Emirdağı Hayatı Devamıdır-27
Eklenme: 12/11/2024 12:00:00 AM

Merhum Hasan Feyzi, Nurlardan aldığı hakikat dersini, Nurlara işaret ederek güzel tanzim etmiş. Lhikaya girsin.

Said Nurs

Güzel oku, her zerrede coşkun birer mn var,

Dert ehline bu mnda canlar sunan eda var.

Vermek için parlaklığı, gamlı gönül evine,

Bir bak hele, her cildan üstün olan cil var.

Derin, güzel düşünceyle incelersen bunu sen,

Zayıflamış ruhlar için dağlar gibi gıda var.

Hem dilersen tükenmeyen sermaye-i serveti,

Aç gözünü, Nurlara bak, işte sana tufan gibi gına var.

Beni tanı, yürü kulum, yürü diye bizlere,

Her nefeste şefkat ile Rabbimizden nida var.

Duymuş isen bu nidayı her zerrenin dilinden,

Müjde olsun, artık sana Cennet denen safa var.

Uzaklara bakma, Nurlara bak yürü, lem onun ayinesi.

Görmez misin, her yüzünde aynı renkte ziya var.

Bir güneştir her zerrede cilve yapıp parlayan,

Bilmez misin, sende dahi o edadan eda var.

Eller açıp yürü, bugün kana kana Risale-i Nurdan ışık al

Aşka uyan, nura kanan her zerrede reha var,

Hüner değil dostu düşman, yrı ağyar eylemek,

Yadı biliş yapasın ki, ancak dostta vefa var.

Hünerdir ki, yaprak atlas, toprak elmas olmalı.

çünkü bir bak, ne yaprakta, ne toprakta beka var.

Kısa görüp denizleri, damlalara çevirme,

Hakikatte, her damlada gizli birer derya var.

Damla iken aslın senin, dağı taşı aşarsın,

Hem gökleri keşfedersin, sende ey Nur, böyle deha var.

Bir noktayı cihan yap, o cihana hkim ol,

Zira senin bir noktanda, güneş kadar zek var.

Her zerrenin kbesidir kalbi, yine kendine,

Dikkat eyle, herbirinde yine ancak hüda var.

Sakın, Feyzi, sen gözünü Hak yüzünden ayırma,

Hakkı gören gerçeklere, hakkı kadar at var.

Denizli kahramanı merhum

Hasan Feyzi

(Mekteb-i fünunda ve ulum-u İslmiyede gayet müdakkik ve kıdemli muallimlerden Hasan Feyzinin bir şiiri)

Hazretinize buradan ayrılık söylemiştim

çekilip nur-u hidayet yine zindan olacak,

Yine firkat, yine hasret, yine hüsran olacak.

Yine sen, yaş yerine kan akıtıp ağla gözüm,

çünkü hicran dolu kalbim yine hicran olacak.

Yine göç var diye Mecnuna haber verme sakın!

Yine matem, yine zri, yine efgan olacak.

Açılan ol gül-ü tevhid, sararıp solsa gerek,

Kapanıp kbe-i irfan, yine viran olacak.

Haber aldım ki yarın yad olacakmış bize yr,

Ne büyük yre ki, kimler buna derman olacak?

Bu büyük derd-i elemden kime şekva edeyim?

İşiten nlemi, hep ben gibi nln olacak.

O şifa-bahş olan envarını sen çeksen eğer,

Bana kim nur verecek, kim bana Lokman olacak?

O temiz pak nefesin, b-ı hayatı bu çölün,

Onu dr etme ki her fert ona reyyan olacak.

Hele ol nur-u şerifin kime değmişse eğer,

Küçücük zerre de olsa, meh-i tbn olacak.

O lütufkr, o keremkr eli öptükçe benim

Bu küçük kalb-i haznim yine handan olacak.

Bab-ı feyzinden ırak olmayı asla çekemem,

Dahi nezrim bu ki canım sana kurban olacak.

Nazarın erse garip başıma ey nur-u Hüd,

Bugün artık bu hakir bendede umman olacak,

Bu anasır, yüzüne her ne kadar çekse hicab,

Yine haksın, buna şahit yine Kurn olacak.

Kab-ı Kavseynden alıp dersimi bildim ki ayn,

O güzel nur-u bedi, mnev sultan olacak.

Sakınıp, Feyzi-i biçareye bahs açma bugün,

Yeni baştan yine şeyda, yine giryan olacak.

Biçare talebeniz

Hasan Feyzi