Güneydoğu'nun tüm illerinde faaliyetlerini artıran misyonerler, çarşı merkezlerini gezerek İncil ve Hristiyanlık propagandası içeren broşürler dağıtıyor. Kentte onlarca otelde konaklayan Koreli misyonerler, Diyarbakır il merkezinde yoğunluklarını Yenişehir ve Kayapınar ilçelerinde gösteriyor. Kız ve erkeklerden oluşan ve gruplar halinde gezen misyonerlerin arasında iyi Türkçe ve Kürtçe bilenler de bulunması dikkat çekiyor. Esnafa ve yoldan geçen yayalara Hristiyanlık propagandasını işleyen kitap ve broşür dağıtan misyonerlerin faaliyetlerine ise polis müdahale etmiyor.
Gruplar halinde gezinen misyonerlerin propaganda yapmasına bazı yerlerde halk tepki gösterdi. Kameralardan kaçan misyonerler, objektiflerimize yakalanmamak için yüzlerini kapattı. Misyonerlik çalışmalarının görgü tanığı Mustafa Bakan, grupların arasında iyi derecede Kürtçe ve Türkçe bilenlerin de olduğunu söyledi.
“Çok güzel Türkçe, Kürtçe biliyorlar”
İlkha'nın haberine göre, grupların kendilerini Yehova şahitleri olarak tanıttığını söyleyen Bakan, “Dagkapı'da bulunan otelleri üs olarak kullanıyorlar. Kızlı ev erkekli kafile olarak dolaşıyorlar. Çok güzel Türkçe ve Kürtçe biliyorlar. İnsanlara Yehova şahidi olduklarını anlatarak dinlerini değiştirmelerini tavsiye ediyorlar. Yaşlı bir bayan ile karşılaştım, giyim kuşamı yerel insanların kıyafeti gibi, ama misyoner. Kadın sürekli ‘Allah'a inanın, peygamberlere inanın, Allah'ın ışığına gelin.' diyordu. O'na sordum neden Peygamber Efendimizin ismini söylemedin? O da bana kendisinin Yehova şahidi olduğunu söyledi.” dedi.
“Bizim giremediğimiz mahallere gerebiliyorlar”
Bu faaliyetlerin kabul edilemez olduğunu ifade eden Bakan, “Onlar misyonerliği anlatıyorlarsa, geçmişte İslami camiaların camilerde İslami faaliyetlerine neden engel olundu? Misyonerlere çok imkan sağlanıyor. Mesela biz Sur bölgesinde dolaşmaktan korkarken, bunlar nasıl korkmadan dolaşabiliyor? Bizim giremediğimiz mahallere gerebiliyorlar. Burada yetkililere sunu söylemek istiyorum, bunun önlemini alın. Bu ortamda çocuklarımızı zaten yetiştiremiyoruz, bunlara yönelik biz bir şeyler yapmak zorunda kalmayalım.” İfadelerini kullandı.
“Devlet bunlara müdahale etmiyor”
Güneş, “Yoldan geçen özellikle yerel kıyafetli kişileri durdurarak soru sorduklarını gördüm. Adres sorduklarını zan ettim yaklaştım ama çantalarından çıkardıkları notları kendi dilleriyle okuyup Türkçeye çeviriyorlardı. Bu durum karşısında muhatap alınanlar ‘İsa, İncil, Hristiyan, ben' diye tepki gösteriyordu. Ben de İngilizce bildiğim için kendileri ile muhatap olmaya çalıştım ama cevap veremediler. Birkaç soru sordum, onların anlayacakları şekilde ama yine cevap vermediler. İş yerlerine girip koro halinde ‘İsa bizi çok seviyor' deyip, insanlara empoze etmeye çalışıyorlar. Maalesef devlet bunlara müdahale etmiyor.” şeklinde gözlemlerini anlattı.
“Buraya savaşmaya gelmediler”
Misyonerlik faaliyetlerine tepki gösteren Güneş, “Bu faaliyetlerin aynısını bir Müslüman yapmış olsaydı, ‘İrtica hortladı, laiklik elden gidiyor' diye propaganda yapacaklardı. Şimdi her otelde Koreliler var. Gece barlara gidip şarkılar söyleyerek subliminal mesaj veriyorlar. Fakat halkımızın alt yapısı olmadığı için, bunları büyük bir tehlike olarak görüyorum. Yetkililerin ve STK'ların bu konuya sahip çıkması gerekiyor. Bunlar bu savaş ortamında buraya savaşmaya gelmediler. Bizim gençlerimizi kendi dinlerine katmaya çalışıyorlar. Halkımız duyarlı ve bilinçli olsun. Kendi dinlerinden haberleri olmayan kişilere gelip, tahrip olmuş dinlerini anlatmaya çalışıyorlar.” Dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz