Onlar can kurtaran!

Sur ilçesinde günün 24 saati nöbet tutan acil sağlık hizmetleri personeli, tehlikelere ve soğuk havaya rağmen görevlerini fedakarca yürütüyor.

Onlar can kurtaran!

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde, PKK'ya yönelik operasyonun sürdüğü kritik noktalarda nöbet tutan 112 Acil Servis çalışanları, gece gündüz demeden canları pahasına görev yapıyor.

Sokağa çıkma yasağının devam ettiği Sur ilçesindeki Cevatpaşa, Fatihpaşa, Dabanoğlu, Hasırlı, Cemal Yılmaz ve Savaş mahallelerinde güvenlik güçlerince terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonlar sürüyor.

Acil sağlık hizmeti çalışanları, operasyonlarda terör örgütü mensupları tarafından el yapımı patlayıcı, roketatar ve uzun namlulu silahlarla gerçekleştirilen saldırılar sonucu yaralanan vatandaşlar, askerler ve polislerin hayatını kurtarmak için zor koşullarda çalışıyor.

Gece gündüz demeden operasyonların sürdüğü kritik noktalarda ambulans içinde nöbet tutan sağlık çalışanları, soğuk havaya rağmen teyakkuzda bekliyor.

Acil tıp teknisyeni E.Ö, Sur ilçesinde vardiyalı olarak çalıştıklarını söyledi.

Güvenlik güçleri ve sivil yaralıları kurtarmanın kendileri için en büyük teselli olduğunu belirten E.Ö, şöyle konuştu:

"Elimizden geldiği kadar müdahale edip onları kurtarmaya çalışıyoruz. Kurtaramadığımız vakalara çok üzülüyoruz. Direkt çatışmanın ortasında kalıyoruz, silah seslerini duyuyoruz ve hiçbir güvenliğimiz olmadan olaylara gidiyoruz. Allah korusun kurşun gelse, biz de o durumda ölebiliriz, yaralanabiliriz. Vatandaşlar, emniyet ekipleri ve askerleri kurtarmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Onları kurtardığımız zaman çok mutlu oluyoruz. Yaptığımız işin verdiği hazzı alıyoruz. 112'de bu şekilde eğitim aldık. Amacımız hayat kurtarmak, bunun verdiği mutluluğu da hiçbir şey veremez."

- "Zırhlı ambulanslar işlerimizi kolaylaştıracak"

Acil tıp teknisyeni S.K. de işlerinin riskli olduğunu ve çoğu kez can güvenliği olmadan vakalara müdahale ettiklerini anlattı.

Soğuk havaya rağmen görev yaptıklarını ifade eden S.K, "Burada sıfırın altında 11 derecede bu araçların içinde kaldık. Oturuyoruz, ayaklarımız tutuluyor, balon gibi oluyor. 24 saat bunun içinde oturmak çok zor. Derdimiz uyumak değil. Sur'da istirahat edecek bir yerimiz bile yok. Buraya rotasyonla geliyoruz. Mesleğimizi seviyoruz" diye konuştu.

S.K, her vakaya özenle müdahale ettiklerini belirtti.

"Diyarbakır'daki sağlık çalışanları, polise ve askere müdahale etmekten çekiniyor" diye düşünenler olduğuna dikkati çeken S.K, "Gerçekten bunu çok yadırgıyorum. Hiçbir sağlıkçı, herhangi bir sivile, devlet memuruna art niyetli davranmadı. Hepimiz canla başla çalışıyoruz. İster güvenlik güçleri olsun ister sivil vatandaş olsun canımız pahasına onları kurtarmak için girilmeyecek yerlere giriyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

S.K, Sağlık Bakanlığının bölgeye göndereceği zırhlı ambulansların işlerini kolaylaştıracağını sözlerine ekledi.

- "Barış, sevgi ve kardeşlik temenni ediyorum"

Acil tıp teknisyeni E.A, tehlikelere maruz kaldıklarını söyleyerek, "Bu sıkıntıların bitmesini ve buranın bir an önce huzura kavuşmasını diliyoruz. Şehir içinde olayların olması esnafı da sıkıntıya sokuyor. Olayların son bulmasını ve insanların huzura kavuşmasını diliyorum" görüşünü dile getirdi.

Acil sağlık hizmetlerinde görevli M.T. ise kimi kez saldırılara maruz kaldıklarını ve bazen ambulanslarının da olaylardan zarar gördüğünü hatırlattı.

Yaşadıkları zorlukları aktaran M.T, şunları kaydetti:

"Olay yerlerinden hastamızı alıp kaçmak zorunda kalıyoruz. Bir defasında roket bombaları yakınımızda patladı ve aracımızda can güvenliği olmadığı için camiye sığındık. Canımızı son anda kurtardık. Barış, sevgi ve kardeşlik temenni ediyorum. Can güvenliğimiz olsun. Sağlık Bakanlığının göndereceği zırhlı ambulanslarla olaylara anında müdahale etmek istiyoruz."

Kaynak: Diyarbakır Söz