşamıyorlarsa, ya da yasak veya sakıncalı bir durum var ise; üst kata çıkıp destek isteyebilirler.. Eş, dost, akraba hatırına baktıran biri belki bulunur!

***

GÜNÜN SÖZÜ

Uçmayı da koşmayı da seviyorsan, düşmeyi de bileceksin eğer ki korkuyorsan, hayatı yalnız seyredersin

Failed to load the video