YÜZLERİ KIZARDI MI?
Eklenme: 11/30/2017 12:00:00 AM

Nerdeee?

Evet ne de; güzel söylenmiş bir sözdür!

Denilir ki;

Ramazanda yalan söyleyenin yüzü bayramda kara olurmuş!

Vecize bir söz

Ki derinliği, yüksek

Tabi ki, günümüz açısından anlayabilmek önemli.

Ama kime dersin?...

***

Doğru olunmalı

Şeffaf olunmalı

En önemlisi de; samimi ve dürüst olunmalı!

çünkü

Hiçbir yalan!

Hiçbir dolan!

Hiçbir üçkğıtçılık! gizli kalmaz

Hele ki uzun süre kendisine keyifli alan bulamaz!

Hani bir söz var; yalancının mumu yatsıya kadar yanar?

İşte hakikat

***

Malumunuz üzeredir..

Salı günleri...

Mutat olarak; meclisteki partilerin grup toplantıları olur

Parti liderleri grubuna seslenir

İç ve dış siyaset

Mevcut gündeme dair; beyanlarda bulunulur

Önceki gün, AK Parti grup toplantısı vardı

Ki hep takip ederim

Öyle de yaptım

Pür dikkat canlı yayına odaklanarak, izledim

Erdoğan fasıl fasıl mevzuları irdeleyip konuşuyor

Tabi ki, kendi anlatım stili ve natıkasıyla

***

Derken

Erdoğanın ağzından şu sözcükler dökülmeye başladı

Dedi ki

Son zamanlarda daha sık kulağıma gelmeye başlayan bir hususu paylaşmak istiyorum.

Nerede işinin altından kalkamayan, nerede tembellik yapan biri varsa hemen şu tarz ifadelerle sıyrılmaya çalışıyor;

Beyefendi böyle istiyor

Cumhurbaşkanımız, Külliye böyle istiyor.

Ömrümde görmediğim insanların tavsiyesine kadar her konuda kullanıldığı anlaşılıyor.

Peki, bunun ispatı var mı, ağzımdan çıkan böyle bir söz var mı?

Yok.

Daha önce ahkm kesenlerle ilgili rahatsızlığımı belirtmiştim.

Tekrarlıyorum.

Eğer ben birisine bir şey söyleyeceksem, tavır koyacaksam, kimseyi aracı kılmaya ihtiyacım yok.

Bunu bizzat kendim yaparım.

Kafasında kırk tilki dolaştıran sinsi tiplerden, riyakrlardan hiçbir zaman olmadık, olmayacağız

***

Bu ifadelerine ek olarak

Bakan

Bakan Yardımcıları

Valiler

Yerel Yönetimler

Velhasıl, bürokratlarla ilgili olarak; şu uyarıda bulunarak, birileri bürokratik oligarşi yaratmak istiyor diyerek tepki gösterdi

Ve dedi ki

Birilerinin çıkıp milletimizle aramıza girmesine izin veremeyiz.

Beyefendi, Cumhurbaşkanı böyle istiyor sözü adeta bürokratik oligarşinin yeni bir şifresi haline dönüştü.

Kim olursa olsun, sorun çözme makamında olduğu halde sürekli şikyet eden, bizi bahane ederek kendini temize çıkarmaya çalışan herkes benim gözümde başarısız kişidir.

Bunu böyle bilin.

Bakan bakanlığını tıkayacak, bürokrat bürokratlığını tıkayacak ondan sonra da suçu bize atacak.

Önüme getirilen tüm konularda kararımı muhataplarıma olumlu veya olumsuz olarak açıkça ifade etmişimdir.

Arkadan başka işler çevirmek asla tarzım değildir.

Tarzımız doğruya doğru yanlışa yanlış demektir.

Yeni bir bürokratik oligarşi tesis etmeye çalışmaları asla kabul edilir değildir.

Şahsımın adı kullanılarak kurallar kaideler dışında iş yapılmasına rıza gösteremem.

Ben bir bürokratımı aramıyorsam babamın oğlu olsa kapıdan geri koyun.

Adımı kullanarak size kim geliyorsa benden bir telefon almıyorsanız bana sorun.

Bunu teyit etmiyorsam bu insanları lütfen gönderin.

Ne demek adımı kullanmak?

Bu bizim siyaset etme anlayışımıza terstir.

Bunu yapanlar; hepsi sahtekrdır, dolandırıcıdır.

Bunlara yol vermeyin.

İsmimi, unvanımı kendi yanlışına alet etmeye kalkan hiç kimseyi affedemem.

Meclisteki, partideki, Cumhurbaşkanlığındaki özel kalem görevlileri ile şahsıma iletmelerini rica ediyorum...

***

Sevgili okurlar

İnanın ki, Erdoğanın bu çıkışını!

Uyarı ve tepkisine dair dizelediği cümleleri dinlerken, gururlanarak, acaba dedim!...

Cumhurbaşkanı Erdoğan

Bizim son 20 gün içerisinde; kaleme aldığımız mevzulara mı atıf yapıyor

Yani, vakıf mı olmuş...

