Sözün dünkü birinci sayfasında yayımlanan haberin ana başlığı; Yazık Değil mi? idi Dikkatinizi çekmiş, kısm-i olarak olaya vakıf olmuşsunuzdur..? Muhtevası; akıl karı değil dedirtiyor..
Şöyle ki, Diyarbakırın Kulp ilçesinde, dönemin ilk kayyımı Cumali Atilla döneminde inşa edilen Otogarın akıbetini anlatıyor.. Genel itibariyle hadisenin zincirleri garabet bir vakıa oluşturmaktadır
Hani bir söz var, gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenirse diğerleri de yanlış gider Aynen de öyle, icra edilmiş zat-ı muhteremler düğme iliklemeleri?!!!..
***
İşte o iliklenen ilk yanlış düğme 2018de atıldı!.. Hiçbir zemin araştırması, etüt çalışması yapılmadan.. Mühendislik, faaliyetini de devre dışı bırakan bir anlayışın hakimiyetiyle, dostlar alışverişte görsün, icraatımız denilsin aklıyla hareket edilmiş..
Tabi birilerine akçeli, para akımı da sağlansın diye; alel acele, Kulp ilçesine bir otogar yapalım kararı verilmiş..
Tez elden, ihalesi de yapılmış; 4 Nisan 2018.. O günün prim fiyatlarına göre, 1 milyon 950 bin lira teklif veren firmaya iş adrese teslim edilmiş.
***
İnşaata başlanmış?!.. Ne gariptir ki, inşaat döneminde bile Otogarın yapıldığı yerin zemininde kaymalar, çökmeler, toprak dagalanmaları başlamış..
Ama kimse umursamamış ya da müteahhit ben işimi bitireyim de, paramı alayım, idare kendisi düşünsün?!..
İdare de; iş olsun yeter mantığında olunca, birbirlerini iyi ağırlamışlar?.. Ve 7 ay gibi bir sürede inşaat, sözde tamamlanmış..
Hatta, 2019da toplu açılış törenine de Kulp Otogar ismiyle katılım gösterilerek resmi açılışı yapılmış..
***
Otogarın toplam maliyet faturası, 11 milyon 500 bin lira belirlenmiş?! 1 milyon 950 binden, 11 milyon 500 bin liraya!..
İhale bedelinin, 5 katı bir harcama.. O da nasıl bir işlemle libas giydirilmiş, meçhul..
Ancak ne var ki, bitiş ve açılış, sonra da kapısına kilit vurma işlemi, aynı günde gerçekleşmiş, kadim ilçenin O muhteşem(!) Otogarı?
Yani, bir gün dahi hizmet vermeden, kapıya kilit vuruldu.!
***
çünkü, risk ve tehlike oluşturuyor yapı!.. çökmeler, yıkılmalar, dağılmalar, iskeleler zeminde durmuyor, sürekli oynak!.. Zeminde sürekli çökme, toprak kayması yaşanıyor..
Özü itibariyle, Kulp Otogarı daha kullanılmadan, atıla, kullanılmaza, devre dışı bırakılmaya mahkum bırakıldı, mahir idarecilerimizin sayesinde..
Ve 4 yıldır, Kulpta ulaşıma dair merkezi konum olan otogarsız işlemler yürüyor
***
O günün karar kılıcıları Cumali Atilla!.. Herkesin malumudur, hangi alanlarda yüksek dozajlı mahir olduğu.. çok konuşuldu, çok yazıldı, makam odası ve lüks banyosuyla, binlerce ton kadayıfla gündeme gelme halini.. Atilla merkeze çekildi..
O günün Kulp ilçe Kaymakamı Fatih Dülgeroğlu da FETÖ soruşturması kapsamında açığa alındı.. Sonrası ne oldu bilmiyorum?..
Ki bu işin, mühendisleri, kontrolörleri onlar hangi alemin meşrebindeydiler ki; bu tahribatı görmediler, sorgulamamadılar, yazışmadılar?!!
***
Kulp otogarı ekseninde gelişen, bu kadar keyfiyeti her yönüyle yolsuzluk, sorumsuzluk, kifayetsizlik ve ihmaller zincirini içeren, devletin 11 milyon 500 bin lirasının heba olmasına, 4 yıl gibi bir zamanın kaybedilmesine, devlet-i aliye sessiz mi kalacak?!..
Devlet malı deniz diyerek hesap sorulmayacak mı?.. Maalesef görüntü öyle dedirtiyor!
***
Peki, şimdi ne düşünülüyor mevcut çıkmaz sokaktan çıkma adına! Verilen karar, Kulptaki Otogar Malzemeleri, Silvan ilçesine taşınsın, burada yapılacak otogarda kullanılsın, montajı yapılsın..
Kulp ilçesine de, yeni bir Otogar terminali yapılsın.. İki kez ihale yapıldı, otogarın Silvana taşınıp, burada monte edilmesine ilişkin..
180 günde bitirilmesi şartıyla ihaleye katılanlar olmadı.. Bilahare ikinci bir ihaleyle iş verildi
***
Kulp Otogarı için de, yeni bir ihale süreci başlatıldı.. Geçtiğimiz Eylül ayının 5inde yapıldı.. İhalenin Muamen bedeline bakıyorum 21 milyon 573 bin lira.. En düşük teklif 17 milyon 485 bin lira verilmiş..
Şimdi o firma işi yapacak.. Özü itibariyle KDV ve diğer harcamalarla, 22 milyon liranın üzerinde bir maliyet oluşacak..
Tabi ne zaman bitecek, farklı bir gelişme olacak mı, bir önceki gibi zemin kontrolü noktasında, ders-i ibret alınmış mı?!.. Bilmiyorum..
Neyse zaman gösterecek her şeyi?..
***
Ancak, Diyarbakıra ve Diyarbakır ahalisine, sorumsuz ve kifayetsiz idarecilik anlayışıyla, birilerine rant teminine odaklı yanlış iliklenen düğmenin gelinen aşama itibariyle, 50 milyon lira maddi kayıp, 4 yıl gibi bir zamanın manevi kaybıyla fatura edildi..
Bu hal-i durumun, kabulü mümkün değil Olmaması gerektiği gibi; sorumlular hakkında hem adli hem de idari soruşturma ve cezai müeyyide uygulanması, gerekmez mi diye sormak istiyorum kentin idarecilerine, siyasilerine ve söz sahibi zat-ı muhteremlerine?!
Gerekli..
Ki kamu idaresinde, ders-i ibret noktasında teşekkür etmesin..
***
GÜNÜN SÖZÜ
Hayat bazı şeyleri kafana vura vura, bazı şeyleri de kalbini kıra kıra öğretir...
***
HAYIRLI CUMALAR
Failed to load the video