Bu unsurlardan toprak unsuru bir dil olarak, bütün zhayatların her biri bir kelime-i zhayat olup Et-Tehiyyat derler. çünkü herbir avuç toprak ekser nebatata saksılık edebilir ve menşe olabilir bir vaziyettedir. O halde, herbir avuç toprakta, ya bütün beşerin meydana getirdikleri bütün fabrikaların adedince mnev küçücük mikyasta fabrikalar herbir avuç toprakta bulunacak. Bu ise hadsiz derecede imknsız... Veyahut bir Kadr-i Mutlakın hadsiz kudreti, nihayetsiz ilmi ve iradesiyle olacak. Demek toprak unsuru, bütün eczasıyla ve zerratıyla bu mazhariyet için hadsiz Et-Tehiyyat Lillah der. Yani, ezelden ebede kadar bütün zhayatların hayat hediyeleri Zt-ı Vcibül-Vücuda hastır.

Sonra herkesin husus dünyasındaki gibi, benim de husus dünyamın ikinci unsuru olan su unsuru dahi, küll bir lisan olarak bütün zerratıyla, hususan zhayatların menşelerine ve yaşamalarına hizmetleri noktalarında, trilyonlar, katrilyonlar adedince El-Mübarekat kelime-i mübarekesini lisan-ı hal ile kinatta neşrediyor. çünkü, suyun katrelerinin gördüğü vazifeler, hususan nutfelerin ve çekirdeklerin ve tohumların intibahında ve uyanıp vazife-i fıtriyelerine mazhar olmakta ve gayet acip ve güzel ve harika o küçücük mahlkların ve yavruların büyük ve gayet intizamlı ve mükemmel vazifelere mazhariyetlerini bütün zşuura tebrik ile Brekllah dediren ve hadsiz Brekllah, mşaallah dedirmeye vesile olmaya lyık olan o mübareklerin o vaziyetleri, o su unsurunun herbir zerresinin binler Efltun kadar ilmi ve binler Hakm-i Lokman kadar hikmeti ve iradesi bulunmak lzımdır. Bu ise, suyun zerratı adedince muhaldir. Öyleyse, bir Kadr-i Zülcellin ve bir Rahmn-ı Rahmin hadsiz kudret ve rahmet ve hikmet ve iradesiyle o mübareklerin, o hadsiz mucizta mazhariyetleri cihetinde bütün o mübarekler adedince El-Mübarekat Lillah kelimesini külliyetiyle söylediklerinden, bütün mahlkat namına, Miraç gecesinde, Netice-i Hilkat-i lem olan Peygamberimiz Aleyhissaltü Vesselm El-Mübarekat Lillah demiş. Yani, bütün bu medar-ı tebrik ve mşaallah ve barekllah dediren bütün hletler ve sanatlar Zat-ı Zülcellin kudretine mahsus olduğundan, bütün o hadsiz El-Mübarekat Lillahları Cenb-ı Hakka huzuru ile hediye ediyor.

Sonra, herkesin husus dünyasındaki hava unsuru dahi bir hüve kadar, herbir avuç havadaki herbir zerre, mazhar oldukları santrallık, hize ve nkılelik vazifeleri içinde bütün duaları ve salavatları ve ricaları ve ibadetleri ifade eden Es-Selevat Lillah cümlesini lisan-ı halleriyle dedikleri için, hava unsuru küll bir lisan olarak o hadsiz kelimatlarını katrilyonlar, belki kentrilyonlar adedince söyleyerek Snilerine, Hlıklarına takdim ettiklerinden, onların namlarına o küll mn ile Resul-i Ekrem Aleyhissaltü Vesselm Cenb-ı Hakka Es-Selevat Lillah diye takdim etmiştir. Yani, Bütün dualar ve ihtiyaçtan gelen ricalar ve nimetten çıkan şükürler ve ibadetler ve namazlar, Hlık-ı Külli Şeye mahsustur.

çünkü Hüve Nüktesinin haşiyesinde denildiği gibi, ya, hüve kadar bir avuç havanın herbir zerresi, umum dilleri bilecek ve söyleyenlerin yerlerini görecek ve yakın uzak herşeyi işitecek ve her şiveyi ve her harfin tarzını tam bilecek ve çok işleri beraber, şaşırmadan görecek bir kudret-i mutlaka ve irade-i tmmeye mlik olacak. Bu ise hava zerreleri adedince muhal olmasından, elbette ve elbette şüphesiz ve kat bir zaruretle, o zerrelerin herbiri, Sni-i Hakmi bütün sıftıyla gösterip şehadet eder. deta küçük bir mikyasta, lemin büyük şehadeti kadar şehadetleri vardır.

Demek zerrat-ı havaiye adedince salvatları ifade eden, Mirac-ı Ahmedde Aleyhissaltü Vesselm Es-Selevat Lillah denilmiştir.

Sonra Et-Tehiyyat kelime-i tayyibe söylendiği vakit, birden nar ile nur unsuru, yani hararetli ve hararetsiz madd ve mnev nur unsuru bir küll dil olarak, hadsiz ve nihayetsiz bir surette lisan-ı hal ile, hadsiz dillerle Et-Tehiyyat Lillah diyor. Yani, bütün güzel sözler, güzel mnlar, harika güzel cemaller ve bütün kinatın yüzünde cemalleri görünen ezel Esma-i Hüsnnın cilveleri ve başta enbiyalar, evliyalar, asfiyalar olarak bütün ehl-i imanın imanları ile kinatın ve mahlkatın görünen güzellikleri ve ehl-i imanın imanlarından neşet eden güzel sözler, hamdler, şükürler, tevhidler, tehliller, tesbihler, tekbirler sırrı ile Arş-ı zam tarafına giden o kelimat-ı tayyibeleri ve dünyanın üç adet yüzünden gayet güzel olan esm-i İlhiyeye yinelik eden birinci yüzündeki hadsiz güzellikler, tayyibeler; ve dünyanın hiret tarlası olan ikinci yüzündeki hadsiz hasenatlar, hayırlar ve mnev meyveler ve güzellikler, tamamıyla, Ezel-Ebed Sultanı Kadr-i Zülcelle mahsustur diye, nar ve nur unsurunun bu küll diliyle bu küll ubudiyeti, Mbud-u Zülcelle takdim etmek mnsında olarak, Fahr-i Kinat Aleyhissaltü Vesselm, umum mahlkat hesabına Et-Tehiyyat Lillah demiş. çünkü madd ve mnev nur unsuru, mazhar oldukları vazifelerinin umumu hem beraber, hem ayrı ayrı Zt-ı Vcibül-Vücuda işaret ve şehadet ettikleri milyarlar nümuneleri var.

Evet, nur ve nar unsuru toprak, hava ve m unsurları gibi gayet kat ve bedih ve zarur bir surette o nümunelerle gösteriyor ki, bütün esbap yalnız bir perdedir.

Devam edecek