Yazılarımızı okumuş olacak ki

Ya da birileri kendisine iletmiştir ki; bizim söylediklerimizi satır satır konuşuyor

Teyit ediyor

Hem de, altı çizili cümlelerle ifade ediyor.

***

Öyle ya...

İfade ettiklerini defalarca buradan dile getirmiştik

Kimi zaman Vekilin Acentesi adıyla

Kimi zaman başka adlarla

İş bitirici ve fırsatçı acentelerin ürediğine dair

Kimi vekil öncülüğüyle

Kimi, STK adıyla

Kimi oluşum ve platform adıyla teşkilatlandıkları

Varlık gösteren siyasi boşluktan kendine; çıkar elde etme gayretinde olan şebekelerin cirit attığını

Ki yüzlerce misal vererek, aktardık

***

Kendilerini reisin adamı

Bölge temsilcisi

Koordinatör

Ki, Milli İstihbarattan daha güvenilir bir görev ve kurum olarak gösterme gayreti

Tüm istihbaratın kendinden gönderildiği

Bölge temsilcisi

Tek sözcü

Danışman

Özel olarak, görevlendirilen biri olarak; arz-ı endam edenlerin varlığından; bahsetmiştik

Dolandırıcı ve sahtekarlar...

Ne yazık ki

Bunu yaparken de

Resimler

Fotoğraflar

Anlık görüntülerin, karelerin, sosyal medya üzerinden paylaşılmasıyla; prim kazanma gayretinde olduklarını..

***

Hele ki

İstanbullu,

İzmirli,

Ankaralı milletvekilinin,

Vanı,

Karsı,

Hakkariyi,

Ya da Diyarbakırı gözüne kestirip acente veya temsilcilik açtıkları

Diyarbakırın, eski ve yeni milletvekillerinin geri kalmadığını

Bölgede adım adım nasıl örgütlenerek; Vatan, Millet Sakarya kamuflajıyla! menfaat çarkı döndürdüklerini ve oburca işlettiklerini

***

Ne yazık ki

Valilerin,

Belediye Başkanlarının,

Emniyet müdürlerinin,

Savcıların,

Kurum müdürlerinin,

Yani bürokratların reis, vekil, nüfuzlu algısına, kapılarak bunları itibarlaştırmaları

Makam..

Mevki..

Koruma gibi; akla ziyan tahsislerde bulunmaları..

Yani; oluşan bürokratik oligarşi..

Sonrası mı?

Gelsin; ihaleler..

Gelsin ihale komisyonları

Gelsin, atama ve görevlendirmeden alınacak rüşvetler.

Şu adam, bu adam!

Ne yazık ki; son yıllarda böylesi bir çark artık enva-i ahlaksızlığı meşhur kılar noktada icra edildi..

Özellikle, Diyarbakırda...

***

Eee..

Boşuna söylenmiyoruz..

Sahipsiz sürünün, kurdu çok olur diye..

Diyarbakırda sahipsiz olunca, crit atanı çok olur...

Velhasıl kelam diyorum

Reis açık ve net bir çıkışla; noktayı koydu

Adımı kullanan babamın oğlu olsa kapıdan kovun... diye

Adam olana bir söz yeter

Deriz ve ekleriz adam olmayan için de: Deve hacı mı olur ulaşmakla Mekkeye,

Eşek derviş mi olur taş çekmekle tekkeye?

***

Hlbuki

Yerel yetkililer uyarıları dikkate alsaydı?

Söylediklerimizden; nasihat alsalardı..

Dinleseydiler

Değer ölçeğinde sorgulama yapsaydı

Bu adam kim?

Bu oluşum kimlerin?

Öyle mi, değil mi diye göz ucuyla bile bakılsaydı işin; iğrençliğine vakıf olunmazmıydı?

Olunur du?

Ama ne hikmetse; bakılmadı?

Ki her geçen gün; işin kokusu daha vahim bir boyut aldı

***

Diyeceğim odur ki...

Muhatap merci olan ya da sorumluluk altında olanlar

Yerel ya da genel

Özel ya da kamu

Vekil ya da başkan

İşini yapmayan

İşini yapamayan

İşin içine iş koyan

Herkese ve her kesime; Erdoğanın bu çıkışı kulağa küpe, ders-i ibret olmalı

Sorgu da gerekli..

Yani yapılanın kimsenin yanında kar kalmaması için

***

Düşünüyorum...

Cumhurbaşkanın adıyla ahkm kesenler

Birkaç kare resim ile caka satanlar

Bir iki sohbet ile kendini Cumhurbaşkanının danışmanı görenler

Sağ kol

Ya da has adamı ilan edenler

Onun nam-ı hesabına görev yaptığını ifade edenler...

Şu vekilin, bu vekilin acentesi olarak kendisini kamufle edenler

Korumalı

Korumasız; her kapıyı açtığını söyleyip; mafya vari organizasyonları icra edenler

Erdoğanın bu tükürüğü karşısında, yüzleri kızardı mı?

Bilemiyorum!

Ama tahmin ediyorum ki; yağmur yağıyor demişlerdir