ERGANİ’DE DEDAŞ’A VERYANSIN

Ergani’de Kaçak Elektrikteki keyfi uygulama yargıya taşınırken, vatandaş veryansın ederek tepki gösterdi.

ERGANİ’DE DEDAŞ’A VERYANSIN

Ergani ilçesine bağlı Güzelyurt Mahallesi’nde yaşayan Erdinç Karakoç, DEDAŞ ekiplerinin yaptığı denetimde haksız yere “kaçak elektrik” cezası kesildiğini öne sürdü. Karakoç, sayacın ve mühürlerin bizzat kurum tarafından takıldığını, düzenli fatura ödediğini ve buna rağmen kısa süre içinde 110 bin lirayı aşan bir bedelle karşı karşıya bırakıldığını söyledi.


Filiz YAŞA/M. Emin FİDAN
DİYARBAKIR(SÖZ)-Son günlerde yaşanan elektrik kesintileri büyük mağduriyet oluştururken, Ergani ilçesindeki kaçak kontrol ekibinin keyfi ceza ve icra takibi, yargıya taşındı. Vatandaş suç duyurusunda bulunurken, yaşadığı mağduriyetin giderilmesini istedi.

“Kaçak Yok, Ama Ceza Var”
Diyarbakır’ın Ergani ilçesi Güzelyurt Mahallesi’nde (Yüksel Tüm Evleri) ikamet ettiğini belirten Erdinç Karakoç, 20 Kasım 2025 tarihinde kaçak elektrik ekiplerinin evine geldiğini belirterek, yapılan kontrolde kendisine “kaçak elektrik kullanımı” gerekçesiyle ceza yazıldığını söyledi. Karakoç, bu işlemin gerçeği yansıtmadığını savundu.
Karakoç, “Daha önce bir kaçak tespiti olmuştu, 22 bin TL ceza kesildi ve ben bunu ödedim. Sonrasında DEDAŞ ekipleri gelip saati değiştirdi, kabloları yeniledi, mühürledi. O günden sonra sayacın kapağına bile dokunmadım” dedi.
110 Bin Liralık Fatura, Bir Haftalık Süre
 “20 Kasım’da  yapılan denetimde herhangi bir fatura veya resmi bildirim yapılmadı. Yaklaşık 18 gün sonra, 8 Aralık’ta cep telefonuna ödeme mesajı geldi” diyen Karakoç, “Kaçak elektrik kullandığım iddiasıyla bana 110 bin liraya yakın ceza kesilmiş. Ve diyorlar ki bu cezanın son ödeme tarihi ise 17 Aralık. Eğer bir hafta içinde ödedin ödedin, ödemedin mi  sana icra gönderceğiz” dedi.  Karakoç, bu sürenin bilinçli olarak dar tutulduğunu ve vatandaşın çaresiz bırakılarak haksız şekilde kesilen cezanın ödenmesini istediklerini söyledi.
“Sayaç ve Mühürler DEDAŞ’a Ait”
Kaçak cezasının keyfi uygulandığını belirten Karakoç,  sayaç, kablo ve mühürlerin tamamının DEDAŞ tarafından takılmış olduğu, mühürlerin seri numaralarının kayıtlı bulunduğunu, herhangi bir kopukluk ya da değişiklik bulunmamasına rağmen cezanın kesildiğini belirterek, “Eğer bir kaçak varsa, bunu yapan da yine kendi ekipleridir, DEDAŞ’tır, ben değilim. Kimse saate dokunmuş değil” diye konuştu.
Denetim sırasında yapılan ölçümde, direkten gelen kabloya ölçüm cihazı takıldığını anlatan Karakoç, T1 ve T2 değerlerinin ‘0’, T3 değerinin ise ‘0.073’ çıktığını, bunun da kaçak gerekçesi yapıldığını söylerken “Kabloda ek yok, kopukluk yok. Buna rağmen kaçak yazılıyor” dedi.
“Muhatap Yok, Kapılar Kapalı”
Derdini ahlatmak için çalmadık kapı bırakmadığını ancak kapıların yüzüne kapatıldığı ve hiçir sonuç elde edemediğini de ileri süren Karakoç, “Hangi kapıyı çalsak ‘yok’ deniliyor. Kimse muhatap olmuyor. En sonunda savcılığa dilekçe verdim, suç duyurusunda bulundum.  Ama aradan günler geçmesine rağmen yine bir geri dönüş yok” diyerek tepkisini dile getirdi. Karakoç, aynı köyde yalnızca bir kişiye daha benzer bir işlem yapıldığını, başka kimseye ceza kesilmediğini de sözlerine ekledi.
“Kota ve Prim İddiası”
DEDAŞ’ta çalışan bir personelle yaptığı görüşmeyi de aktaran Karakoç, kaçak ekiplerinin kota doldurmak amacıyla keyfi olarak kaçak cezası uygulandığını iddia etti.  Karakoç, “Prim için yapıldığı söyleniyor. Ben evde yoktum, eşim vardı. Gayet sakin bir şekilde karşılamış. ‘Kaçak yok, bakabilirsiniz’ demiş. Buna rağmen yine ceza yazılmış” dedi.

“Devlet Denetlesin” Çağrısı
Karakoç, özel ekipler yerine devletin bağımsız bilirkişilerinin denetim yapması gerektiğini savunarak, “Gerçekten kaçak varsa yazılsın, zoruma gitmez. Ama olmayan bir şey için 110 bin lira istenmesi kabul edilemez. Benim bunu ödeme gücüm yok. Bu ülkede adalet yok mu? Biz vatandaş değil miyiz? Hükümetin ve ilgili kurumların bu uygulamalara bir çare bulmasını istiyorum” diye konuştu.

“Olmayan Bir Şeyi Nasıl Düzelteyim?”
Dilekçesinin ardından yeniden ekip gönderileceğinin kendisine söylendiğini belirten Karakoç, endişesini şu sözlerle dile getirdi: “Kaçak yoksa neyini düzelteceğim? Bir hafta sonra yine gelirlerse, yine ceza yazıp gidecekler. Saat benim değil, mühür benim değil, kablo benim değil. Hepsi onların. Buna rağmen sorumluluk bana yükleniyor.”
Yaşananlar, bölgede kaçak elektrik denetimlerinin nasıl yapıldığı ve vatandaşın hak arama yollarının ne kadar etkili olduğu sorularını bir kez daha gündeme taşıdı.

Kaynak: Diyarbakır Söz