SEKİZİNCİ Kısım: ISPARTA hayatı-38
Eklenme: 2/25/2025 12:00:00 AM

Reis-i Cumhura ve Başvekile,

Kabir kapısında ve seksen küsur yaşında, birkaç hastalıkla hasta bulunan ve ölüme kendini yakın gören bir biçare garip ihtiyar der ki:

Size iki hakikati beyan ediyorum:

Evvel: Sizlerin Pakistan ve Irakla gayet muvaffakiyetkrne ittifakını, bu millete keml-i samimiyetle, sürr ve ferah ile kazanmanızı bütün ruh-u canımızla tebrik ediyoruz. Bu ittifakınızı, inşaallah dört yüz milyon İslmın sulh-u umumiyesine ve selmet-i mmenin teminine kat bir mukaddeme olarak ruhumda hissettim. Ve namaz tesbihatındaki kuvvetli bir ihtar ile bunu size yazmaya mecbur kaldım.

Otuz kırk seneden beri dünyayı ve siyaseti terk ettiğim halde, şiddetli bir alka ile bu ihtar-ı kalbnin sebebi: Elli seneden beri imanı kurtarmak için gayet kısa bir yolu bulan ve Kurnın bu zamanda bir mucize-i mneviyesi olan Risale-i Nurun Arabistan ve Pakistanda her yerden daha ziyade tesiratı olduğu ve makbul olması, hatt aldığımız habere göre, mahkemece tesbit edilen miktarın üç misli Risale-i Nurun talebelerinin o havalide bulunmalarıdır. Bu sır için hir hayatımda kabir kapısında bu netice-i azmeyi görmek ve beyan etmeye ruhen mecbur oldum.

Saniyen: Irkçılık fikri, Emevler zamanında büyük bir tehlike verdiği ve hürriyetin başında kulüpler suretinde büyük zararı görülmesi ve Birinci Harb-i Umumde yine ırkçılığın istimaliyle mübarek kardeş Arapların mücahid Türklere karşı zararı görüldüğü gibi, şimdi de uhuvvet-i İslmiyeye karşı istimal edilebilir ve istirahat-i umumiye düşmanları gizli dinsizler, yine o ırkçılıkla büyük zarar vermeye çalıştıklarına emareler görünüyor. Halbuki, menf hareketle başkasının zararıyla beslenmek ırkçılığın seciye-i fıtrsi olduğu halde, evvel başta Türk milleti dünyanın her tarafında Müslüman olduğundan onların ırkçılıkları İslmiyetle mezc olmuş, kabil-i tefrik değil. Türk, Müslüman demektir. Hatt Müslüman olmayan kısmı, Türklükten de çıkmışlar. Türk gibi Araplarda da Araplık ve Arap milliyeti İslmiyetle mezc olmuş ve olmak lzımdır. Hakik milliyetleri İslmiyettir. O kfidir. Irkçılık, bütün bütün bir tehlike-i azmdir.

Sizin bu defaki Irak ve Pakistanla pek kıymettar ittifakınız, inşaallah bu tehlikeli ırkçılığın zararını def edecek ve dört beş milyon ırkçıların yerine, dört yüz milyon kardeş Müslümanları ve sekiz yüz milyon sulh ve müsalemet-i umumiyeye şiddetle muhtaç Hıristiyan ve sir dinler sahiplerinin dostluklarını bu vatan milletine kazandırmaya tam bir vesile olacağına ruhuma kanaat geldiğinden, size beyan ediyorum.

Salisen: Altmış beş sene evvel bir vali bana bir gazete okudu. Bir dinsiz müstemlekt nzırı Kurnı elinde tutup konferans vermiş. Demiş ki: Bu İslmların elinde kaldıkça, biz onlara hakik hkim olamayız, tahakkümümüz altında tutamayız. Ya Kurnı sukut ettirmeliyiz veyahut Müslümanları ondan soğutmalıyız.

İşte bu iki fikirle, dehşetli ifsat komitesi bu biçare fedakr, msum, hamiyetkr millete zarar vermeye çalışmışlar. Ben de, altmış beş sene evvel bu cereyana karşı, Kurn-ı Hakmden istimdat eyledim. Hakikate karşı kısa bir yol ve bir de pek büyük bir Drülfünun-u İslmiye tasavvuru ile, altmış beş senedir, hiretimizi kurtarmak ve onun bir fidesi olarak hayat-ı dünyeviyemizi de istibdad-ı mutlaktan ve dalletin helketinden kurtarmaya ve akvam-ı İslmiyenin mbeynindeki uhuvvetini inkişaf ettirmeye iki vesileyi bulduk.

Birinci vesilesi: Risale-i Nurdur ki, uhuvvet-i imaniyenin inkişafına kuvvet-i iman ile hizmet ettiğine kat delil, emsalsiz bir mazlumiyet ve cizlik hletinde telif edilmesi ve şimdi lem-i İslmın ekseri yerlerinde ve Avrupa ve Amerikaya da tesirini göstermesi ve ihtillcilere ve dinsiz felsefeye ve otuz seneden beri dehşetli bir surette maddiyun ve tabiiyun gibi dinsizlik fikrine karşı galebe çalması ve hiçbir mahkeme ve ehl-i vukuf dahi onları cerh edememesidir. İnşaallah bir zaman da, sizin gibi uhuvvet-i İslmiyenin anahtarını bulan zatlar, bu mucize-i Kurniyenin cilvesini lem-i İslma işittireceksiniz.

DEVAM EDECEK