Mektup: 122
Eklenme: 12/5/2023 12:00:00 AM

Bugünlerde rahatsızlık için Evrad-ı Bahaiyeyi ezber değil, kitaba bakarak okudum. hirinde ihtitam-ı Bahaiye olan htimesini bilemediğimden, eskiden beri okumuyordum. Haydi, bir defa bunu da okuyayım dedim. Gördüm ki, Bir sahifede ve uzun altı buçuk satırında, on dokuz defa nur, nur, nur kelimeleri... Kat kanaatım geldi ki, Şh-ı Nakşibend, Gavs-ı zam gibi Risale-i Nuru ve kuds hizmetini keşfen müşahede edip tahsinkrne haber vererek ona işaretler ediyor. Ben de, yalnız o altı satırı ve baştaki satırı ve hirdeki satırı ile otuz senelik Bahaiye virdime, o meleklerin, Nurların intişarına muavenetleri niyetiyle, ilhak eyledim.

Mektup: 123

Aziz, sıddık kardeşlerim,

Evvel: Ispartanın acip yangınında musibetzedelerin elemlerine ben cidden iştirak ediyorum. çünkü müteaddit vecihle ben Ispartalı olduğum gibi, o mübarek şehir, taşıyla, toprağıyla nazarımda çok ehemmiyeti var; ve Nurların Cmiül-Ezheri ve Medresetüz-Zehrasının merkezi hükmündedir.

Benim tarafımdan o musibetzedelere deyiniz ki: Nass-ı hadisle, böyle musibetlerde, ehl-i imanın zyi olan malları tam sadaka hükmündedir. Hususan bu zamanda, yüz sadaka kadar o fni malları, bki ve daha çok ebed mallara inkılp ederler. Onun için, sabır içinde bir cihette şükretmek gerektir. İnşaallah, dünyada dahi o keffretüz-zünub olan zayiatın yerine Erhamürrhimn ihsan eder. Geçmiş olsun, başınız sağ olsun, fidesiz merak etmeyiniz deyiniz.

Saniyen: Bu çeşit kazaların bir sebebi: Beşerin çirkin bir hatsı bulunmasından, bu Ramazan-ı Şerifin hürmetini ve kıymetini muhafaza etmek ve Nurları himaye etmeye, her yerden ziyade Nurların menbaı ve medresesi olan Isparta borçludur ve vazifesidir. Ve sefahetlere karşı şeair-i İslmiyeyi muhafaza etmekle mükelleftir.

Mektup: 124

Hem mesel Sen olmasaydın ben lemleri yaratmazdım. beyanında Bu hitap zahiren Hazret-i Peygamber Aleyhissaltü Vesselma müteveccih ise de, zımnen hayata ve zevilhayata rcidir fıkrası, tdile muhtaçtır. çünkü, küll hakikat-ı Muhammediye (a.s.m.) hem hayatın hayatı, hem kinatın hayatı, hem İsm-i zamın tecell-i zamının mazharı ve bütün zruhların nuru ve kinatın çekirdek-i aslsi ve gaye-i hilkati ve meyve-i ekmeli olmasından, o hitap doğrudan doğruya ona bakar. Sonra hayata ve şuura ve ubudiyete onun hesabına nazar eder.

Hem mesel, felsefeye temas eden bazı cümleler, Mürur-u zamanla kabuk bağlamış, sonra toprağa inkılp etmiş, sonra nebatat husule gelmiş, sonra hayvanat vücuda gelmiş gibi tbirler, cad ve hilkat-i İlh noktasında felsefdir ki, Risale-i Nurun sanat ve icad-ı İlh cihetindeki beyanatına münasip düşmüyor.

Kardeşim Abdülmecid,

Her neyse, bu küçücük kusurla beraber, sen, haşir hakkında, Nurun emsalsiz hüccetlerinden tam ve mükemmel bir ders alıp, Eski Saidin mümtaz bir şakirdi olduğun gibi, inşaallah Risale-i Nurun dahi mükemmel bir şakirdi ve dikkatli bir muallimi olacağına kuvvetli bir hüccettir. Ben müsait bir vakitte bazı kelimeleri ya ıslah ve tdil ederek Haşir Meselesine Bir İzahlı Haşiye namında Lhikaya dercetmek için senin gibi Nurdan tam ders alanlara göndereceğim. Sen evltlarınla beraber Fuad, hergün dualarımda ve mnev yanımda bulunuyorsunuz. Ve senin şimdi vazife-i resmiye cihetiyle çocuklara Kurn-ı Azmüşşnı okutmanı bütün ruh u canımla tebrik ediyorum. Bin brekllah derim.

Hem civarınızda, hem memlekette bütün dost ve akrabalara selmımı tebliğ ediniz. Şimdi Zülfikar-ı Mucizt ve As-yı Ms mecmuaları teksir makinasıyla iki merkezde tab edilmesinden sen bütün kuvvetinle ve tashih cihetinde güzel kaleminle ve dikkatli ilmin ile tam alkadar ol.

Kardeşiniz

Said Nurs

Mektup: 125

Refet ameliyat oldu mu? Ne haldedir? Merak ediyorum. Ona çok dua edildi. Savalı kahraman Ahmedin kerimesi Haticenin yazdığı As-yı Ms Mecmuasını kahraman Tahir, İstanbulda birisine emaneten bırakmış. O nüsha hanımları Nurculuğa teşvik ettiği için zayi olmasın. Muattal kalmışsa, lüzum kalmamışsa bana gönderilsin.

Ramazanınızı, leyle-i Kadrinizi, hem bayramınızı tebrik ederim. Kastamonuda iken nasıl hergün dualarımda ve mnev kazançlarımda Nurun has şakirtlerinden siye, Ulviye, Lütfiyeler, Zehralar, Şerifeler, Hcerler, Necmiyeler, Nimetler, Aliyeler hissedar olmak için mnen yanımda bulunuyordular; aynen şimdi de öyledirler.

Ben sizleri unutmuyorum. Hatt bugünlerde birden Ulviye, Lütfiyeyi merak ettim. İkinci gün, ikisinin de mektuplarını, hediyelerini aldım; bunların sadakatlerine bir emare oldu. Eskiden beri detim hediyeleri kabul etmemekle beraber, sizin cübbe ve yeleğinizi bu geceki Leyle-i Kadirde giyip siye ile beraber Kastamonudaki bütün Nur şakirtleri namına kabul ettim. Fakat kaideme muhalif olmamak için, ona mukabil, Eminde bulunan risalelerimden Lütfiye, Ulviye istediklerini alsınlar; veyahut benim hesabıma Mehmed Feyzi ve arkadaşları onların beğendiklerini yazsınlar.

Benim yanıma çok defa gelen bu hemşirelerimin msum evltları, Nur şakirtlerinden msumlar dairesinde dahildirler ve çok defa hatırlıyorum.