Sümer yazıtlarında geçen kurti kelimesiyle Kürtler kastedilir. Babillerin tarihi kayıtlarında Kürtler Garda, Karda diye nitelenir.
İbrani kayıtlarında ise kurdaye diye geçer. İslamiyetten önce Yahudi, Zerdüşt, Hristiyan olan Kürtler,
İslamiyetin yayılışından sonra çoğunluğu Sünni Müslüman olmak üzere alevi ve Yezidiliği seçmişlerdir.
Medeniyetin beşiği kabul edilen Mezopotamya yöresinin kadim halklarından biri olan Kürtler antik çağlarda birçok beylik, krallık ve devlet kurmuşlardır.
Ama özellikle Anadoluda ki Kürtler hem Selçuklu hem Osmanlı hakimiyetine girdikten sonra beylik ve emirlik makamlarıyla yetinmiş devlet kurmamışlardır.
Bana sorarsanız bugünkü Kürt sorunun en kilit kısmı budur.
Erken yüzyıllarda ki Kürt halkları daha güçlü kararlı, daha bilgin, birlik, beraberlik ve vatana önem verenlerdi.
Zamanla dış etkenlerin baskısıyla, istilacı devletlerin zalimliğiyle, Kürtlerin göçebelikten dolayı başka coğrafyalara göç etmesiyle
her bölgede küçük grupların azınlık sayılmasıyla güçlü devletler kuramaz hale gelmişlerdir.
persler sırtımızdan bıçakladı, Bizanslılar sıkıştırdı, Araplar istila etti, Türkler var olmamıza izin vermedi
Hep bir ezilmişlik, katledilen halk imajı, peki Kürt ataların bu çemberde hiç suçu yok muydu? Ne derler çuvaldızı kendine iğneyi karşı tarafa
Tarih öncesinde ki atalarımızda birlik beraberliği sağlayamamış demek ki, tıpkı bugün olduğu gibi o günlerde de kültürümüze sahip çıkmamışız.
Güçlü bir devlet ortaya koyamamışız.
Tarihte katliama, savaşa maruz kalmayan ırk yoktur sanırım. Her halkın 4 yanı puşt zulasıdır. Bize özel değildir katliamlar yıkımlar.
Yüzyıllar boyunca devlet kurmamışsın bugün çoktan parsellenmiş olan pastadan pay istiyorsun, devlet kurmak istiyorsun yüzyıllardır neredeydin diye sorarlar.
Osmanlı döneminde ya da cumhuriyete geçişte bir devlet kuramamak, Bize pahalıya patladı. Azınlık olmamamıza rağmen azınlık yaftasını yapıştırdı.
Kürtler T.C. de Türk sayılıyorlar, ırak da Arap, iran da fars
ARAPLARLA KÜRTLERİN KARŞILAŞMASI
Kürtler ilk defa 630lu yıllarda Musul civarına giren Arap ordusuyla karşılaşır. Zagros da Kürt ve farsların birlikte yaşadığı toprakları ele geçirdi Araplar.
Ardından da İran içlerine ulaşıyorlar, sasaniler ile yapılan savaşlar Kürt bölgelerinde meydana geldiğinden Kürtler olumsuz yönde etkilenmişlerdir.
İslamiyeti yaymaktan ziyade Araplaştırma politikaları izlemişlerdir.
Araplar 639 yılından sonra Suriye topraklarına hkim olduktan sonra Cizre, Nusaybin, Hasankeyf, Urfa, Diyarbakır, Bitlis ve civarında ki yerleşimleri de kıyımdan geçirdikleri tarihi kaynaklarda yazılır.
Emevi ve Abbasler döneminde Bizansa karşı kullanılmak üzere Maraş, Malatya, Diyarbakır, Erzurum şehirlerine Türk sivil ve askerlerin yerleşmesini sağlamışlardır.
Takvim yaprakları düşüyor ve Kürt bölgelerini yönetenler sürekli el değiştiriyordu.
Selçuklular döneminde Melik şah Diyarbakır ve çevresinde hüküm süren Mervanilerin üzerine ordu gönderir. Direnemeyen kürt yönetimi Selçuklulara teslim olur.
Mezopotamya Selçuklular dan sonra Osmanlı, Osmanlıdan sonra Türkiye Cumhuriyetine devredilmiştir.
Bir başka pencereden bizlere baktığımızda hakların gaspı, emperyalist baskılar, başka bir halka uygulansaydı çoktan tarihten silinmişti.
Kürtlerin inatçı dediğim dedik yönü bizi bugünlere getirdi.
SSBCnin Rusya da onlarca azınlığı Ruslaştırdığını, asimile ettiğini, kendi kimlik ve kökenlerini unutup kendini Rus kabul eden milyonlarca grubu var.
Cumhuriyetten sonra 90lara kadar zamanın Türk yönetimleri bunu Kürtlere de uygulamak istedi lakin asimile etme noktasında tamamen başarılı olamadı.
1915-1925 dönemlerinde yani Türkiyenin dönüm noktalarında esasen Kürtlerin yoğun yaşadığı bölgelerde kendi devletlerini kurabilme (en azından federe devlet ) fikri tartışılıyordu.
Ama Kürtlere devlet kurma izni vermediler bunun 2 nedeni vardı.
1) Kürtleri küçük bir azınlık olarak görerek her ulusa bir devlet verme fikrinin iyi sonuçlar doğurmayacağı kanaatine vardılar.
2) Güneydoğu Anadolu ve Musulda ki petrol yatakları. Eğer bu taraflar Kürtlere verilseydi petrol de Türk ulusunun olmayacaktı.
Bugün Diyarbakırdan çıkarılan bir kır tik petrol de Türklerin değil ya neyse.